Ali Yalçın: Üniversite ile ilgili iddialar ne yazık ki doğru
Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın; 'Yarısı bile doğruysa diyeceğim ama fazlası var ne yazık ki! Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi ile ilgili nepotizm başta olmak üzere tüm iddialar @YuksekogretimK tarafından soruşturulmalı ve gereği yapılmalıdır.' dedi.
Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, 'Sendika yetkilisi, Rektör hakkında iddialar için yetkili kurumları göreve çağırdı' haberimizi alıntılayarak sosyal medya hesabından Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi ile ilgili iddialar hakkında paylaşımda bulundu.
Ali Yalçın paylaşımında şu ifadeleri kullandı;
Yarısı bile doğruysa diyeceğim ama fazlası var ne yazık ki!
Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi ile ilgili nepotizm başta olmak üzere tüm iddialar @YuksekogretimK tarafından soruşturulmalı ve gereği yapılmalıdır.
Eğitim Bir Sen Tokat 1 Nolu Şube Başkanı Şaban Ceylan gündeme dair sendika binasında yaptığı basın toplantısında Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi (TOGÜ) hakkında bazı açıklamalar yaptı.
Tokat'ta yerel yayın yapan kanal60.com internet sitesinin haberine göre Şaban Ceylan yaptığı açıklamada; Rektör Şahin, atandığı andan itibaren yaptığı atama ve uygulamalarla üniversiteyi nasıl yönetemeyeceğini göstermişti. Rektör yardımcılarına yetki vermeden, üniversiteyi danışmanları aracılığıyla keyfi olarak yönetti. Zamanını çoğunlukla şehir dışı veya yurt dışında geçiren, şehre dair hiçbir katkı ve proje sunmadan üniversitemize dört yıl kaybettirdi.
Sayın Rektör, ilk geldiği günlerde hepimiz için umut olacak birtakım sözler etmiş, vaatlerde bulunmuştu. 30 yılını deviren köklü bir üniversite olan Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi için ortaya konacak iş ve projelerde öncü olmasını beklediğimiz Sayın Rektör, maalesef kısa süre içerisinde verdiği sözleri unuttuğu gibi döneminde kronikleşen pek çok sorunla yeni döneme hazırlanıyormuş. Ne olacak şimdi.
Rektörün ilk günlerinde kampüs içine hafif raylı sistem ve Tıp Fakültesini kampüse taşıma vaadi vardı.
Eski YÖK başkanı Yekta Saraç Hocanın yeniden YÖK başkanı olacağı beklentisi ile önceden belirlenen ve büyük paralar harcanarak zemini hazırlanan camiinin yerini değiştirip alel acele uygun olmayan bir yere Cami tabelası asması ve ismini de rahmetli Mehmet Emin Saraç Camii olarak vermesi, Muhterem Hocamızın ismini suiistimal etmesi üniversitede alay konusu olmuştur. YÖK başkanının değişmesi ile ümitleri boşa çıkan Rektör bugüne kadar camiye tek bir çivi dahi çakmamıştır. Dört yıllık Rektörlük döneminde Üniversiteye hiçbir şey katmadı.
İşte Nepotizmin TOGÜ ayakları;
Ceylan "Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi 22 Temmuz 2022 tarihli öğretim Görevlisi alım ilanına çıkmasıyla dikkat çekmişti. İlanla Rektör danışmanı D.B.' ın ( CHP'li Tarsus Belediye Başkanının Kardeşi) kuzenine kıyak çekilmişti. Artova MYO Finans bankacılık ve sigortacılık/ Maliye bölümü öğretim görevliliğine başvuru şartları N.E.G ye özel.
Maliye bölümüne öğretim görevlisi ilanında 'İktisat lisans ve Yüksek lisans mezunu olup ayrıca üniversitede bir dönem ders verme' şartı koyarak kişiye özel ilana çıkıyorlar, ne tesadüf ki danışmanın kuzeni de bir dönem önce aynı MYO da ihtiyaç olmamasına rağmen ders vermişti. İşte Nepotizm. Sınav 24 Ağustos salı günü açıklandı. Sonuç tahmin ettiğiniz gibi. Bakalım bunun gibi kaç tane daha var.
