Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Mehmet Akif Ersoy’un eserlerinin ve fikirlerinin geleceğe ışık tuttuğunu söyledi.

Mehmet Akif İnan Vakfı, Türkiye Yazarlar Birliği, Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ), Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi ve Eğitim-Bir-Sen Burdur Şubesi iş birliği ile düzenlenen Mehmed Âkif 150 Yaşında Bilgi Şöleni Burdur’da gerçekleştirildi.

Vali Türker Öksüz, Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz, Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Dalgar, Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Rektörü Musa Kazım Arıcan, Mehmet Akif İnan Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Hıdır Yıldırım, TYB Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı D. Mehmet Doğan ve çok sayıda davetli katıldığı bilgi şöleninin açılışında konuşan Ali Yalçın, “Yaşadığı gibi yazan, yazdığıyla bir milletin varlık ve bağımsızlık iradesini canlandıran, münevver, mücadele ve dava adamı, İslam şairi Mehmet Akif Ersoy’u 150. doğum yılında rahmet, minnet ve şükranla yâd ediyoruz. Son bir asırdır Anadolu topraklarında yetişen, bu memleketin ruh kökünü besleyen, özünü mayalayan, öncü bir şahsiyet olan Mehmet Akif Ersoy sadece bir şair değil, aynı zamanda bir millî kahramandır. Milletimizin bağımsızlık mücadelesindeki azim ve kararlılığı en güzel şekilde ifade eden şiirleriyle yüreğimize dokunan bir isimdir. Onun kaleminde de yaşamında da vatan sevgisi, iman, adalet, hürriyet, istiklal, ahlak, azim büyük bir coşkuyla var olmuştur” dedi.

İnsanlık onurunu ayakta tutmanın savaşı veriliyor

Ersoy’un şiir ve yazılarındaki duygu ve düşüncelerin bugün hâlâ yolumuzu ve zihnimizi aydınlatmaya devam ettiğini belirten Yalçın, “Kalp ve basiret için fesat kaynağı Batı’nın medeniyeti, çünkü bu medeniyetin ruhu yitirdi iffetini dizesi, adeta bugün yaşanan vahşeti ve zulmü tasvir ediyor gibidir. Sözde hümanizm, insan hakları, demokrasi diyenlerin kendilerini ‘üzerinde güneş batmayan imparatorluk’ olarak görenlerin haysiyetinin ederini bir asır önce yazmıştı üstad. Ödleklerin ulumasından ‘korkma!’ diyerek iman ve direniş ruhunu ateşliyordu ümmete ve bugünler için zamanın ötesinden sesleniyordu adeta. Bugün bir halkın, ‘Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imanı boğar, ‘Medeniyet!’ dediğin tek dişi kalmış canavar?‘ dizesine hayat bulduran kâmil imanlarını tüm dünyanın gözleri önüne serercesine, korkmayarak esarete ve zulme karşı direnişlerinin 76. günündeyiz. Çocuk, kadın, yaşlı, hasta demeden katliam yapan terör devleti siyonist İsrail ve emperyalist iş birlikçilerine rağmen, topraklarını canı pahasına müdafaa eden Gazzeliler, ’Gazze Geçilmez’ diyerek insanlık onur ve haysiyetini ayakta tutmanın savaşını veriyorlar. Rabbimden, ahirete irtihal etmiş tüm şehitlerimize rahmet, Filistinli kardeşlerimize ve zulme maruz kalan tüm mazlumlara sabır ve kuvvet vermesini diliyorum” şeklinde konuştu.

Akif’in yolunda ilerleyecek gençler yetiştirmeyi bir vazife olarak görüyoruz

“Mehmet Akif Ersoy, sadece yaşadığı döneme ait değil, geleceğe, yani bugünümüze, yarınımıza da hitap eden bir şair, düşünce adamıdır” diyen Yalçın, bir düşünür ve eğitimci olan Akif’in, eserleriyle genç nesillere millî, manevi değerleri aşılamaya çalıştığını dile getirerek, “Onun eserlerindeki bilgi ve düşünceler, gelecek kuşaklara ilham olmaya devam etmektedir. Bizler de Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen olarak, değerlerimizi yaşatmayı ilke edinen bir anlayışla Akif’in yolunda ilerleyecek gençler yetiştirmeyi bir vazife olarak görüyoruz. Kurucu Genel Başkanımız merhum Mehmet Akif İnan’ın isminin babasının İstiklal Şairimize olan hayranlığından dolayı kendisine verilmiş olmasının taşıdığı anlam da bizler için ayrıca önemlidir. Akif’in hayatı ve eserlerine dair daha zengin bir anlayışla düşüncelerini anlamak ve gelecek nesillere aktarmak amacıyla daima yoğun bir faaliyet içerisinde olduk. Bu kapsamda, 11-12 Mart 2016’da ‘Atayurdunda Mehmet Akif Ersoy Uluslararası Sempozyumu’nu düzenledik. İstiklal Marşı’nın kabulünün 95. yılında Akif’i ata yurdunda anmak, uluslararası sempozyumla, Arnavutluk’ta ve Balkan coğrafyasında daha iyi tanınmasını sağlamak üzere Safahat’ı Arnavutçaya çevirerek bu bölgedeki eğitimcilere dağıtmak, Arnavutluk’ta ilk defa böyle bir kültürel çalışmayı gerçekleştirmek bize nasip oldu. Eğitim-Bir-Sen himayesinde ve Genç Memur-Sen’in koordinasyonunda 7 yıldır yürüttüğümüz Bir Bilenle Bilge Nesil projemiz kapsamında, ilk günden beri hem Safahat’ı hem de Akif’e dair yazılmış en az iki kitabı okuma listemizden eksik etmedik” ifadelerini kullandı.

İstiklal Marşı bir bağımsızlık manifestosudur

Ali Yalçın, düzenlenen bilgi şöleninin Mehmet Akif Ersoy'un hayatına, eserlerine ve düşüncelerine odaklanacağı, onun hikâyesinin derinlemesine inceleneceğini, bu vesileyle, geçmişi anlamak ve geleceğe ışık tutmak için önemli bir fırsat olacağını düşündüğünü kaydederek, sözlerini şöyle tamamladı: “Eserlerinde insanlık değerlerine olan derin inancını açıkça ifade eden Mehmet Akif’in büyük eseri İstiklal Marşımız, milletimizin binyıllık var olma destanı, hürriyet ateşini imanla tutuşturan onurlu bir direnişin sembolüdür. İstiklal Marşı, cihanşümul bir medeniyetin onurunu, sömürgeci işgalcilere karşı nasıl koruduğunun vesikasıdır. Mananın maddeye hükmettiği bir tasavvurla yazılmış, her bir mısrası maneviyatla muhkem olan olağanüstü bir eserdir. Sadece bir şiir ve marş olmanın çok ötesinde, sözcüklerin Kur’an ışığında ruha büründüğü bir bağımsızlık manifestosudur. Onun kalemindeki bilgelik ve direniş ruhu, bugün hâlâ güncelliğini koruyan sorunlarımızı anlamamıza yardımcı olmaktadır.”