Skandalla çöken sistem: KPSS

Skandalla çöken sistem: KPSS

Sınavın ilk uygulandığı 1999'da YÖK Başkanı olan Prof. Kemal Gürüz ise zaman içinde ÖSYM'de kilit noktalarda bulunan yetkin kişilerin görevlerine son verildiğini savundu

Türkiye'de yıllarca en önemli istihdam kapısını devlet oluşturdu. Birçok siyasi parti, iktidarları döneminde, yandaşlarını işe almakla eleştirildi. 1997 yılında Anasol-D hükümetinde, Devlet Personel Başkanlığı'nın bağlı olduğu dönemin Devlet Bakanı Hikmet Sami Türk bir çalışma başlattı.

Yandaşlar girmesin diye
Siyasi partilerin kamuya yandaşlarını yerleştirmelerinin yolunu büyük ölçüde tıkayan uygulamanın siyasi mimarı merhum Bülent Ecevit oldu. Ecevit hükümeti, 1999'da, kamu kurumlarına personel alımını merkezi sınavla yapma yönünde düzenleme yaptı. 2002'den itibaren de kamu kurum ve kuruluşlarına personel alımı, KPSS ile yapılmaya başlandı.
KPSS, uygulandığı her yıl yaklaşık 1 milyon kişiyi doğrudan etkiledi. Kitle bu kadar büyük olunca, KPSS de kendi sektörünü oluşturdu ve zaman içinde dershaneler ile yayınlar arttı. KPSS'deki kopya ve soru hırsızlığı iddialarının odağındaki ÖSYM de kurumdaki soru ve veri depolama sistemlerinin güvenliğini artıracak yeni araçlar almak üzere ihale açtı.
Memurluk sınavı için ilk çalışmayı yaptıran eski Devlet Bakanı Türk, “Benim devlet bakanlığım döneminde, bu sistemin temel ilkeleri belirlendi. ÖSYM Türkiye'nin en güvenilir kurumlarından biriydi. ÖSYM'den soruların sızabileceği düşünülmemişti bile. Bu olay, bir kurumun saygınlığının yıkılması açısından çok kötü oldu. Bu nedenle bu yara kapatılmalıdır” diye konuştu.

KPSS iptal edilmeli
Sınavın ilk uygulandığı yıl 1999'da YÖK Başkanı olan Prof. Dr. Kemal Gürüz ise zaman içerisinde ÖSYM'de kilit noktalarda bulunan yetkin kişilerin görevlerine son verildiğini savundu. 1995-2003 yılları arasında YÖK Başkanlığı yapan Gürüz, o dönemde ÖSYM Başkanı olarak Prof. Fethi Toker'in güvenilir bir öğretim üyesi olması nedeniyle atandığını belirterek, şöyle konuştu:
“Bu yıllar arasında ÖSYM'ye hiç karışmadık.Bugünkü YÖK Başkanı sanki kurum kendisine bağlı değilmiş gibi görünüyor. Bu bir skandal. Prof. Yarımağan, ÖSYM Başkanı olur olmaz en kıymetli insanların işlerine son verdi. KPSS'deki iddialarla ilgili Meclis Araştırma Komisyonu kurulmalı.”

Ücretli öğretmenlik
Kopya skandalının ortaya çıkmasıyla 30 bin kadroya yapılacak öğretmen atamasını erteleyen Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), atanmayı bekleyen öğretmen adaylarının ilgi odağı oldu. MEB'in İç Denetim Raporu'na göre 133 binden fazla öğretmen açığı olmasına karşın KPSS puanına göre 30 bin kadroya atama yapılacak olması eleştirildi. Öğretmen açığını KPSS'deki düğüm çözülünceye kadar ücretli öğretmenlikle kapatacak olan MEB'e, eğitim sendikaları tepkili.

'Eğitimin niteliği düştü'
Eğitim-Sen Genel Başkanı Zübeyde Kılıç, KPSS'nin öğretmen seçiminde yetersiz olduğunu belirterek, “Sınavla ilgili şaibeler açıklığa kavuştuktan sonra MEB, 30 bin kadronun yanı sıra 102 bin kadroya daha atama yapmalı. Açık, ücretli öğretmenlikte kapatılırken eğitimin niteliği düşüyor” dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a atama bekleyen öğretmen adaylarıyla ilgili mektup gönderen Türk Eğitim Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk da “Talebimiz, MEB'in kendisine tahsis edilen 70 bin öğretmen kadrosunu bir seferde kullanmasıdır. Şayet KPSS iptal edilirse, KPSS'den hakkıyla yüksek puan alan adaylar mağduriyet ve hayal kırıklığı yaşayacak. Bundan dolayı MEB, 70 bin öğretmen kadrosuna atama yapmalıdır” diye konuştu.

'MEB'e geçse 10 kat olur'
Eğitim-İş Genel Başkanı Yüksel Adıbelli ise şunları kaydetti: “ÖSYM çok ciddi ve güvenilir bir kurum. Demek ki bu kadrolara da sızmışlar. KPSS, MEB'e devredilirse bu durumun 10 katı bakanlıkta yaşanır. İdeolojik kadrolaşma ve yandaş kadrolaşmaya kapı açılır.”

Milliyet

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.