Adil Gülmez
Depreşik Duygular
O gece çocuklarımızı kazandık.
15 Temmuz’da ülkemizi işgal etmeye yeltenenlerden çok şeyler öğrendik.
O kadar çok şey öğrettiler ki saymaya hangisinden başlasam diye karar veremiyorum.
Aslında süreç içinde birçoğunu belki de bizzat yaşadınız.
Hani o söz arasında bunlar nasıl adam olacaklar, bunlar mı bu vatanı kurtaracaklar diye dudak bükerek hafif istihza tavırlarıyla küçümsediğimiz gençler var ya onlar o gece birer kahraman oldular.
Düşük kemer pantolon giydiği için küçümsediğimiz mahallemizdeki o genci hatırladınız mı, işte o delikanlı o gece köprüde tankların üzerine yürüdü ve göğsünden vurularak şehadet mertebesine erişti. Daha ömrünün baharındaydı. Henüz 17 yaşındaydı. Ben şimdi o bahtiyarı hatırladıkça kendimden utanıyorum. Bu çocuk nasıl adam olacak diye düşündüğünüzden dolayı sizin de yüzünüzün kızardığını görüyorum.
Ya o, polis abilerine motoruyla su yetiştirmeye çalışan çocuk. Alnından vurulunca kendi bir tarafa motoru bir tarafa kaydı gitti. O çocuk sırtında evinize kadar su damacanasını taşıdığında ona hiç teşekkür etmiş miydiniz? İnanıyorum ki o da şimdi şehadet ikliminin kutlu atmosferinde Rabbinin kendisine lütfettiği ebedi nimetlerin keyfini sürüyor.
Aynen şu dizelerde olduğu gibi:
Şehid tahtında Rabb’e gülümser
Ah binlerce canım olsaydı der
Şehid tahtında Rabbe gülümser
Canın bedeli bir sofradan yer
Ümitsiz olmaz
Sevdasız olmaz
Dağları oyup zindan etseler
Allah nurunu söndüremezler
Dağları oyup zindan etseler
Davamın önüne geçemezler
Yarasız olmaz
Çilesiz olmaz
Şehitsiz olmaz
Kurbansız olmaz
Şehid tahtında Rabb’e gülümser
Ah binlerce canım olsaydı der
Şehid tahtında Rabbe gülümser
Canın bedeli bir sofradan yer
Karanlık ölür
Zulümat ölür
Gözler önünde
Ve ölüm ölür
Anladım artık Uhud ve Bedir
Ve ümit, sevda, şehadet nedir
Soludum kabri, mahşer anını
Ümidi, şehidi ve sevdayı
Bu şiirin bestesi olan marşı hatırladıkça “bir infilak” muştusu gelir kulağınıza ve devam edersiniz:
Bir infilak
Gecenin bir yarısında,
Eller uykunun koynunda,
Ben düşünüyorum yavrum,
Bir infilak, bir infilak,
Bir infilak bekliyorum.
Sen de uyu uyku vakti,
Nereden gelir bilmiyorum
Yanar dağı bekler gibi,
Bir infilak bekliyorum.
Sen git birazcık yorgunum,
Bugün uykuyla dargınım,
Bu nefsimin yuvasında.
Bir infilak, bir infilak,
Bir infilak bekliyorum.
O gün gökten ateş yağar,
Fışkırır toprakdan lavlar,
Bana kıyametin gelmeden,
Bir infilak, bir infilak,
Bir infilak bekliyorum.
Yavrum neden uyumadın ?
Seni de mi uyku tutmadı ?
Bu zehir kusan dünyada,
Bir infilak bekliyorum.
İnfilak biziz galiba,
Elimi bırakma yavrum,
İşe bak oturmuş hala,
Bir infilak, bir infilak,
Bir infilak bekliyorum.
Ve depreşen duygularınızı sakinleştirmek için dağlara kaçmak gelir aklınıza, o dağlara:
O Dağlarda
Hindikuş’tur dağları mücahittir adları
Cihattır okulları yıktılar tağutları
O dağlarda O dağlarda anlatırlar dünyaya
Anlatırlar çağlara Lâ İlâhe İllallah
****
Akabede elleri Bedirde kardeşleri
Vuruşurlar vuruşurlar bulurlar cennetleri
Savaş bitmez şehit bitmez anlatırlar dünyaya
Anlatırlar çağlara Lâ İlâhe İllallah
****
Besmeleyle başlandı halka halka toplandı
On beşinde genç yiğitler dağlarla nişanlandı
O dağlarda O dağlarda anlatırlar dünyaya
Anlatırlar çağlara Lâ İlâhe İllallah
****
Çocuklar şehit olup kıyam kıyam büyürler
Silaha el edince o dağlara yürürler
Savaş bitmez şehit bitmez anlatırlar dünyaya
Anlatırlar çağlara Lâ İlâhe İllallah
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.