Ne tesadüf ki, İyi Parti yöneticisi O.D nin kızı da ilana çıkılmadan önce Üniversitede bir dönem ders verdirilerek Turhal Sağlık hizmetleri MYO ya İktisat mezunu olarak Tıbbi Hizmetler ve Teknikler proğramına Öğretim görevlisi yapılmıştı. Yine başka bir tesadüf, Dekan E.Y nin kızı da aynı yöntemle Tokat MYO ya Öğretim görevlisi olarak alındı. TOGÜ'nün meşhur eski Genel Sekreteri ve şimdide Rektörün prenslerinden Dekan Prof. N.G nin kızı da aynı yöntemle Öğretim Üyesi olmuştur. Rektör danışmanı Prof. K.Ö in Yabancı Öğrenci olarak Üniversitemizde eğitim alan eşi ihtiyaç olmamasına rağmen usulsüz olarak Öğretim görevlisi yapılmıştır. Yine ne tesadüftür ki, bu yabancı eş, Rektör danışmanının bölümünde Doktora yapmaktadır. Hatta doktora sınav Jürilerinde eşi yer almaktadır. İşte Üniversitede doktora yapmak Jürilerde eşlerin yer almasıyla daha kolay. Hele bir de babanız dayınız ve eşiniz dekan ise üniversitede bir dönem ders verdirilerek ÖG olmanız kolay. TOGÜ'nün 30 yıllık tarihinde böyle bir Nepotizm yok.
Rektör'ün vicdanına değil Kamunun vicdanına hürmeten dört yıldır ciddiyetsiz, keyfiyet ve hesapsızlığın hakim olduğu, zafiyetlerle dolu, mobbingin her türlüsünü kullanan Rektör'e ve bu ayak oyunlarına 'dur' diyorum. Üniversitemizde akademik performansa dayalı bir yönetim anlayışı ve liyakata dayalı personel alım sistemi uygulanmalı.
Sayın Cumhurbaşkanımızın sağlık hizmetlerinde her vatandaşın ücretsiz ve eşit bir şekilde tüm hastanelerden faydalanması talimatına rağmen Rektör Bünyamin Şahin göreve geldiğinde hastaneyi ticaret haneye çevirdi. Hastalar randevu almak ve tetkikler için aracı ve para bulmaya çalışıyor. Eski Türkiye'yi hatırlatan bir sistem kurdu. Üyelerimizin bize aktardığı tüm mağduriyetler, kendi hastamızın yaşadıkları ortada. Mesai saati içerisinde vatandaşı ücretli tedaviye yönlendiren Rektörü kınıyorum.
Bakın şuraya da dikkat çekmek istiyorum; Üniversite çalışanlarımızın çocuklarının devam ettiği, inşaası ve tüm masrafı kadrosu Milli Eğitim Müdürlüğümüz tarafından karşılanan Anaokulunu yıkan Rektör, bu yaptıklarının hiç karşılığı olmayacağını mı düşünüyor? Şehrimizin göz bebeği dev bütçeli TOGÜ'nün nasıl yönetildiğini bilelim.
Personel ve akademik kadronun yönetsel pek çok konuda itibarsızlaştığı bir dönem yaşadık. Maalesef yıllardır üreten Akademik kadroları değersizleştiren, personelin beklentilerine duyarsız, öğrencilerin kişisel sosyal gelişim boyutlarını yok sayan, Şehrin dinamiği paydaşı olan köklü yapılarla olabildiğine ters durup yok sayan ve bunu meziyet gören, dahasını söyleyeyim Cumhur ittifakının gücü ile gelip Millet ittifakının geleceğinde istikbal arayan bir Rektör görüyoruz.
Nasıl mı? İşte İyi parti Erbaa teşkilatının twiti; "1 Haziran dünya Gözlükçüler ve Optisyenler günü dolayısıyla G.O.P. Üniversitesi Erbaa sağlık meslek yüksek okulu optisyenlik bölümünde Konferans vermek üzere misafir olan Tokat il disiplin kurulu başkanımız Sn. Ali Yüksel FERMANLI Bey ile beraber katıldık." Ve İYİ parti il yöneticisinin kızının özel şartla üniversiteye alınması.
Biz önceden beri YÖK ve Rektörlük sisitemini eleştirir dururuz. Sorunun büyüğü sistemde. Buraya kim girerse girsin kendini çok önemli bir adam zannediyor. Oysa onların adamlığı hizmet alanlarına katacağı güzellikler, toplumun her kesimine kesintisiz hizmet sağlayıp memnuniyeti yükseltmesiyle, haramdan sakınmasıyla, hakkı teslim etmesiyle, Sayın Cumhurbaşkanımızın hizmet anlayışında bir ortam oluşturmasıyla olur. Sorumlu olmak budur.
