Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan, 23.11.2021 tarihinde Bengütürk Tv’de yayınlanan Söz Hakkı programının canlı yayın konuğu oldu. Türk Eğitim-Sen’in “24 Kasım Öğretmenleri Anlama” konulu anket çalışması hakkında açıklamalarda bulunan Genel Başkan, programda anketin sonuçlarını yorumladı. 

Pandemi döneminde öğretmenlerimizin ortaya koyduğu başarıyı Türk eğitim tarihi yazacaktır. Bütün milletimiz ve çocuklarımız adına öğretmenlerimize teşekkür ediyorum.

Tüm eğitim camiasının 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü kutlayan Genel Başkan Talip Geylan,  “Başöğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk’ü minnetle anıyorum.  Öğretmenlerimizin beklentilerinin sorunlarının isteklerinin gündem olması arzusu ile tüm öğretmenlerimizin Öğretmenler Günü’nü kutluyorum.” dedi.

Geylan sözlerini şöyle sürdürdü: “Devletimizin terörle mücadelesinde 168 öğretmeniz şehit oldu. Neşe Alten öğretmenimiz 21 yaşındayken 26 Ekim 1993 yılında Diyarbakır’ın Bismil ilçesinde babası ile birlikte bölücü hainler tarafından vahşice katledildi. Neşe Alten’i nasıl unutacağız? Ya Aybüke Yalçın öğretmenimizi… Daha 22 yaşında 2017 yılında hainler tarafından şehit edildi. Nasıl unutacağız? Ya Necmettin Yılmaz öğretmenimizi… Yarıyıl tatilinde memleketine giderken 12 Temmuz 2017 yılında bölücü hainler tarafından katledildi. Nasıl unutacağız? Türk milletinin tekrar başı sağ olsun.” dedi.

Geride bırakılan iki yıl içerisinde pandemi ile mücadelede öğretmenlerimizin olağanüstü gayret sergilediğini kaydeden Genel Başkan Talip Geylan, “Öğretmenlerimiz eğitim süreci kesintiye uğrayan çocuklarımızın kayıplarını telafi etmek anlamında büyük gayret ortaya koydular. Pandemi döneminde öğretmenlerimizin ortaya koyduğu başarıyı Türk eğitim tarihi yazacaktır. Bütün milletimiz ve çocuklarımız adına öğretmenlerimize teşekkür ediyorum.” dedi.

Memur ve emekliye 1000 TL ek zam verilsin.

Kamu çalışanlarının ve emeklilerinin içinde bulunduğu ekonomik dar boğazı aşmak için 1000 TL ek zam talebinde bulunan Genel Başkan Geylan, “Son günlerde döviz ve altındaki akaryakıt fiyatlarındaki artış sabit ve dar gelirleri olumsuz etkilemektedir. Nitekim anketimizde katılanların %39,2’si salgın döneminde alım güçlerinin %31-50 oranında düştüğünü, %37,1’ise %51’den daha fazla düştüğünü belirtmiştir. Yine öğretmenlerin %82,6’sı borcu olduğunu ifade etmiştir. İşte tam bu noktada Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci’nin memur ve emekliye 1000 TL ek zam istemesini anketimizde verilerle desteklemiştir.  Bakınız; Türkiye Kamu-Sen AR-GE Merkezi’nin yaptığı araştırmaya göre, on bir yılda harcamalara gelen zam aylık 1.747 lirayı aşmışken memur maaşı enflasyon farkı da dahil 734 lira zamlandı. Buna göre maaşlar bir yılda tam 1.013 lira erimiş oldu. Tek kişinin yoksulluk sınırı 4.514,13 TL’dir. Dört kişilik bir ailenin asgari geçim haddi ise 9.373,14 lira olarak belirlendi. Bakınız, tam ek ders alan öğretmenlerimiz dahi bu ücretlerin altında geçinmek durumundadır. Anketimiz vesilesi ile Hükümete bir kez daha çağrıda bulunuyorum: Hızlı bir şekilde kamu çalışanlarının ve emeklilerinin içinde bulunduğu ekonomik daralmışlığı aşmak için ek zam talebimize karşılık verin” diye konuştu.

Türk Eğitim-Sen olarak her zaman üstüne basa basa söyleriz; öğretmenin itibarını ve saygınlığını koruyacak tedbirler alınsın.

Öğretmene şiddetin aslında bu toplumun ayıbı olduğunu, bu konuda Milli Eğitim Bakanlığı’nın ivedilikle tedbir alması gerektiğini belirten Genel Başkan,  “Gün geçmiyor ki bir eğitim çalışanı ya da öğretmenimize şiddet hadisesi haber konusu olmasın. Artık bu durum dahi sıradanlaştı. Bu toplum ‘Bana bir harf öğretinin 40 yıl kölesi olurum’ anlayışının mirasçısı bir toplumdur. Ama nereden nerelere geldik. Düzenlediğimiz ankette meslek hayatınız boyunca katılımcıların %27,7’si meslek hayatlarında en az bir defa şiddete maruz kaldığını ifade etmiştir. Üstüne üstük bu durumun veli ya da öğrenciler  tarafından yapıldığını belirtmişlerdir.  İşte bu noktada şiddet olaylarının engellenmesi için de disiplin yönetmeliğinin, mevzuatın yeniden masaya yatırılması gerekir. Öğretmene şiddet sadece adli bir vaka değildir. Öğretmene şiddet aslında bu toplumun ayıbıdır. Bu konuda da Milli Eğitim Bakanlığı ivedikle tedbir alması gerekiyor.” dedi.

