Üyeler 'İLKSAN kapatılsın' dedi
İLKSAN, bu seçimdeki katılım düzeyi ile zımnen kapanmıştır. Üyelerin bundan sonraki beklentisi zorunlu üyeliğin derhal kaldırılması, zorunlu kesintinin kendi bilgisi ve rızası dışında faiz işlerinde kullanılmamasıdır.
1943 model Sandığın; işleyişi, organizasyon yapısı, yönetim tarzı ve geldiği bugünkü müflis haliyle öğretmenlerin sırtında kambur olduğu, 9 Nisan Cumartesi günü yapılan delege seçimleriyle bir kez daha ortaya çıkmıştır. Ortada oynanan bir tiyatro var ve üyelerden beklenen de, aidatlarını zorla ödemeleri ve cebren bu cambazlığı izlemeye devam etmeleridir.
“Kesintilerim hepinize zehir zıkkım olsun” diyen üyenin sesini duymayan, duymak istemeyen İLKSAN yönetiminin basireti, feraseti bağlanmış durumdadır. Sandığı yöneten zihniyet, son delege seçimlerinde, bazı ilçelerde neden sandık kurulu dahi oluşturulamadığını, Lüleburgaz, Kemaliye, Arıcak, Yüksekova, İyidere, Solhan, Çüngüş başta olmak üzere, onlarca ilçede oy dahi kullanılmadığını, katılımın olduğu yerlerde ise oy oranlarının çok düşük olduğunu (Diyarbakır yüzde 6,49, Isparta yüzde 11,48, Kırklareli yüzde 12,12, Afyonkarahisar yüzde 18,69, Osmaniye yüzde 14,69, Rize yüzde 18,44, Kahramanmaraş yüzde 16,69, Karaman yüzde 23,67, Çankırı yüzde 24,37, Bingöl yüzde 24,80, Antalya yüzde 28,70), sendikamıza ulaşan rakamlara göre Türkiye genelinde katılımın yüzde 25 civarında kaldığını, boykot kararı alan üyelerimizin yanı sıra diğer sendika üyelerinin de seçimi umursamadığını, üstelik birçok ilde üyeye “sendikamız açısından çok önemli olan İLKSAN seçimlerinde oy kullanma işlemi devam etmektedir…” mesajı atmalarına rağmen kayıtsızlığı göremeyenler seçimin niçin boykot edildiğini de görmekten acizdirler.
Seçimin özeti, kendi üyesini dahi sandığa çekemeyenler bu sandığın yükünü çekemezler.
İLKSAN, bu seçimdeki katılım düzeyi ile zımnen kapanmıştır. Üyelerin bundan sonraki beklentisi zorunlu üyeliğin derhal kaldırılması, zorunlu kesintinin kendi bilgisi ve rızası dışında faiz işlerinde kullanılmamasıdır. Manipülasyonla, gerçekleri gizlemekle, üyelerini kandırmakla varabilecekleri fazla bir yer kalmamıştır.
Üye bu seçimi pas geçmiş, sonucun iflas olduğu TEScillenmiştir. Zorunlu üyelikten beslenen, yürütmeyi durdurma kararıyla idare eden Sandığın yürütmesini bu seçimde üye durdurmuştur. Yüzde 15 katılımın olduğu bir ilde yüzde seksen oy aldık diye sevinen bir kafanın hesabı Sandığın neden battığının ifşasıdır. İLKSAN’ı yönetenler, ellerinden gelse, sadece mesaj çağrılarıyla yetinmeyecek, delege seçimlerini boykot eden ve oy kullanmayan üyelerin zorla oy kullanmaları için Danıştay’a gidip yürütmenin durdurulmasını isteyecek derecede çaresizdirler.
2006 yılında üç konfederasyon başkanının dönemin Milli Eğitim Bakanına “kapatılsın” dediği, geçen on yılda zarar hanesinden başka hiçbir şeyin değişmediği, üyelerinin mali haklarının geliştirilmesi yönünde değil de sendikal husumetin aracı haline dönüştürülen Sandığa “son kale” muamelesi yapanlar, üyenin haklarına karşı sorumsuzca davranmaktadırlar. Bugün bu haliyle varoluş sorunu yaşayan Sandığın sorunları demagojiyle, akrobasiyle, kurnazlıkla ve de delege seçimleriyle çözülemeyecek kadar büyüktür. İmajı bozulmuş, ilkesi kalmamış, iflas etmiş; kâr yerine zarar üstüne zarar eden, ülkenin gayrisafi millî hâsılasına zerre kadar katkısı olmayan, amaçsızlık girdabında dönüp duran, şeffaflıktan nasiplenmemiş, denetlenmeyen, emanete sahip çıkamayan ve ömrünün son demlerini yaşayan bu amatör yönetim anlayışını eğitimciler bugün muteber bulmamış, sürekli zarar eden Sandığın seçimlerini boykot ederek gönlünde kapatmıştır. İlgililere duyurulur.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.