Senato ve yönetim kurullarını tek adam haşa yarı İlah gibi yönetmeye çalıştığı Üniversitede Devlet ciddiyeti yok. Çiftliğinde ürettiği keyfiyetlerle yeniden Rektör olabilme ihtirası onu zayıflatıyor. Göreve gelmesinde ve geldikten sonra yanında olan, destekleyen çok eski arkadaşları bile aymazlıklarını fark edince uzaklaştılar. Rektör yeni çevresiyle yeni dönem için fotoğraf veriyor. Kendini Rektörlüğe getirenleri yok sayıyor, hezeyan üretenlerle yeni dönemini inşa etmeye çalışıyor. Bunca yıl mücadelesini verdiğimiz kazanımlarımızı yolu da yolcuyu da yok sayacak kendilerine yeni yol ve yol arkadaşı peydahlayacak. Olur mu? Olamaz. Söylenmeli mi? El hak söylenmeli. Herkes kapalı kapılar ardında konuşuyor. Benim kötülüğümde bu işte açık konuşuyor olmam. Tokat kamuoyunun çığlıkları büyümekte. Dile kolay dört yıl. Bugüne kadar susmakla sisteme olan saygımızı güvenimizi ifade etmişiz. Haksızlık almış başını gidiyor" diye devam etti.
Son dönemeçteyiz susmak olmaz. Açık yaraya kurt düşmez.
Şaban Ceylan "Ekibinin yakınlarına kadro açmayı geçtik itiraz edenlerin başına gelenler ortada. Akademisyenler üzerinde büyük bir baskı hakim. Öyle ki, kendisine en ufak bir eleştiriyi yapan Hocaların onaylanmış Açık öğretim sınav görevlerini dahi iptal ettiriyor. İdari görevi olanlara 'Alın bunu görevden' 'eğer almazsan sen de istifa et' diyerek baskı uyguluyor. Üniversiteden kaçan kaçana. Özellikle Tıp Fakültesinde büyük hizmet veren akademisyenler ayrılmak zorunda kalmıştır. Üniversitenin her döneminin değişik kazanımı var. Bu dönem kocaman bir sıfırımız var. Kimse kimseyi kandırmasın. Kendi ifadesiyle 'Yüzü gülen bir Rektör' müş. Sadece kendi yüzü gülmesin, TOGÜ den hizmet alan öğrencisinin, vatandaşının, akademisyeninin, personelinin yüzünü güldürsün. TOGÜ ülkenin nadir akademisyenlerini yetiştiren bir ocak.
İdari personelin de mutsuzluğu ortada. Kurum çalışanlarına da mobbing uygulanmakta. İnsanları hak etmedikleri yerlere 13/B-4 ile sürgün gönderiyor. İşlerin sağlıklı olarak yürütülmesi için verilen bu yetkiyi tamamen keyfi olarak kullanıyor.
Milli Eğitim çalışanı yaklaşık iki yüz öğretmenimizin Öğretmenlik meslek uygulama staj ücretini ödemediği için hak ihlali yapan Rektöre, 'gülen yüzlü Rektör olup hak hukuk çiğneyene kadar, Keşke somurtan bir rektör olaymış da hak hukuk bileymiş' diyorum.
Üniversitemize getirilen Uluslararası öğrencilerin kabülü sorunlu. Özellikle üniversiteye öğrenci temin eden aracı firmaların öğrencilerden yüksek miktarda paralar aldığı konuşulmakta.
Zaman bize güçlü Türkiye'nin ne demek olduğunu gösterdi. Bu tarz hizmetler güçlü Türkiye'nin belirleyicisi olacak. Kimsenin hata yapma şansı yok. Devlet kurumlarının denetlenmesi, yanlışların hesabının sorulması çok önemli TOGÜ de İç denetçi sisteminin de çalıştırılmadığı bir yapı var. Ülkemizin ve Tokatımızın güzide kurumu TOGÜ hakkındaki iddialarla ilgili Devlet Denetleme Kurulunu YÖK'Ü ve Sayıştayı iddiaları incelemek üzere göreve davet ediyorum" dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.