Seçmeli dersten 'büyük usta'lığa
Satrançta 18 yaşında "büyük usta" olmayı başaran milli sporcu Vahap Şanal, "Satranca 6 yaşında okulda ders olarak başladım. 18 yaşında büyük usta oldum ama aslında dünyada çok küçük bir yaş değil." dedi.
Satrançta 18 yaşında Türkiye'nin en genç "büyük usta"sı (GM) olmayı başaran milli sporcu Vahap Şanal, satrancı 6 yaşındayken okulda aldığı seçmeli derste öğrenmeye başladığını söyledi.
Türkiye'nin aktif spor yapan 8 "büyük usta"sından biri olan Vahap Şanal, genç yaşta elde ettiği unvanın yanı sıra satrancın eğitim hayatı ile gündelik yaşamına etkisi ve başarılı bir satranç oyuncusu olmanın yollarına ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.
Satranca başlama hikayesini "sıradan" olarak nitelendiren Vahap, "Satranç, seçmeli ders olarak okul müfredatına girmişti. Ben de satranç oynamayı 6 yaşında okulda derste öğrenmeye başladım. Öyle çok sıradan bir hikaye yani. Sonra turnuvalara gittim." dedi.
Yaşar Üniversitesinde Uluslararası Lojistik Bölümü'nde okuyan 20 yaşındaki milli sporcu, eğitim ve satrancın "farklı yolda" olduğunu ifade etti.
Satrancın problem çözmeye katkısının inkar edilemeyeceğini ancak bir seviyeye geldikten sonra eğitime faydasından çok net bahsedilemeyeceğini dile getiren Vahap, "İkisi çok farklı oluyor. Yani tamamen ikisi birbirinden farklı yolda. Tabii birlikte götürüyorum ama satrançta geldiğim seviye nedeniyle okulum biraz daha arka planda kaldı." diye konuştu.
"Ciddiyet gerekiyor"
Satrançta konsantrasyonun önemine vurgu yapan Vahap, şunları kaydetti:
"Hemen bir şey olmuyor ancak çalışa çalışa oluyor. Çalışmadığım dönemler oldu, çok çalıştığım dönemler oldu. Ben de açıkçası nasıl çalışılması gerektiğini küçükken tam bilmiyordum, yeni yeni öğreniyorum. Öncelikle çok ciddi bir iş, ciddiyet gerekiyor. Rahat bir şekilde değil de o oyundaki baskı ile çalışmak lazım."
Satranç çalışmalarının yalnız da yapılabildiğini kaydeden Vahap, "Antrenörle de çalışabiliyoruz yalnız da ama yalnız en etkilisi. Yurt dışındaki oyuncularla, üst seviye oyuncularla yarışmak için üst seviye oyuncularla irtibat halinde olmanız gerekiyor. Birinin antrenman maçlarında, birinin karşınızda o direnci sergilemesi gerekiyor. Oyuncunun o yüksek dirençle ilk defa maçta karşılaşmaması lazım. Küçüklükten beri iyi bir antrenör, iyi bir oyuncu ile çalışmak çok önemli." şeklinde görüş belirtti.
Zor geçen turnuva sayısının, başarıya ulaştıklarından çok daha fazla olduğunu aktaran genç sporcu, "Yani 5 kere başarılı oluyorsunuz, 30 turnuva kötü geçiyor." dedi.
Yaşın önemi
Türkiye'nin en genç "uluslararası usta" unvanını da 14 yaşında alan Vahap, küçükken potansiyelin yüksek olabildiğini ancak asıl üst seviyeye çıkmak için belli bir yaşa gelinmesi gerektiğini vurguladı.
Futboldan örnek veren Vahap, "12 yaşındaki bir çocuk, fiziksel olarak büyüklerle mücadele edemiyorsa satrançta bu çok daha az etkili ama yine de analitik düşünmenin gelişmesi gerekiyor. Büyük insanlar, bu konuda küçüklere göre daha avantajlı. Daha odaklanarak oynuyorlar. O yüzden satrançta yaş önemli. Ben 18 yaşında büyük usta oldum ama aslında dünyada çok küçük bir yaş değil. Türkiye için biraz daha erken. Kesin 18'den daha küçük biri olur." ifadelerini kullandı.
Satrançta iyi seviyelere gelmenin tamamen oyunu öğrenmekle alakalı olduğunu ifade eden Vahap, "Bu bir oyun sonuçta. Tamamen satrancı öğrenmekle ve antrenmanla alakalı. Çok zeki bir insan, çok antrenman yapan bir oyuncuyu yenemiyor. Yani onun da çalışması lazım. Biraz oyunu bilmekle de alakalı." diye konuştu.
"Kısa yolu yok"
Vahap Şanal, satrançta üst seviyelere ulaşmanın kısa yolunun bulunmadığını dile getirdi.
Satranca başlayanlar için "Çok uğraşmaları lazım, bunun kısa yolu da yok." uyarısında bulunan Vahap, "Uzun sürecek. Tamamen kararlılıkla, devamlılıkla, çalışmayla olan bir şey. Ailelerin de çok bilinçli olması lazım. Bilinçsiz aile, tamamen çocuğun psikolojisini yok eden bir faktör. Benim ailem de bu konuda benimle beraber gelişti." diye konuştu.
Satrancın gündelik hayata etkisinden çok gündelik hayattaki çalışmanın satranca faydasından bahsedilebileceğini belirten Vahap, şunları söyledi:
"Gündelik hayatta ne kadar çok çalışıyorsanız satrancınız da o kadar ilerliyor yani oyundaki kuvvetiniz artıyor. Hatta bazen aklımızı o kadar çok satranca veriyoruz ki gün içinde durmadan aklımıza geliyor. Turnuva sırasında başka olaylara odaklanmamız daha da zorlaşıyor. Aklımız hep maçlarda kalıyor. Satranç belki küçük yaşlarda gelişiminize biraz katkı veriyor ama sonra siz ne kadar gelişirseniz satrancınız da o kadar gelişiyor, oyunda iyi oluyorsunuz."
Karşılaşma öncesinde bütün hamlelerin nasıl yapılacağını bilmenin imkansız olduğuna dikkati çeken Vahap, "En fazla 5-6 hamleye kadar belki öngörülebilir. Çünkü dağılıyor, yani ihtimaller çok artıyor, çok büyükleşiyor." diyerek sözlerini tamamladı.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.