İsrail Köpeksiz Köyde Değneksiz Sallanıyor!

            İslam coğrafyasındaki Müslümanların dağınıklığını fırsat bilen  Siyonist İsrail köpeksiz köyde değneksiz sallanmaya devam ediyor.  Mescidi Aksa'yı tahrip etmek ve Müslümanlara saldırmak için her fırsatı değerlendiriyor.     

            Son olarak ta Yahudilerce yılbaşı kabul edilen "Roş Aşana" tatili bahane edilerek, 13 Eylül Pazar sabahı  çok sayıda  Yahudi yerleşimci   polis koruması altında Mescidi Aksa'nın  avlusuna alınarak,   avluda bulunan Müslümanların dışarıya çıkarılması için  saldırı   düzenlenmiş,  Yahudi yerleşimcilerin Aksaya alınmasını protesto eden ve  Mescidi harama girmek isteyen  Müslümanların  girişleri ise Siyonist güçlerce ses bombası, göz yaşartıcı gaz ve plastik mermi kullanılarak engellenmiştir.  Müdahaleler sırasında aralarında kadınların,çocukların  ve gazetecilerin de bulunduğu çok sayıda kişi yaralanmıştır.

            1967'den sonra  2014 Kasım ayında da Mescid-i Aksa'yı basan gaz bombaları ve plastik mermilerle Filistinlilere saldıran kirli postallarıyla Aksa'nın içine girerek ibadethaneyi tahrip eden  İsrail askerleri Kuran-ı Kerimleri yerlere atmıştır.  Yine  21 Ağustos 1969'da Mescid-i Aksa'ya giren Avustralyalı Yahudi Dennis Michael Rohan,ise  Kıble Mescidi'nin mihrabını ve bin yıllık minberini yakmıştır. 14 Eylül 2015 günü  İsrail güvenlik güçleri Kıble Mescidi'nin içerisine postallarıyla girerek 5 Filistinliyi gözaltına almıştır.

            Siyonist Devlet Müslümanların  Duyarlılığının Ölçüsünü Tespit Ediyor.

            Korsan devlet, İsrail tarafından eski Yahudi eserlerini ortaya çıkarma adı altında Mescidi Aksa’yı ortadan kaldırmak amacıyla  Kudüs çevresinde zaman zaman durdurulup zaman zaman  başlatılan kazı çalışmaları ayrıca İsrail güvenlik güçleri tarafından mabedin işgal edilmesi ve kutsal değerlerin tahrip edilmesi suretiyle   oynanan kirli oyunlar  Müslümanların  duyarlılığının ölçüsünün tespit için atılan adımlardır.             

Mescidi Aksa, yeryüzünde Mescid-i Haramdan sonra, Hz Süleyman tarafından İnşa edilen ikinci mescidin adıdır.Müslümanların ilk kıblegahıdır. Hz Muhammed’in İsra ve miraç durağıdır. Yüce Allah tarafından çevresi mübarek kılınan Mukaddes toprakların kalbidir. Hz. Muhammed’in‘Mescidi Aksa ya gidiniz ve içinde namaz kılınız.’ “Oraya gidemez, içinde namaz kılamazsanız, kandillerinde yakılmak üzere zeytinyağı gönderiniz.’diyerek Kudüs ve mescidi Aksanın tevhit dinine uygun kimliğinin korunmasını Müslümanlara bıraktığı, kutsal bir emanetidir.         

            Siyonist Yahudilerce içerisinde Kıble Mescidi ile Kubbetu's Sahra Camii'nin yanı sıra müze, medreseler ve büyük avlunun bulunduğu Mescid-i Aksa Külliyesinin  altında, ‘Siyon Mabedinin bulunduğuna ve bu mabetten ise, geriye sadece ağlama duvarının kaldığına inanılmaktadır. Bunun için öyle veya böyle Mescidi Aksa’yı yıkarak, tüm dünya Siyonistlerini ortak bir ideal etrafında toplayacak ‘Siyon Mabedini’ inşa etmek için arkeolojik kazı yapma, ulaşımı kolaylaştırmak için, tünel kazma ve  Mescidi Aksa içinde çatışma gibi sebeplerle mabedin yıkılmasını sağlayacak zemin hazırlanmaktadır.              Mescid-i Aksa Müslümanların Ortak Davasıdır.

