Bu yıl altıncısı yapılan Mehmet Akif İnan Ödülleri törenine Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Mehmet Akif İnan Vakfı Başkanı Hıdır Yıldırım, Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Memur-Sen Onursal Başkanı Fatih Uğurlu, Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Av. Ahmet Yazıcı, HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Ünüvar, Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, Mehmet Akif İnan dostları ile kültür, sanat ve siyaset dünyasından çok sayıda davetli katıldı.

Bakan Kurum: Akif İnan’ın sözünü yerde bırakmadınız

Ödül töreninin açılışında bir konuşma yapan Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, bu önemli törenin kendisi için büyük anlam ifade ettiğini belirterek, “Bana bu özel programı tek kelimeyle anlat dese, vereceğim cevap çok açık ve net bir şekilde ‘Vefa’ olacaktır. Çünkü ödül alan isimlere baktığımda, bu isimlerin büyük bir vefa duygusuyla belirlenmiş olduğunu görüyorum. Başta şehitlerimiz olmak üzere, ödül takdim edilen her şahsiyetin, verilen payeyi sonuna kadar hak etmiş olduğunu düşünüyorum. Memur-Sen’imizi çok yakından takip ediyorum. Şahitliğim şudur: Ben, sizleri daima sahada, meydanlarda, daima mazlumun yanında gördüm. Sendikacılık davanızdaki kararlı duruşunuza, bu ülkenin her kırılma anında şahitlik ettim. Bu manada bir hatırlatma mahiyetinde, 28 Şubat’taki kutlu direnişinizi selamlıyorum! 27 Nisan’daki o asil duruşunuzu yürekten kutluyorum! 15 Temmuz’da bu milletin iradesine sahip çıktığınız için, bu ülkenin meydanlarına ilk koşanlar olduğunuz için sizleri ayakta alkışlıyorum! Alkışlıyorum, çünkü siz bir milyonu aşkın üyenizle, ‘Mescidi Aksa’yı Gördüm Düşümde’ diyen Akif İnan’ın sözünü yerde bırakmadınız! O’nun Aksa’ya verdiği sözü, Suriye’de yaptığınız yuvalarla, o güzelim okullarla, o muhteşem camilerle, Gazze için yaptığınız eylemlerle tuttunuz! Allah sizlerden razı olsun diyorum! Geçen 13 yıllık karanlık dönemin ardından Özgür Suriye’ye nasıl ulaştıysak; Erbakanların, Yedi Güzel Adam’ın, Mehmet Akif İnan’ın, Recep Tayyip Erdoğan’ın kutlu hedefi olan Özgür Kudüs’e, Özgür Gazze’ye, Özgür Filistin’e ulaşmayı da Cenab-ı Allah’tan niyaz ediyorum” dedi.

Türkiye’nin zor dönemlerinde Memur-Sen’in taşın altına elini ilk koyanlardan olduğunu vurgulayan Bakan Kurum, şunları söyledi: “Afet sürecinde nereye gitsem, yeleklerinin arkasında Memur-Sen yazan binlerce kardeşimizi gördüm. Sendikamızın asil gençlerini, hep afetzede kardeşlerimizin ellerini tutarken gördüm. Arama kurtarma ekiplerinizle, gönderdiğiniz yüzlerce ton yardımla, başını çektiğiniz yardım kampanyalarıyla 11 ilde hep yanımızdaydınız. Şu an içinde bulunduğunuz bu bina da sizin şahidinizdir! Bu binada aylarca bir yardım kuruluşu gibi çalıştığınızı, TIR’ların nasıl buradan art arda yola çıktığını çok iyi biliyorum. Özetle, eğer bugün Asrın Felaketi Asrın Dayanışmasına dönüştüyse, Bir Milli Yas, Bir Milli Mücadeleye evrildiyse bunda Memur-Sen’in emeği çok büyüktür. Kültür, sanat ve edebiyattan çalışma hayatına kadar her alanda ödüllendirilen tüm kıymetli isimleri ayrı ayrı tebrik ediyorum.”

