Torba kanunda yapılan değişiklikler kamu personeline nasıl yansıyacak?
Yeni Şafak yazarı Ahmet ÜNLÜ bugünkü yazısında yeni kanunla, 703 sayılı KHK ile kamu personeline yönelik yapılan değişikliklerde yapılan yeni düzenlemelere yer vermiştir.
Ahmet ÜNLÜ'nün yazısı;
Torba kanunda yapılan değişiklikler kamu personeline nasıl yansıyacak?
Kamu personeline yönelik kanuni değişiklikler üzerinde çok ciddi bir çalışma yapılmazsa adeta yapbozlar oluşmaktadır. Nitekim 703 sayılı KHK ile kamu personeline yönelik yapılan değişiklikler yeni kanunla adeta büyük oranda eski haline getirildi. Bu yazımızda konuyu açıklamaya çalışacağız.
Merkez Valiliği sistemi Vali-Mülkiye Başmüfettişliğine dönüştürüldü
703 sayılı KHK ile Merkez Valiliği kaldırılmıştı. 7247 sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile vali-mülkiye başmüfettişi kadroları ihdas edilerek görevden alınan ya da daha önce merkez valisi olanlardan mülkiye müfettişi kadrosuna atananlar, Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra vali-mülkiye başmüfettişi kadrolarına atanacaklar ve özlük haklarını valiler gibi almaya devam edeceklerdir. Bu düzenleme mülkiye müfettişleri arasında maaş farkı oluşturacaktır. Yani aynı unvanda olup da aynı işi yapanlar arasında ciddi bir maaş farkı olacak ve eşit işe eşit ücret zedelenecektir.
Düzenlemeye göre vali-mülkiye başmüfettişi kadrolarına atananların mali hakları, atandıkları kadrolarda bulunmaları kaydıyla, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihi takip eden aybaşından geçerli olmak üzere, fiili çalışmaya bağlı ödemeler hariç il valisine ait ödeme unsurları esas alınarak verilmeye devam edilecektir. Burada iki yıl valilik yapma şartı da bulunmamaktadır.
Görevden alınan 6400 ve üzeri ek göstergeli personelin durumu düzeltildi
Kamu görevlileri arasından üst kademe kamu yöneticisi kadro, pozisyon ve görevlerine atananlardan ek göstergesi (6400) ve daha yüksek tespit edilen üst kademe kamu yöneticisi kadro, pozisyon ve görevlerinden alınanlar veya görevleri sona erenler, Cumhurbaşkanlığı'na bağlı, ilgili, ilişkili kurum ve kuruluşlarda müşavir veya danışman kadro veya pozisyonlarına ya da bakanlıkların merkez teşkilatlarında bakanlık müşaviri unvanlı kadrolara atanacaklardır. Bunların müşavir kadrosuna atanabilmesi için herhangi bir süre şartı da yoktur.
Bunlardan kesintisiz olarak en az iki yıl fiilen görev yapmış olanların mali hakları, atandıkları söz konusu kadro veya pozisyonlarda bulunmaları kaydıyla, atandıkları tarihi takip eden ay başından itibaren ikinci yılın sonuna kadar, fiili çalışmaya bağlı ödemeler hariç önceki görevine ait ödeme unsurları esas alınarak verilmeye devam edilecektir.
703 sayılı KHK ile bu görevlerde bulunanlar ciddi bir mağduriyet yaşamıştı. Bunlardan bazıları mühendis, bazıları ise veteriner hekim bazıları ise uzman olarak atanmak suretiyle mesleğe ilk defa başladıkları unvanlara döndürülmüştü. Bu durum elbette doğru değildi ve sonunda düzeltildi. Bunlar bir ay içerisinde müracaat ederek şahsa bağlı müşavir unvanına atanabileceklerdir. Bir aylık süreyi kaçıranların atanması söz konusu olmayacaktır.
Açıktan atanan genel müdürlerin durumu ne olacak?
Açıktan atanan genel müdürlerin görevden alınmaları halinde memuriyetle ilişiklerinin kesilmesi temel prensip olarak yerinde durmaktadır. Ancak, bunlardan bazılarına memuriyete devam hakkı verilebilecektir.
Madde metnine göre açıktan atandığı 6400 ve üzeri ek göstergeli görevlerden alınan veya görevleri sona erenler hakkında, bir ay içinde talepte bulunmaları halinde müşavir olarak atanma imkanı getirilmiştir. Bunların talepleri neticelendirilinceye kadar görev yaptıkları kadro, pozisyon veya görevlere ilişkin almakta oldukları her türlü ödemeler görev yaptıkları kurum tarafından verilmeye devam edilecek ve bunlardan talepleri uygun görülmeyenlerin memuriyetle ilişikleri kesilecektir.
