O artık bir MAESTRO

O artık bir MAESTRO

İstanbul Filarmoni Orkestrası'nı bu akşam 'konuk şef' olarak yönetecek Cem Yılmaz'a şef Gürer Aykal, 'Maestro Yılmaz' diye hitap ediyor. Ama hemen yanıt geliyor: Hocam lütfen, Maestro Yılmaz von Yılmaz!

Cem Yılmaz elinde batonla sahneye giriyor, orkestranın arkasından öne doğru ilerliyor, ciddiyetle birinci kemanın elini sıkıyor, tam yerine geçecek ki arkadan bir sesle sahne donuyor: “Cem, neden orkestrayı kaldırmadın?”
Ses, Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası'nın onursal şefi Gürer Aykal'a ait. Bu akşam yapılacak ve ikinci yarısını Cem Yılmaz'ın yöneteceği Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası konserinin bir gün öncesinde, son provadayız. Cem Yılmaz'ın 'antre' provası, ama hâlâ orkestrayı kaldırıp selam verme pratiği eksik.
Neyse, sağlık olsun.
Provaya ara verilince konuştuğumuz Gürer Aykal çok güveniyor öğrencisine, yere göğe sığdıramıyor, “Cem'i ülkem için bir şans olarak görüyorum” diyor:
“Onunla bu kadar zaman çalıştım, doymadım. Zaten başka işler de yapacağız birlikte, Cem'in güzel düşünceleri var. Bu düşünceler ışığında ülkemizdeki çok farklı kesimlerin de bu mutluluğu tattığını göreceğiz.”
“Maestro Yılmaz” diye hitap ediyor Gürer Aykal, ama hemen Cem Yılmaz'dan uyarıyı alıyor: “Hocam lütfen, Maestro Yılmaz von Yılmaz”.
Rahat görünüyor. Gerçekten öyle olabilir mi? “Hiç öyle değil” diye cevap veriyor: “Elbette heyecanlıyım, çocuksu bir sevinç içerisindeyim.”
Yılmaz, bu gece bir hata yaparsa orkestra nasıl toparlayacak? Bugüne dek en çok merak edilen soru! Endişeye mahal yok. Gürer Aykal da orkestranın içinde oturacak ve hata anında müdahale edecek. Ama bir hata anında asıl Cem Yılmaz nasıl toparlayacak kendini? Cevabı hazır:
“Benim işim burada hata yapmak üzerine. Komedyen kimliği öyle bir şeyi elbette kaldırır. Ama çok kötü bir hata yapacağımı da zannetmiyorum. Zaten görkemli konserlerde de hatalar oluyor. Allahtan elimde Gürer Hoca'nın yönettiği kayıtlar var, hatalı olanları elimde tutuyorum. Bir spekülasyon olursa, göstereceğim”.
“Bazen de eğlencesine yapabiliriz...” diyor bir ara:
“Müzisyenler şakaya, espriye kapalı değiller, ama ölçülü olduğu sürece... Mesela dört dörtlük”.
Cem Yılmaz'ın müzikle arasının iyi olduğu bilinir. Ancak klasik müzikle ilişkisi ise yok denecek kadar azmış bugüne dek, kendi deyişiyle “klasik müzik denince akla gelen biri değil”. Hatta “Klasik müziğe faydam bugüne kadar hiç bulaşmamış olmaktır” diyecek kadar...
Ama artık Gürer Aykal sayesinde kendisini epeyce içinde hissediyor bu müziğin, bunun bir başlangıç olduğunu düşünüyor. Bu bir başlangıçsa devamı nasıl gelecek? “Var aklımızda bir şeyler” diyor, “Elimizden geldiğince müziğe zarar vermeyecek şeyler.”

24'ten sonra 25 gelir!
Maestro Aykal da destek veriyor: “Cem, Mozart, Dvorjak, Strauss yönetecek. Bunlar çok başka müzikler, arşesi bile farklı... Bunu anlayabilmek için müziği bilmek lazım. Eleştirmenler şaşırıp kalacaklar, çok düzeyli bir konser izleyeceksiniz.”
Cem Yılmaz'ın özellikle programda yer almasını istediği parça, Mozart'ın 25. Senfonisi olmuş. Nedir anlamı deyince şu cevabı aldım Yılmaz'dan: “24'ten sonra gelen”.
Kısacık ara bitip de provaya dönüldüğünde 25. Senfoni ile başlanıyor. Orkestra yönetmenin yalnızca müzik bilgisi değil, fizik kondüsyon da istediğini bu noktada anlıyoruz. Parça bitince sağ kolunu tutarak seyirciye dönüyor Yılmaz: “Fazla kolu olan var mı?”
Bu arada son provada görüldüğü kadarıyla bu akşamki konserde epeyce de şov olacak... Orkestra üyeleri de karışacak bu şovlara, seyirciler de... “Sahnede Cem Yılmaz varsa mutlaka güleriz” diyenler haklı çıkacak...


KONSER BUGÜN
Cem Yılmaz'ın Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası'nı 'konuk şef' olarak yöneteceği konser bugün saat 20.00'de Uluslararası Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı'nda gerçekleştirilecek. Borusan'ın 2006'dan bu yana her yıl düzenlediği bu özel konserlerden sağlanan gelir, klasik müzik alanında yetenekli gençlere yurtdışı eğitimi için burs olarak veriliyor.

http://sanat.milliyet.com.tr/o-artik-bir-maestro/kultursanat/haberdetay/09.02.2010/1196544/default.htm?ver=87

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.