Madem hazırlıklar tamamlandı, o halde görüşmeler yarın, yani 24 Kasım Öğretmenler Günü’nde TBMM’de başlatılsın.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun hazırlıklarının tamamlandığını açıklaması hakkında konuşan Geylan, “O halde görüşmelerin 24 Kasım Öğretmenler Günü’nde TBMM’de başlatılması gerekir” dedi. Geylan, “Öğretmenlerimizin en büyük beklentisi Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun bir an önce çıkarılmasıdır. Bilindiği gibi 22 Ekim 2018’de kamuoyuna duyurulan kanunun 2019 yılına kadar hayata geçirileceği söylendi. Türk Eğitim-Sen olarak yılladır bu konuyu dile getiriyoruz. Gerek basın açıklamalarımız, gerekse afişlerimiz ve sosyal medya üzerinden gündeme getiriyoruz. Artık bu iş bitsin. Öğretmenler Günü’nde somut adımlar atılsın. Artık ‘cek-cak’lı’ ifadeler istemiyoruz. Madem hazırlıklar tamamlandı, o halde görüşmeler TBMM’de başlatılsın.” dedi.

Bütün eğitim çalışanlarına her öğretmenler gününde bir maaş ikramiye verilsin.

Milli Eğitim Şurası’nda alınan kararların bir an önce hayata geçmesi gerektiğini belirten Genel Başkan, “18. Milli Eğitim Şurası’nda alınan tavsiye kararında öğretmenlere bir maaş verilmesi kararı alınmıştı. Aradan kaç yıl geçti? Milli Eğitim Bakanı Sayın Mahmut Özer’e 18. Milli Eğitim Şurası’nda alınan kararı uygulayın. Bu yıldan başlayarak bütün eğitim çalışanlarına her öğretmenler gününde bir maaş ikramiye verilsin. Bir diğer talebimiz de pandemi döneminde üstün gayret ortaya koyan öğretmenlerimize teşekkürümüzü Başarı  belgesi ile somut bir şekilden ortaya konulmasıdır.” ifade etti.

Hükümete sesleniyorum; öğretmen günün de genç meslektaşlarımızı sevindirin. Genç meslektaşlarımıza yarıl yıl tatilinde ilave 40 ek bin atama müjdesini verilsin. Artık  genç kardeşlerimizin yüzü de gülsün.

Öğretmen atamaları konusunda da çarpıcı açıklamalarda bulunan Genel Başkan Geylan, yarıl yıl tatilinde ilave 40 bin atama müjdesini verilmesi gerektiğini söyledi. Geylan,  “Şu an 500 bine yakın atama bekleyen öğretmen var. Öğretmen atamalarında 2020-KPSS sonuçlarıyla sadece 20 bin atama yapıldı. Buna ilave olarak şubat ayında 2020-2021 KPSS sonuçlarına göre 15 bin atama yapılacak. Toplamda 35 bin öğretmen atanmış olacak. Bu sayı çok yetersiz. Valiliklerden alınan resmi rakamlara göre;  109 bin 616 norm açığı, 69 bin ücretli öğretmen olduğu ortaya çıkmıştır. Dolayısıyla 100 bini aşkın norm açığı, 100 bine yakın ücretli öğretmen varken, 20 bin,30 bin atama rakamları açığı kapatmaya yetmeyecektir. Hatta bu sayı ancak 1 yılda emekli olan öğretmenlerimizin boşluğunu dahi doldurmayacaktır. Hükümete sesleniyorum: Genç meslektaşlarımızı sevindirelim. Onlara yarıl yıl tatilinde ilave 40 bin atama müjdesini verelim. Artık genç kardeşlerimizin yüzü de gülsün.” şeklinde konuştu.  

3600 ek gösterge konusunda 2022 yılının sonu beklenmesin.

Ek gösterge konusunda da açıklamalarda bulunan Genel Başkan 3600 ek göstergenin 2022 yılı beklemeden hayata geçirilmesi gerektiğini belirtti. Geylan, “3600 ek gösterge konusunda 2022 yılının sonu beklenmesin. Bilindiği gibi Türkiye Kamu-Sen’in hazırladığı ek göstergeye yönelik bir kanun taslağı var. Bu yasa tasarısı Plan Bütçe Komisyonu’nda bekliyor. MHP Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı tarafından Meclis’e taşındı. Bu paket, yardımcısı hizmetler sınıfında çalışanlar da dahil olmak üzere bir düzenleme yapılmasını içeriyor. Yani sadece dört meslek grubunun değil, tüm kamu çalışanlarını içeren bir tasarı hazırladık. Hükümete bir kolaylık olsun bizim hazırladığımız yasa tasarısını hemen TBMM gündemine alsınlar. Şayet ek gösterge çıkarsa emekliliği dolmuş ancak 3600 ek göstergeyi bekleyen 110 bin meslektaşımız var. Yeni 110 bin meslektaşımıza fırsat doğacaktır. Bu nedenle ek gösterge 2022 yılı sonu beklemeden bir an önce hayata geçirmelidir.” dedi.

Alan değişikli takvimi çok gecikti. Milli Eğitim Bakanlığı bu konuda neyi bekliyor?

Alan değişikliği konusunun belli bir periyoda bağlanması gerektiğini söyleyen Geylan, “Alan değişikliği takvimi çok gecikti. Milli Eğitim Bakanlığı bu konuda neyi bekliyor? Türk Eğitim-Sen olarak yazılı başvurumuzu yaptık. Artık alan değişikliği konusu bir periyoda bağlanmalı ve her sene bu konu tartışma konusu olmamalıdır.” diye