Genel Mevzuat ve Toplu Sözleşme Sekreteri Mehmet Yaşar Şahindoğan ve Genel Dış İlişkiler ve Basın Sekreteri Sami Özdemir, 14 Mart 2013 tarihinde Çanakkale Şubesinin, 15 Mart 2013 tarihinde de Tekirdağ Şubesinin düzenlediği istişare toplantılarına katıldı.

       Yoğun katılımın olduğu toplantılarda şube yönetim kurulu üyeleri, ilçe temsilcileri, işyeri temsilcileri ve kadın komisyonu üyeleri hazır bulundu. Çanakkale Şube Başkanı Ülfettin Yalın ve Tekirdağ Şube Başkanı Muzaffer Doğan’nın açılış konuşmalarından ardından Genel Merkez Yönetim Kurulu Üyeleri birer konuşma yaptı.

           Genel Dış İlişkiler ve Basın Sekreteri Sami Özdemir; ülkemizin  çok zor günlerden geçtiğini söyleyerek, millet olarak bu sürecin mutlaka farkında olmamız gerektiğini kaydetti. Özdemir şunları söyledi: “Yeni anayasa çalışmaları Mart ayı sonuna kadar tamamlanmadığı takdirde mevcut iktidarın hazırlayacağı bir anayasa taslağı bu milletin önüne sunulacaktır. Bir paket halinde hazırlanacak olan bu taslak tuzaklarla ve mayınlarla dolu olacaktır.

        Bu pakette; Anayasa’nın 128. Maddesinin değiştirilmesi yer alacaktır. Zira kamu çalışanlarının iş güvencesi ellerinden alınmak istenmektedir. Anayasa’nın 128. Maddesi ‘Devletin asli ve sürekli işleri devlet memurları ve kamu görevlileri eliyle yürütülür’ yerine, ‘Devletin işleri sözleşmeliler, par-time çalışan ya da çağrı usulüyle çalışanlar tarafından yürütülür’ şeklinde değiştirildiğinde iş güvencemiz elimizden alınmış demektir.

     Pakette başkanlık sistemi de olacaktır. Başkanlık sistemi eyalet sistemini öngörmektedir. Bu da üniter yapının bozulması ve ülkenin bölünmesi demektir. Öte yandan pakette Türklük tanımının ortadan kaldırılması da yer alacaktır.

         Bu zehirli paketi Yüce Türk milletine başörtüsü ambalajı ile sunacaklar. Buradan soruyorum: İş güvencemizden mi, ülkemizin bölünmez bütünlüğünden mi, Türklüğümüzden mi vazgeçelim; yoksa annemizin, bacımızın başörtüsünden mi?”

            Sekreterya çalışmaları hakkında da bilgi veren Özdemir, “Genel Merkez olarak hiç bir konuyu atlamıyoruz, adam gibi mücadele veriyoruz ve hiç bir zaman haksızlıklar karşısında susmuyoruz. Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen olarak büyümek zorundayız Bizim büyümemiz onurlu ve şerefli insanların bu ülkede çoğalması anlamına gelir. Bu nedenle mutlaka yetkili olmalıyız” dedi.

           Genel Mevzuat ve Toplu Sözleşme Sekreteri M. Yaşar Şahindoğan da, 10 yılı aşkın süredir ülkemizi yöneten AKP iktidarının tüm alanlarda büyük tahribatlar yaptığını, en büyük tahribatın da milli eğitimde olduğunu söyledi. Bu dönemde eğitimcilerin sürekli aşağılandığını, özlük hakları ve toplumsal saygınlık açısından büyük zarar gördüğünü ifade eden Şahindoğan, “Özellikle bir önceki Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer döneminde uygulamaya konulan 4+4+4 eğitim sistemi, yeni Teşkilat Yasası, okullarda serbest kıyafet uygulaması gibi konular hem eğitim sistemini, hem de bu sistemin unsurları olan öğretmen, öğrenci ve velileri büyük sıkıntılara soktu. Ömer Dinçer’den sonra Milli Eğitim Bakanı olan Nabi Avcı’nın Ömer Dinçer döneminde oluşturulan bu tahribatı düzeltmesini bekliyoruz. Ancak yeni Bakan Avcı da geçtiğimiz günlerde yayımlanan Yönetici Atama Yönetmeliği’nin altına imza atarak yapılan tahribatı onarmak yerine devam ettireceği izlenimini verdi.  Tamamen yandaşları herhangi bir kritere bağlı kalmaksızın yönetici yapma amacına yönelik çıkarıldığı açık olan bu yönetmeliği asla kabul etmiyoruz. Yönetmeliğin iptali için yargıya başvurduk. Milli Eğitim Bakanlığı’ndan da bu ucube yönetmeliği bir an önce geri çekmesini bekliyoruz. Aklın ve vicdanın gereği de budur.”

         Toplantıların sonunda katılımcıların çeşitli konularda sordukları sorular, Genel Merkez Yöneticileri tarafından cevaplandırıldı.