Ülkemizdeki 921 bin 389 öğretmenin yüzde 70’e yakını 40 yaş altında. OECD ülkeleri arasında en genç öğretmenk adrosuna sahip ülkeyiz. Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürü Doç. Dr. Semih Aktekin, Hürriyet’e “Profesyonel öğretmen yetiştirmek istiyoruz” diyerek öğretmenlerin hizmetiçi eğitim sürecinin yeniden ele alındığını, artık alan bilgisi yüksek olanların öğretmenlik yapabileceğini söyledi.

Aktekin’in açıklamaları şöyle: 

“Profesyonel öğretmenler yetiştirmek için adım atıyoruz. Öğretmenin; öğrencileriyle ve meslektaşlarıyla olan ilişkilerinde, müfredat seçiminde, öğretim planı hazırlamada, ölçme ve değerlendirme araçları geliştirmede, yöntem ve teknikte alternatifler arasında en uygununu seçip  uygulayabilme becerisinesahip olması lazım. Bağımsız karar verebilme profesyonel meslek sahibinin bir özelliğidir. Öğretmenlik mesleğinin statüsünün, algısının yükseltilmesi şart. Bunun için de meslek öncesi eğitime başlayıp, göreve başlama, adaylık süreci ve emekli olana kadar hizmetiçi eğitim almalı.

384 SAAT SINIF İÇİ VE OKUL İÇİ EĞİTİM

Yeni alınan sözleşmeli öğretmenler aday yetiştirme programından geçiyor. Buna göre 384 saat sınıf içi ve okul içi hazırlık, gözlem ve uygulama faaliyetleri var. 168 saat öğretmenin entelektüel kapasitesini, öğretmenlik ve eğitimle ilgili ulusal ve uluslararası deneyimlerden haberdar olmasını sağlayıcı hizmet içi eğitim yapıyoruz. Öğretmenlerin görev yaptığı şehri, o şehirde yaşayan halkın sosyal ve ekonomik yapısını, kültürünü tanıması gerekiyor.

BÖLGENİN DİLİNİ ÖĞRENMELİ


Anadolu’da Türkçe dışında Kürtçe, Zazaca, Gürcüce gibi herhangi bir dil, lehçe veya şive yaygın olarak kullanılabiliyor. Öğretmen adayları bununla ilgili 60 saatlik kursa katılıyor. Çünkü, yaşadığı şehirde veliyle, öğrenciyle daha iyi etkileşim kurabilmesi; o bölgeyi anlaması için oranın dilini bilmesinde fayda var. Öğretmen o dilde renkleri, sayıları, tanışma sözcüklerini bilerek bölgeye gitmeli. Adaylara ‘ayrıştırıcı ve küçümseyici değil, birleştirici bir dil kullanın’ diyoruz. Geliştirme programının zorunlu bir parçası bu. Öğretmen gittiği bölgenin müziği, mutfağı, yeme içme alışkanlıklarını da bilmeli.

KİTAP VE FİLM İZLEMEK ZORUNLU

Bu yıl kitap ve film izleme etkinliğimiz var ve bunlar zorunlu. Akademisyen ve öğretmenlerle bu listeyi oluşturduk. Öğretmenlerden bu  yayınların kendilerine katkılarınıyazmalarını istiyoruz. Tabi yetişkin insanlara zorla kitap ve film izleyin denemez. Ama öğretmenler odasındaki 15-20 öğretmenin film ve kitap üzerine tartışmalarını isteriz.Böylece ‘mesleki saygınlık yıpranıyor, itibar azalıyor’ gibi eleştiriler de azalacaktır. Öğretmenlik, sıradan bir memuriyet veya herkesin yapabileceği basit bir iş değil. Altyapısı sağlam ve uzun eğitim sürecinden geçmiş, sistematik bir bilgi bütününe sahip, üst düzey entelektüel kişilerin yapabileceği profesyonel bir meslektir.”

www.hurriyet.com.tr / Eğitim