Zam Oranları Üzebilir

Zam Oranları Üzebilir

Yeni yılda 2 haneli zam hayal oldu

2010, Türkiye ekonomisi için olduğu kadar birçok şirket için de iyi geçen bir yıl olmasına karşın İK danışmanlarından aldığımız bilgiye göre ücret zamlarını çift haneli bekleyenler bu yıl da hayal kırıklığına uğrayacak.

Birçok büyük şirket, 2008 krizini adeta bir 'fırsat' olarak kullanarak çalışanlarına zam yapmadı ya da zamları oldukça düşük tuttu. 0 kaotik günler geride kalalı çok oldu ama şirketler 'zam' konusunda hala 'kriz psikolojisi'nden çıkabilmiş değil.

2010, Türkiye ekonomisi için olduğu kadar birçok şirket için de iyi geçen bir yıl olmasına karşın İK danışmanlarından aldığımız bilgiye göre ücret zamlarını çift haneli bekleyenler bu yıl da hayal kırıklığına uğrayacak.

2008'de baş gösteren küresel ekonomik kriz sonrasında Türkiye'de şirketlerin büyük bir kısmı çalışanlarına yüzde 3-7 oranında zam yaparken, bazı şirketlerde ücret zammı hiç yapılmadı bile. Ancak 2010, birçok şirket için iyi bir yıldı. Satışlar arttı, yeni pazarlara girildi, istihdam artışı yaşandı. Yıl sonunda Türkiye'nin yüzde 8 civa¬rında büyüyeceği ve 2011'de de büyümenin devam edeceği yönünde beklentiler hakim.

Dolayısıyla çalışanlar 2011 yılında hem ücret, hem de kişisel gelişini ve kariyer konusunda ciddi iyileştirme bekliyorlar. 2011 yılında işe alımlarda da artış yaşanacağı yönündeki tahminler, birçok çalışanda, arzu ettiği koşullar sağlanmadığı takdirde "Şirket değiştiririm" eğilimini güçlendiriyor.
Peki şirketler bu beklentileri 2011 yılında karşılayacak mır Çalışanlarına uygulayacağı zammı açıklayan büyük kuruluş henüz yok. İK danışmanları ve ücret araştırmaları yapan şirket yöneticilerinden aldığımız bilgilere göre bu yıl genel olarak ücret artışının yıllık enflasyonun biraz altı ve üstünde kalacağı söyleniyor. Genelde uygulanacak zam oranının yüzde 10'un altında kalacağı ahmin ediliyor. Azınlıkta olmakla birlikte ba zı şirketlerde zam oranlarının yüzde 10 - 15 aralığında uygulanması beki niyor.

Neyi baz alıyorlar?

İş piyasalarında 2010 yılının başından itibaren gözle görülür hareketlenme olduğunu ifade eden MY Executive Yönetici Ortağı Müge Yalçın, firmaların nitelikli personel arayışlarındaki artışın, ücretlerin yatay olarak yükselmesine neden olacağını söylüyor. Ancak kriz öncesi ücret politikalarına bir dönüşün olmayacağının altını çizen Yalçın'ın bir başka tespiti de sektörler bazında her yıl olduğu gibi ücret zam oranlarında farklılık görüleceği yönünde. Hemen hemen tüm uzmanların ortak görüşü, telekom, ilaç, enerji ve fınans sektörlerinde şirketlerin zam oranlarının daha yüksek olacağı. Buna karşılık perakende, turizm ve tekstilde ise zamların daha düşük olacağına yönelik hakim beklentiler var.

Ücretlendirmelerde genellikle enflasyon oranı baz alınıyor. Ancak gelecek yılın öngörülen enflasyon oranını baz alan şirket sayısının yaşanan her krizden sonra azaldığını gözlemlediklerini söyleyen HRM Danışmanlık Kurucu Ortağı Aylin Çoşkunoğlu Nazlıaka, firmaların çoğunlukla geçmişe dönük enflasyon oranını baz alacağını belirtiyor.

Performansın etkisi

Ücretlendirmelerde ağırlıklı olarak performansa dayalı bir sistem işleyeceğini düşünenler de çoğunlukta. Çünkü performans yönetimi ve ödül sistemleri 3-4 yıl öncesine göre şirketlerde çok daha oturmuş durumda. Böylece çalışanların bireysel anlamda şirkete kattığı değer, maaşlarına da direkt olarak etki edebiliyor. Heidrick&Stıuggles Yönetici Ortağı Ayşegül Dicle Aydın, her zaman olduğu gibi bu performans zamlarının şirketlerde yapılan genel zamların üzerine geleceğini anlatıyor. Aydın "Yani performansı hedefi aşan her çalışan için ödenen ek performans zamları oluyor" diye konuşuyor.

