Almanya’da iktidarda bulunan Başbakan Merkel liderliğindeki merkez sağ koalisyon, 58 yıldır yönettiği Baden Wuerttemberg eyaletinde dün yapılan seçimlerden ağır bir yenilgiyle çıktı. Merkel liderliğindeki Hıristiyan Demokrat (CDU) partisinin yüzde 39 ile yönetimi kaybetmesinin ana nedeni olarak Japonya'daki nükleer krizin yarattığı korku ve endişe gösteriliyor. Merkel, nükleer enerjinin en güçlü savunucularından biri.

Seçimlerin yıldızı ise yüzde 24 oy alan nükleer karşıtı Yeşiller oldu. Partinin 2006 seçimlerindeki oy oranı yüzde 12'ydi. Sonuçların teyit edilmesinin ardından, oyların yüzde 23'ünü alan Sosyal Demokratlar’la koalisyona gitmesi beklenen Yeşiller, Almanya tarihinde ilk kez bir eyalet yönetimini ele geçirecek.

Baden Wuerttemberg eyaletinde, CDU ve Hür Demokrat (FDP) koalisyonu oyların yüzde 44'ünü alarak, toplamda Yeşiller ve Sosyal Demokratlar’ın gerisinde kaldı.

NÜKLEER DARBE

Siyasetçi ve uzmanlar, Baden Wuerttemberg seçimlerinde belirleyici faktörün, Japonya'daki deprem ve ardından gelen tsunami felaketi sonrasında Fukuşima nükleer santralinde yaşanan nükleer kriz olduğunu ifade etti.

Uzmanlar, CDU'nun Fukuşima krizine hazırlıksız yakalandığını ve nükleer karşıtı Yeşiller’in de bundan faydalandığını belirtti.

Almanya'da geçtiğimiz hafta yapılan anketlerde, seçmenlerin yüzde 45'i nükleer enerji konusuna önem verdiklerini ifade ederken, önceki gün ülkenin dört büyük şehrinde sokaklara dökülen yaklaşık 250 bin kişi hükümetin nükleer politikasını protesto etmişti.

Merkel, Japonya'daki deprem ve tsunami falaketinin ardından önce ülkedeki 17 nükleer santralin çalışma süresinin 12 yıl daha uzatılması yönünde alınan kararı üç ay süreyle askıya almış, sonra da Almanya'da 1980 yılından önce açılan 7 nükleer tesisin 3 ay süreyle kapatılmasına karar vermişti. Bu santrallerden 4'ü Baden Wuerttemberg'deydi. Ancak dünkü seçimler, Merkel'in son hamlelerinin de oy kaybını engellemeye yetmediğini ortaya koydu.

YEŞİLLER'DEN İKİNCİ ZAFER

Almanya'da dün sandık başına giden bir diğer eyalet ise Rheinland-Pfalz’di. Yapılan seçimler sonucunda, Yeşiller, Sosyal Demokratlar'ın bu eyaletteki mutlak üstünlüğüne son verdi. Yüzde 9.9 oranında oy kaybeden Sosyal Demokratlar'ın, oylarını yüzde 4.6'dan 15.4'e yükselten Yeşiller ile koalisyon hükümeti kurmak zorunda kalacağı belirtiliyor.

Rheinland-Pfalz eyaletinde iktidardaki CDU ise oylarını 2.5 puan artırarak, yüzde 35.3'e çıkardı.

SARKOZY'Yİ LİBYA DA KURTARAMADI

Merkel'in, Almanya'yı, koalisyon güçlerinin Libya'ya düzenlediği askeri operasyona dahil etmeme kararı dünkü seçimlere yönelik bir hamle olarak algılanmıştı. Libya operasyonunu seçim malzemesi yapan Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy de dünkü seçimlerde beklediği başarıyı yakalayamadı.

Fransız seçmenler, gelecek yıl yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde Sarkozy’e ağır bir tokat vurdu.

Kanton seçimlerinin dün yapılan ikinci turunda, Sarkozy’nin iktidardaki partisi Halk Hareketi Birliği (UMP) ülke genelindeki oyların yüzde 20’sini alırken, oyların yüzde 36’sını alan Sosyalist Parti’nin çok gerisinde kaldı. İçişleri Bakanlığı’nın açıkladığı rakamlara göre, Sarkozy'e en büyük tehdit olarak değerlendirilen aşırı sağcı Ulusal Cephe (FN) ise oyların yüzde 12'sini toplamayı başardı. 

Fransa’daki idari bölgelerin temsilcilerinin belirleneceği seçimler, 13 ay sonra yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde seçmenin tavrını gösterirken, UMP’nin genel sekreteri Jean-François Cope, “Oyların çoğunluğuna bakıldığında hayal kırıklığı yaşadıklarını ancak bundan ders çıkaracaklarını” söyledi.

Seçimlerde, Ocak ayında FN partisinin kurucusu olan babası Jean-Marie Le Pen’in yerine başkan seçilen 42 yaşındaki Marine Le Pen’in desteğini artırması dikkat çekti.

Uzmanlar, Fransa'da sağ partilerin oy oranının toplamının dahi Sosyalistlerin altında kalmasının, Fransa'da sol eğilimlerin yükseliş olduğu şeklinde yorumluyor. Fransa'da yapılan son anketler de Sarkozy'nin gelecek yıl düzenlenecek cumhurbaşkanı seçimlerinin ilk turunda eleneceğini ortaya koyuyor.

SEÇMENİN GÜNDEMİ FARKLI

Fransız medya kuruluşları, Cumhurbaşkanı Sarkozy ve iktidardaki UMP'nin seçim stratejisinin, kanton seçimlerinde oy oranının düşmesinde önemli rol oynadığı düşüncesinde.

Medya kuruluşlarında çıkan haberlerde, iktidar partisinin ısrarla kamuoyunda tartışmak istediği “kaçak göç” ve “İslam'ın toplumdaki yeri” konularının yerine seçmenlerin gerçekte ekonomik ve sosyal konuların tartışılmasını istediği yorumu yapılıyor.

Yine yapılan yorumlarda, kaçak göç ve İslam konusuyla ilgili tartışmanın, merkez sağ yerine, aşırı sağın güçlenmesine yol açtığı ifade ediliyor.

hürriyet