Tüm dünyayı etkisi altına alan Kovid-19 dalgası nedeniyle Avrupa başta olmak üzere dünya genelinde enerji ve akaryakıt fiyatlarında yüzde 100'leri aşan zamlar yaşanırken Türkiye geliştirdiği çözümlerle vatandaşı zamlara karşı olabildiğince korumaya çalışıyor.

Sabah'tan Barış Şimşek'in haberine göre; Enerji, Petrol, Gaz İkmal İstasyonları İşveren Sendikası (EPGİS) Genel Başkanı Fesih Aktaş, Türkiye'nin akaryakıttan en az vergi alan yedinci ülke konumunda olmasına rağmen eşel mobil sistemi ile sıfırlanan ÖTV nedeniyle OECD ülkeleri arasında akaryakıtta KDV dışında vergi almayan tek ülke konumunda olduğunu belirtti.

Aktaş, "Şayet devlet bu koruma kalkanını devrede tutmasaydı fiyatlara benzinde 2 lira 53 kuruş, motorinde 2 lira 5 kuruş ve LPG de litrede 1 lira daha eklenecekti" dedi.

Aktaş, yaptığı değerlendirmede, küresel piyasalarda yaşanan enerji krizinin, enerji türevlerinin tamamında kendini hissettirdiğini aktararak, "OPEC+ ülkelerinin ham petrol fiyatlarını 65-75 dolar bandında tutma isteği ya da başka bir tabir ile bu rakamların altında oluşacak işlemlerin pandemi süresinde yaşadıkları gelir kayıplarını kapatmayacak.

Olması düşüncesi nedeniyle ham petrol fiyatlarının yıl sonunu varil başına 90 dolar civarında kapatmasını bekliyoruz. Doğal olarak bu olası tekrar yükselme, akaryakıt fiyatlarını etkileyecek olup bizlere de bu, zam olarak yansıyabilir" dedi.

TÜRKİYE KDV DIŞI VERGİ ALMAYAN TEK ÜLKE

Aktaş, "Avrupa'da akaryakıt fiyatlarına baktığımızda vergi oranı olarak OECD ülkeleri arasında Türkiye akaryakıttan en az vergi alan yedinci ülke konumunda olmasına rağmen eşel mobil sistemi ile sıfırlanan ÖTV nedeniyle OECD ülkeleri arasında akaryakıtta KDV dışında vergi almayan tek ülke konumundadır.

Vergi Almanya'da yüzde 63,9, Fransa'da yüzde 64,4 ve İngiltere'de ise yüzde 65,1'dir. OECD ülkeleri arasında benzinden en fazla vergi alan ülke ise yüzde 67,8 ile Finlandiya. Normal şartlarda Türkiye ise yüzde 52,7 oranı ile benzinden en az vergi alan yedinci ülke konumunda iken halkı akaryakıt zamlarından korumak için geliştirdiği eşel mobil sistemi ile bu oranı sıfıra çekmiştir.

Bu oranın şu ana kadar bir yıllık maliyeti de yaklaşık 34 milyara ulaşmıştır. Açıklanan enflasyon etki raporuna göre bu rakamın yıl sonunda yaklaşık 46 milyar lira civarlarına ulaşması beklenmektedir" dedi.

BENZİNİN LİTRESİ 11 LİRAYA ÇIKABİLİRDİ

Devletin eşel mobil sistemini geliştirmemiş olması halinde fiyatlara benzinde 2 lira 53 kuruş, motorinde 2 lira 5 kuruş ve LPG de litrede 1 lira KDV eklenmek zorunda kalınacağına dikkat çeken Aktaş, "Bu da benzinde fiyatın litrede 11 liraya çıkması demekti.

Sendika olarak görüşümüz devletin vergisel kaynaklarının çeşitliliğini ve tahsilatlarını geliştirerek ÖTV'den kaynaklı bu kaybını telafi etmek yoluna gidip eşel mobil sisteminden gelen yükü taşımaya devam edeceği yönündedir. Eğer zorunlu bir durum oluşursa mayıs ayında olduğu gibi kısmİ oranda ÖTV iyileştirmesine gitmesi de mümkündür" dedi.

AKARYAKITTA ZAMMI EPGİS YA DA İSTASYONLAR BELİRLEMİYOR

Aktaş, kamuoyunda akaryakıt zamlarının EPGİS ya da akaryakıt istasyonlarınca belirlendiğine dair yanlış bir algı bulunduğuna dikkat çekerek, "Zamlara ne biz ne de istasyonlar karar veriyor. Akaryakıt istasyonlarının değişmeyen cüzi bir kar marjı bulunuyor.

Fiyatlar MED PLATT Genova/Lavera piyasasında günlük açıklanan işlenmiş ürün fiyatları ile o günkü döviz kuruna göre belirleniyor. Rafineri satış fiyatlarına vergi eklenmesinden sonra ise depo satış fiyatları oluşuyor ve böylece vatandaşa sunulan akaryakıtın fiyatları ortaya çıkıyor" dedi.