Yalçın: Akif İnan, Türkiye emek hareketinin kilit taşı olmuştur

Genel Başkanımız Ali Yalçın, Mehmet Akif İnan’ın hatırasını yaşatmak için 2017 yılında kurulan Mehmet Akif İnan Vakfı’nın bugüne kadar yapmış olduğu ulusal ve uluslararası faaliyetlerle bu yolda alkışı hak eden aşamalar katettiğini dile getirdi. Akif İnan’ın mirasına sahip çıkma adına, yapılan çalışmalarla adeta bir sancak gemisi kimliği taşıyan Vakfın, 2020 yılından beri düzenlemeye başladığı Mehmet Akif İnan Ödülleri’nin, farklı alanlarda ülkeye, millete ve insanlığa katkı sunan kişi, kurum ve çalışmaları milletimize tanıtmak, yaygınlaştırmak ve desteklemek amacı taşıdığını kaydeden Yalçın, “İstiklali koruma, istikbali kurma gayreti içinde olan bir münevver olarak Akif İnan, Türkiye emek hareketinin kilit taşı olmuştur. Türkiye’de İdeolojik kaos sendikacılığını mücadele ve müzakereye dayalı hizmet sendikacılığına dönüştüren Akif İnan ve O’nun medeniyet değerlerine yaslanan felsefesidir. Akif İnan medeniyet sancısı çeken münevver ve müstesna bir kişiliktir. Köklerini medeniyet değerlerimizden alan ve medeniyetimizin ihyasını amaçlayan felsefesi Memur-Sen olarak bize rehberlik etmekte, yol göstermektedir” şeklinde konuştu.

Alın terinin hak ettiği değeri alması için çırpınıyoruz

Kendilerine miras olarak bırakılan Memur-Sen’i bir dünya markası haline getirmek ve Akif İnan’ın felsefesini sınırları aşarak dünya emek hareketine taşımak için yoğun çaba harcadıklarını belirten Yalçın, “1 milyon 100 bine yaslanan üyesiyle, 1007 kazanımıyla, 11 hizmet kolunda yetkiyi elinde bulundurmasıyla, 25 ülkeden 33 konfederasyonla 30 milyonu aşkın emekçiyi temsil eden Uluslararası Emek Konfederasyonu (ILC) ile kamu görevlilerinin yetkili sendikası Memur-Sen, Akif İnan’ın kabul edilmiş duasıdır. İdlib’de kurduğumuz, camisi, çarşısı, okulu, parkıyla 400 konutluk Mehmet Akif İnan Mahallesi’yle, O’nun doğa ve çevreye yönelik hassasiyetini yaşatmak için 81 ilde oluşturduğumuz Akif İnan hatıra ormanlarıyla, fikirlerini ve ideallerini, ilim ve amel düzeyinde hayata geçirmek için kurduğumuz Mehmet İnan Vakfı’yla, şu anda içinde bulunduğumuz Mehmet Akif İnan Konferans Salonu’yla ve daha birçok eser ve çalışmayla O’nun mirasına sahip çıkıyor, ideallerini kadim bir çınara dönüştürmek için gayret ediyoruz. Emek ve alın terini üst bir değer olarak görürdü, Biz de gece gündüz demeden çalışarak emeğin ve alın terinin hak ettiği değeri alması için çırpınıyoruz. Kudüs ve Mescid-i Aksa sevdalısıydı, yüreği Kudüs için çarpar, kalemi Aksa için yazardı, biz de eylemlerimizle, mitinglerimizle, faaliyetlerimizle Kudüs’ün, Mescid-i Aksa’nın, Gazze’nin sesi, nefesi olmaya gayret ediyoruz. O’nun aziz hatırasına vazettiği değerlere ve ilkelere, bıraktığı mirasa bağlılığımızı, bunları büyütme ve geliştirme azim ve kararlılığımızı bir kez daha vurguluyor, O’na ve dar-ı bekaya göçmüş yol arkadaşlarına rahmet diliyorum” diye konuştu.