Siyonist İsrail’in Mescidi Aksaya tecavüzleri ve Müslümanlara saldırıları ne ilktir ne de son olacaktır. İsrail’in 1967 de Doğu Kudüs’ü işgalinden sonra 21 Ağustos 1969 da  ilk olarak patlayıcı maddelerle saldırıyla başlayan harekât bu güne kadar  defalarca tekrarlanmıştır.

            Hz. Muhammed’in, Hz. Süleyman’ın ve Hz. Ömer’in ve Selahaddin Eyyübi'nin  emaneti olan  Haremi Şerifin onurunu koruma görevi sadece Filistinli Müslümanların omuzlarında değildir. Çünkü bu sorun sadece Filistinlileri ilgilendiren bölgesel ve çevresel  bir sorun değildir.  Bu sorun Arapların  sorunu da   değildir.  Mescid-i Aksa bütün Müslümanların ortak davası, ortak sorunu ve  ortak onurudur. Kıyamete kadar korunması, Müslümanların omuzlarına peygamber tarafından yüklenen şerefli bir emanettir. Onu sahipsiz bırakmak Siyonistlerin, eli kanlı katillerin insafına terk etmek kelimenin en hafifiyle emanete hıyanetlik etmektir.

            Müslümanların Dağınıklığı İslam Düşmanlarını cesaretlendirmektedir.

             Müslümanların dağınıklığı ve sessizliği Siyonist Yahudilere ve İslam düşmanlarına cesaret vermekte ve  İştahlarını kabartmaktadır. Böyle bir rezalet ve denaet karşısında, bir şey yapamayan tepkisini ortaya koyamayan Müslümanların  gaflet uykusundan ne zaman uyanacakları,   kendi aralarında İslam kardeşliğinin gerektirdiği tesanütü sağlama konusunda bir adım atıp atmayacakları merak konusudur.

            İslam coğrafyasının içinde bulunduğu acziyet,zillet  ve  meskenet  Müslümanları bir araya getirmek için bir uyarı olmayacaksa, hangi bela ve  musibet kendilerine  getirecektir?  Hangi olay uyanışlarını sağlayacak ve dirilişine vesile olacaktır?

             Sen dur demez isen Kudüs'te ve Külliye üzerinde hiçbir hakkı olmayan işgalci devletin sudan bahaneler üreterek Mescidi Aksanın   tarihi dokusuna ve kutsal mekanlarına  zarar vermesine kim engel olacak?

             Hezimet İslam'dan Kopuşla Başlamış, Şahlanış Onu Kucaklamakla  Olacaktır.

            Sen durdurmaz isen sadece  Filistin halkının haklarını değil  tüm Ortadoğu’nun  haklarını   işlediği hukuk dışı  saldırılarla  dünyanın  barışını ve güvenliğini tehdit eden, varlığını şiddet ve teröre borçlu olan  Siyonist İsrail'i kim durduracaktır?

            Siyonist İsrail'in evrensel hukuk kurallarını çiğnemekten kendi kendine vazgeçeceğini beklemek ya da   Demokratik hakların savunucusu olduğunu iddia eden ABD,AB gibi ülkelerin,BM ve UNİCEF gibi  uluslararası kuruluşlar tarafından engelleneceğini ummak  safdillik olduğu kadar aynı zamanda  utanç verici durumdur.

 Mescid-i Aksa'nın da, Müslümanlarında insanlık aleminin de kurtuluşu İslam'da ve İslam kardeşliğindedir.Hezimetimiz İslam'dan kopuşumuzla başlamıştır. Şahlanışımız onu kucaklamamızla olacaktır.

Mustafa Kır

Memur-Sen Ankara İl Başkanı