Bunun yanı sıra şirketlerin performans yönetimi dışında yeni düzenlemelere de gitme eğiliminde olacakları ve özellikle ellerinde tutmak istedikleri kişilere prim ve bonus gibi farklı uygulamalar yapabilecekleri öngörülüyor.

HANGİ SEKTÖRLERDE İŞE ALIMLAR HIZLANACAK?

Manpovver istihdama Genel Bakış Araştırması'na göre Türkiye'de iş arayanlar 2011l'in ilk çeyreğinde güçlü bir işgücü pazarından faydalanacaklar. Araştırmaya katılan, her bölgedeki ve turizm dışındaki bütün sektörlerden işverenler farklı seviyelerde olumlu işe alım faaliyetleri beklentisinde. Ve tüm sektörlerde yüzde 27'lik olumlu bir net istihdam görünümü sunuluyor.

Madencilik sektöründeki işverenler en yüksek işe alım tahminini sunuyorlar. Ancak inşaat, üretim ve ilaç gibi diğer önemli sektörlerdeki işverenler de ocak-mart dönemi için parlak bir işe alım tahmininde bulunuyorlar.

HRM Danışmanlık Yönetici Ortağı Aylin Çoşkunoğlu Nazlıaka, bu sektörlere ek olarak enerji, bilişim, perakende, tekstil ve sağlık sektörlerinde yoğun işe alımlar olacağını ifade ediyor. Sağlık ve finans sektörlerinde alanında deneyimli uzman yöneticilere ihtiyaç olacağının altını çizen Nazlıaka, şöyle konuşuyor:

'Türkiye pazarına giren yabancı şirketlerin sayılarının giderek artması nedeniyle çok iyi derecede ingilizce bilen, uluslararası mevzuatlara hakim hukukçular ve finans uzmanlarına olan ihtiyaç da artacak. Diğer taraftan enerji sektörünün kazandığı ivme ile birlikte tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de 'yeni yeşil meslekler' etkili olmaya başlıyor. Şimdiden çevre mühendisliği mezunlarına ya da enerji sektöründe çalışan yeşil işler konusundaki danışmanlara bakıldığında 50£0 bin kişilik istihdam olduğunu görüyoruz."

Yeni yöntemler

Bu anlamda satış, üretim gibi fonk-siyonlarda değişken satış primleri uygulamalarının devreye girmesi bekleniyor. Bankacılık hariç birçok sektörde hala baz maaşların daha yüksek olduğunun altını çizen Aydın, Türkiye'de hala ücret paketlerinin kişi bazında performanstan ziyade, enflasyon, pazar ortalaması ve rakiplerin ne ödediğine göre sekilendiğinin üzerinde duruyor. Aydın ayrıca uzun vadeli elementler ve ek avantajlar açısından çok uluslu şirketlerin ücret paket içeriğinin daha zengin olduğunu da sözle¬rine ekliyor.

Towers Watson Türkiye'nin yaptığı ücret araştırma raporuna göre üst düzey yöneticilerin yüzde 90'ma, orta kademe yöneticilerinin ise yüzde 80'ine performans bonusu veriliyor. Primler rollere göre değişiyor. Buna göre üstten asta doğru, baz ücretin yüzde 10- 30'un arasında bir oranda prim ek ödemesi yapılıyor.

Yan haklar kişiye özel

Yönetsel pozisyonlar için ise per¬formansın kritik bir ücret bileşeni haline geldiğinin altını çizen Aylin Çoşkunoğlu Nazlıaka, geçen yıl krizin etkisiyle daralan yan hakların bu yıl eski haline döneceğini öngördüğünü de vurguluyor. Nazlıaka konuyla ilgili olarak şöyle konuşuyor: "Uluslararası şirketlerde yan imkanlar her zaman daha geniş.Türk şirketlerinde yan imkanlara bir lüks gibi bakılıyor. Firma yetkilileri bize bir pozisyonu verirken, aranılan kişinin yıllık ücretini söylüyor, sonra 'bir de ayrıca özel sağlık sigortası veriyoruz' diyor. Yabancı şirkette ise '... TL maaş ve tabii ki özel sağlık sigortası imkanı' diye bahsediyor. Bu yıl yan imkanlarda bazı değişik uygulamalar olacağını bekliyorum. Kişiye özel yan imkanlar uygulaması 2011'de daha yaygınlaşacak, çünkü firmalar yetenekli çalışanlarını elde tutmakta zorlanıyor. O nedenle kişiye özel ek imkanlar paketi seçenekleri sunuluyor. Örneğin bekar bir çalışan spor kliıbü üyeliğini tercih ederken, evli ve çocuklu bir çalışan özel sağlık sigortasını yeğliyor. Özellikle yabancı firmalar ve rekabetin yoğun hissedildiği sektörde bu uygulamalar çok kabul gördü."



Fatoş Bozkuş - Ekonomist

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.