Ali Yalçın, sözlerini şöyle tamamladı: “Bu yıl altıncısını gerçekleştirdiğimiz Mehmet Akif İnan Ödülleri, ifade etmeye çalıştığım bu anlayış zemini üzerine oturuyor, her biri kendi alanında ülkemize ve insanlığa katkı sunmuş olan kişi, kurum ve çalışmaları desteklemek için gerçekleştirdiğimiz Mehmet Akif İnan Ödülleri’nde ödüle layık görülen ve bize bu noktada hüsn-ü kabul gösteren kıymetli kişi ve kurumlarımıza teşekkür ve minnetlerimi sunuyorum. Programımızın hayırlara vesile olması dileğiyle, dünyaya insani bir dokunuşla nefes aldıracak Sıfır Atık Projesinin hamisi Emine Erdoğan Hanımefendiye ve ödül törenimizi teşrif eden kıymetli Bakanımız Murat Kurum’a, çok değerli büyüğümüz, ağabeyimiz Prof. Dr. İhsan Süreyya Sırma Hocamıza, şair ve düşünce insanı değerli Arif Ay üstadımıza, ufkumuzu aydınlatan değerli Yusuf Kaplan hocamıza, Gazze’de insanlığın yüz akı olarak can feda eden rahmet ve minnetle andığımız şehit Ayşegül Ezgi Eygi’nin ödüllerini almak için aramızda bulunan kıymetli amcası Yılmaz Eygi’ye, çalışmaları gururla takip ettiğimiz TUSAŞ’ımızın özverili çalışanlarını temsilen aramızda bulunan değerli İnsan Kaynakları Başkanı Yakup Arslan’a kıymetli jüri üyelerimize, Mehmet Akif İnan Vakfı Mütevelli Heyeti, başkanı ve yönetimine, programın hazırlanmasında emeği geçen herkese ayrı ayrı teşekkür ediyorum.”

Yıldırım: Türkiye’nin her köşesindeki insanlara dokunuyoruz

Mehmet Akif İnan Vakfı Başkanı Hıdır Yıldırım, bugün Mehmet Akif İnan ve arkadaşlarının mücadelesinin semerelerini verdiği bir süreci yaşadıklarını ifade ederek, “Zorluklar, engeller ve imkânsızlıklar içerisinde verilen mücadelenin neticesinde bugün medeniyet mücadelesini siyasette üstlenmiş, bürokraside üstlenmiş, sivil toplum örgütlerinde üstlenmiş, sendikacılıkta üstlenmiş bir aydın zümre hamdolsun teşekkül etmiştir. Bugün onları rahmetle, minnetle anıyoruz. Mehmet Akif İnan’ın en büyük eseri olan Memur-Sen’in bir Erdemliler Hareketi ve bir aydınlar topluluğu olarak Türkiye’nin her bir köşesinde insanımıza dokunan, zor gününde yanında olan, dayanışmayı, kaynaşmayı, birleşerek yükselmeyi ortaya koyan bir örgütlenme olmasının bahtiyarlığını yaşıyoruz” dedi.

Mehmet Akif İnan’ın kardeşi Ahmet İnan ise Akif İnan’ın şair, yazar, düşünür, fikir adamı, dava adamı ve sendikacı kimliğinin yanı sıra ağabeylik kimliğinin de ön plana çıktığını kaydetti. İnan, “Babamı erken yaşta kaybettiğim için Akif İnan ağabeyim bana babalık vasfıyla yaklaştı. Kendisinden davranış biçimi, ahlak, terbiye ve edep vasıflarını öğrendim. Mehmet Akif İnan, bir yanı sert olsa da bir derviş, öteki yanı insani değer yargılarına hâkim olan bir insandı. Bu yönüyle de bugün on binlerce insanın gönlünde taht kurmuştur” ifadelerini kullandı.

Konuşmaların ardından, altı kategorideki ödüller sahipleriyle buluştu. Uluslararası Değer Ödülü, dünya markası hâline gelen Sıfır Atık Projesi kapsamında Emine Erdoğan adına Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’a takdim edilirken, Başarı ve Teşvik Ödülü Dr. Yusuf Kaplan’a verildi.

Çalışma Hayatı ve Emek Ödülü, TUSAŞ çalışanları adına TUSAŞ İnsan Kaynakları ve Yetenek Yönetimi Başkanı Yakup Arslan’a takdim edilirken, Jüri Özel Ödülü siyonist katillerce şehit edilen Ayşenur Ezgi Eygi adına amcası Yılmaz Eygi’ye verildi.

Kültür Sanat ve Edebiyat Ödülü Arif Ay’a verilirken, Üstün Hizmet ve Vefa Ödülü ise Prof. Dr. İhsan Süreyya Sırma’ya takdim edildi.