Orta Vadeli Programda öğretmenlere ve okul yöneticiliğine yönelik neler var?

Orta Vadeli Programda öğretmenlere ve okul yöneticiliğine yönelik neler var?

Yeni Şafak Gazetesi yazarı Ahmet ÜNLÜ bugünkü yazısında 29 Eylül'de Resmi Gazete'de yayımlanan Orta Vadeli Program'da yer alan memurlara yönelik düzenlemeleri köşesine taşımıştır

Ahmet ÜNLÜ'nün yazısı;

Orta Vadeli Program'da kamu personeline yönelik neler yer alıyor?

5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu'nda Orta Vadeli Program'ın Cumhurbaşkanlığı tarafından eylül ayının ilk haftasına kadar hazırlanacağı ifade edilmiştir. Hazırlanan Orta Vadeli Program, 29 Eylül 2020 tarihli Mükerrer Resmi Gazete'de yayımlanmıştır. Bu programda kamu personeline ilişkin birçok konuya yer verildiğini görüyoruz. Bu yazımızda programda kamu personeline yönelik düzenlemeleri açıklamaya çalışacağız.

Norm kadro çalışmasına başlanacak

2020-2022 yıllarını kapsayan Orta Vadeli Program'da yer aldığı gibi 2021-2023 yıllarını kapsayan Orta Vadeli Program'da da bizim yıllardır gündeme getirmeye çalıştığımız kamuda yapılması gereken norm kadro çalışmaları ile ilgili çok önemli bir düzenlemeye yer verildiğini görüyoruz.

Norm kadro çalışmaları, hedeflendiği gibi tamamlanmış olsa dahi çok büyük bir iş yapılmış olacaktır. Norm kadro çalışmaları kamu kurumlarının adeta MR'ını çekmektedir. Bu çerçevede programda şu ifadelere yer verilmiştir; "Kamuda kadro ve pozisyonların iş tanımları yapılacak, çalışanların yetkinlikleri belirlenecek, norm kadro çalışmaları gerçekleştirilecek, iş tanımı ve yetkinlikler dikkate alınarak norm fazlası personelin yeniden yerleştirilmesi yapılacak, hedef ve yetkinlik bazlı performans değerlendirme sistemi oluşturularak başarılı personelin ödüllendirilmesini sağlayacak Kamu İnsan Kaynakları Yönetim Sistemi kurulacaktır."

Kamuda işgücünün dengeli dağılımının sağlanmasında çok ciddi güçlükler yaşanmakta hatta Sayıştay raporlarına konu olmaktadır. Özellikle memurların özür durumuna bağlı yer değiştirme talepleri personelin dengeli dağılımının sağlanmasını zorlaştırmaktadır. Yıllarca bütçe kanunlarına hüküm konularak personel dağılımındaki dengesizliğin giderileceği belirtilmişti. Ancak, sorun bir türlü çözülemedi ve gerekli adımlar atılamadı.

İşte programda belirtildiği gibi bu norm kadro çalışmaları oldukça önemlidir. Norm kadro çalışmalarının temeli ise iş analizlerine göre yapılacak görev tanımlarına bağlıdır. Yani norm kadro çalışması tamamlanmadan hangi kurumda personel yığılmasının oluştuğunu belirlemek hemen hemen imkansızdır.

Daha önceki programlarda da norm kadro çalışmalarından bahsedilmişti

Yaklaşık olarak 2000 yılında kamuda bir bütün olarak başlatılan norm kadro çalışmaları büyük bir hızla devam ederken kamu kurumlarının yeniden yapılandırılması gerekçesiyle durdurulmuş, bir daha da raftan indirilmemişti. Daha önceki programda; "Kamu sektöründe çalışanlar için yetenek ölçümü, tekrar yerleştirme ve norm kadro çalışmaları yapılacak, kamu sektörü insan kaynağının ödül ve performans sistemleri vasıtasıyla etkin yönetimi sağlanacaktır" ifadesine yer verilmişti. Bu yılki programda da kararlı bir şekilde norm kadro çalışmalarına başlanacağı ifade ediliyor. Ancak, şu ana kadar bu konuda kararlı bir adım atıldığını göremedik. Temennimiz bu programla birlikte bu konuda acil adımlar atılacağıdır.

Üzülerek belirtmek zorundayız ki MEB'deki norm kadro fazlası öğretmenlerin iller arasındaki ve il içindeki dengeli dağılımının dahi yapılamadığı bir ortamda kurumlar arası norm kadro fazlasının nasıl dağıtılacağı önemli bir soru olarak önümüzde durmaktadır. Demek ki süslü ifadeler sorunu çözmeye yetmiyormuş. Özellikle MEB'in bu konuda sessizliğini korumasına şaşmamak mümkün değildir. Yani hem öğretmen ihtiyacı hem de 50 bine civarında norm kadro fazlası var. Eğer sonuç MEB'deki gibi olacaksa o zaman norm kadro çalışmasına ne gerek var ki.