İşte bu düzenleme yargı mercilerinde sıkıntı oluşturacaktır. Çünkü, memuriyete devam veya son diyecek mercilerin objektif olmaları oldukça önemlidir. Yani sübjektif bir uygulama yargıya takılacaktır.
Haklarında memuriyete devam kararı verilenler için kesintisiz iki yıl görev yapsalar dahi önceki görevlerine ait ödemeleri almaları söz konusu olmayacaktır. Bu düzenleme de kendi içerisinde eşitliğe aykırılık barındırmaktadır. Yani bunlar açıktan atansalar da nihayetinde genel müdürlüğü ve üzeri görevi iki yıl yapmışsa aynı haktan yararlanması gerekir.
Bu düzenleme sonrasında bakan müşavirlerinin durumu da gündeme gelecektir. Çünkü, bakan müşaviri kadrolarına açıktan atananlardan görevi sona erenlerin veya görevden alınanların memuriyetle ilişikleri kesilmektedir. Büyük ihtimalle benzer düzenleme bunlar için de gündeme gelecektir. Yani başka kadrolarda göreve devam etmeleri talep edilecektir.
Ayrıca, yeni getirilen düzenlemeye göre kamu görevlileri arasından Cumhurbaşkanlığı'na bağlı ofislere başkan ve başkan yardımcısı atananlardan görevlerinden alınanlar hakkında da 6400 ek göstergeli ve üzeri kadrolarda bulunanlar hakkındaki hükümler uygulanacaktır. Yani bunlar da müşavir olarak atanabilecektir. Peki bunlardan müşavirliği sona erenleri durumu ne olacak?
Bakan müşaviri olarak atanamayacakların durumu ne olacak?
Daha önce bakan müşaviri olup ta 703 sayılı KHK ile bakan müşavirliğinden alınarak başka kadrolara atananlara iki yıl süre ile bakan müşavirinin mali hakları ödenebilecekti. Yeni düzenleme ile iki yıllık süre sınırı kaldırıldığı için bunlara süresiz olarak atandığı görevlerde kaldıkları sürece bakan müşaviri özlük hakları ödenmeye devam edecektir.
Örneğin daha önce bakan müşaviri olup ta mühendis olarak atananların iki yıl süre ile bakan müşaviri özlük hakları almaları yeni düzenleme ile süresiz hale getirildi. Atandıkları kadrolardan başka kadrolara geçenler için herhangi bir hak söz konusu değildir. Zaten kendi istekleriyle başka kadroya geçenlerin iki yıllık süre için ödenmesi öngörülen bakan müşaviri hakları sona ermişti.
Geçmişe yönelik ödeme yapılacak mı?
Yapılan düzenlemede özellikle maddelerin uygulanmasının geçmişe yönelik herhangi bir ödeme yapılmasını gerektirmeyeceği belirtilmiştir.
Düzenlemedeki sıkıntılar ya da yapılması gerekenler
375 sayılı KHK'nin ek 18'inci maddesinin çıkarılma nedeni görevden alınan yöneticilerin dava açmalarının önüne geçmekti. Bunun için de görevden alınan yöneticilerin mağduriyetlerini en aza indirmek amaçlanmıştı. Buna rağmen açtıkları davayı kazananlar vardı. Yine madde metninde yer alan açıktan atananlar ifadesi de sorunlu bir tabirdir. Çünkü, daha önce istifa etmiş ya da emekli olmuş olanların tekrar memuriyete atanmaları da açıktan atama kapsamına girmektedir. Bu ifadenin "daha önce memuriyeti olmayanlardan açıktan atananlar" şeklinde olması daha uygun olacaktır.
Yine yeni düzenleme ile 6400 ek göstergeden daha aşağı ek göstergede bulunan yöneticiler için üç seçenek öngörülmüştür (daha önce de aynı düzenleme vardı). Buna göre;
1- Yönetici kadroları dışında daha önce bulundukları veya öğrenim durumları itibarıyla ihraz etmiş oldukları unvanlara ilişkin kadro veya pozisyonlara,
2-Denetim elemanı ya da uzman kadro veya pozisyonlarına,
3- Araştırmacı veya uygun görülecek diğer kadro ve pozisyonlara,
Cumhurbaşkanı'nca veya bakanlarca ya da atamaya yetkili amirlerce atanacaklardır.
Burada idareye çok geniş takdir hakkı verilmiş olduğundan bu takdir hakkına idari yargı daha önceki alışkanlıklarına binaen müdahale edecektir. İdare yukarıdaki üç şıktan hangisini neye göre seçecektir. Bunun için öncelikle bu maddelerin uygulamasına yönelik çıkacak sorunları en aza indirmek için konuları örneklerle açıklamalı olarak uygulama genelgesi çıkarılmalıdır. Bu Genelge'nin Cumhurbaşkanı imzasıyla çıkması daha doğru olacaktır. Aksi takdirde uygulamada ciddi bir karmaşa çıkma ihtimali yüksektir. (YeniŞafak)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.