Kamu kesiminde yetenek ölçümünün oldukça önemli olmasına rağmen bunun nasıl yapılacağını ve yetenek ölçümünün oldukça izafi olduğunu ifade etmiştik. Geçen yılki ve bu yılki programda yetenek ölçümünden bahsedilmemesi konunun zorluğunun anlaşıldığını gösteriyor.

Yine programda kamu sektörü insan kaynağının ödül ve performans sistemleri vasıtasıyla etkin yönetiminden bahsedilmesi oldukça önemlidir. Unutulmamalıdır ki kamu yönetiminde performans sistemi kurulması hem zor hem de işletilmesi sıkıntılıdır. Performans sistemi nitelikli yönetim kadrosuyla paralel gitmesi gereken bir süreçtir. Ayrıca, yıllardan beridir kamu yönetiminde performans yönetimi sistemi uygulanacağı ifade edilmesine rağmen hayata geçirilememiştir. Ayrıca, norm kadro çalışması tamamlanmadan da performans yönetimi yapılması oldukça zordur.

Programda öğretmenlere ve okul yöneticiliğine yönelik neler var?

Daha önceki programda yer alan ifadelerin aynısına yeni programda da yer verildiğini görüyoruz. Programda öğretmenlere yönelik olarak şu hususlara yer verilmiştir; "Eğitimde adaletin sağlanması amacıyla; Öğrenciler, okullar ve bölgeler arasında mali kaynak, öğretmen ve yönetici niteliği, eğitim donanımı ve kazanımlar açısından oluşan farklılıkların azaltılması için okulu merkeze alan bir sistem yaklaşımı benimsenecek, okul yöneticiliği güçlendirilecek, eğitim kalite endeksi oluşturulacak, deneyimsiz öğretmenler desteklenecek." Daha önceki programda yer alan "dezavantajlı okullara pozitif ayrımcılık yapılacaktır" ifadesinin çıkarıldığını görüyoruz.

Yönetimde liyakate odaklanılacağına yine yer verilmedi

Daha önceki yazılarımızda en fazla üzerinde durduğumuz konulalar arasında yer alan husus, liyakatsiz yöneticilerle başarılı sonuç alınamayacağıdır. Ancak, bu yılki programda bu konuda açık ifadelere rastlayamadık. Önceki programda; ekonomi yönetimi ile ilgili kurumların yeniden yapılandırılacağı, liyakat ve performans odaklı insan kaynağı yönetimiyle kurumlara güvenin artırılacağı, hızlı karar alan, piyasaların ve özel sektörün önünden giden ve özel sektörün önünü açan bir yönetim anlayışının benimseneceği, finansal istikrarı ve güvenliği esas alan yeni bir finansal mimari oluşturulacağı ifade edilmesine rağmen yeni programda benzer ifadeleri göremedik.

Sağlıkta performansa dayalı ödeme sona mı eriyor?

Daha önceki Programda; "Kamu hastanelerinde, klinik kalite, vatandaş memnuniyeti, operasyonel etkinlik ve verimlilik alanlarında gösterilen performansın sistematik biçimde takip edileceği ve sağlık personelinin teşvik mekanizmasının parçası haline getirileceği ifade edilmişti." Ancak, daha önceki programlarda olan bu ifadeleri yeni programda göremedik. Acaba bu yöntemden vaz mı geçildi?

Kamuda esnek çalışma sistemine geçilecek mi?

Daha önceki programda esnek çalışma hakkında geniş ifadelere yer verilmesine rağmen bu yılki programda hiç değinilmiştir. Daha bir önceki programda kamu kurumlarının ve çalışanların ihtiyaç ve tercihleri uyumlaştırılarak hizmetin özelliğine göre uygulanacak esnek çalışma modelleri ile çalışanların iş yaşam dengesini kurarak aile ve sosyal yaşamlarına, kurs ve eğitim programlarına daha fazla vakit ayırabilmelerinin sağlanacağından bahsedilerek kamu kurumlarının esnek çalışma ile iş tatmini ve verimi yüksek işgücüne sahip olmalarının sağlanacağı ifade edilmişti.

Esnek çalışma sistemi oldukça geniş bir kavramdır. Ancak, işçi statüsündeki kadın kamu personelinin yarı zamanlı çalışması hayata geçirilmesine rağmen kadın memurların yarı zamanlı çalışmasının dahi şuana kadar çıkarılamayışı üzerinde düşünülmesi gerekmektedir.

Kamu personelinin makam araçlarına hiç değinilmemiş

Kamu hizmeti sunumuyla doğrudan ilişkisi olmayan makam aracı, lojman ve sosyal tesislere yönelik harcamaların sınırlandırılacağı ifadesine bu yılki programda da değinilmemiştir. Sosyal tesislerin özelleştirilmesine ve makam araçlarına hiç değinilmediğini görüyoruz. Demek ki bu sorunlar kökten çözülmüş. Programın ülkemiz için hayırlar getirmesini temenni ediyoruz.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.