Umut ERDEM

KAYIP ve mağdur çocuklar ile ilgili 7 ayda 616 sayfalık kapsamlı bir rapor hazırlayıp çok sayıda çözüm önerisi getiren TBMM Kayıp Çocuklar Araştırma Komisyonu'nun Başkanı Halide İncekara, son günlerde yaşanan çocuk ölümleri üzerine isyan etti. Komisyon, 2010 yılında çalışmalarını tamamlayarak, raporunu Meclis Başkanlığı'na sundu. Komisyonun Ak Parti İstanbul Milletvekili Başkanı İncekara, raporda yer alan önerilerin kurumlar tarafından dikkate alınmamasına ve bürokratik zorluklara tepki gösterdi. İncekara, Hürriyet'e şunları söyledi:

HERGÜN YÜZLERCE KAYIP

"Kayıp çocuk durumu artmıyor, eksilmiyor, aynı şiddette devam ediyor. Her gün biz duymasak da onlarca annenin canı yanıyor, yüzlerce insan karakolda çocuğunu arıyor, hastanelerde anmak istemediğim sebeplerden dolayı kız çocukları eziyet çekiyor. Türkiye'nin en büyük derdi, hiç kimse birbirini dinlemiyor. Ey bakanlar rapordaki önerilerimizin kaçını dikkate aldınız? Ey basın, Meclis avazı çıktığı kadar bağırdı bu öneriler üzerine siz ne yaptınız? Ey sivil toplum örgütleri siz ne kadarında yol alabildiniz? Tek somut hareket oldu; Emniyet, yaşlandırma tekniğini getirdi."

"AĞLAMAYA HAKLARI YOK"

"Komisyon raporundan kim ne kadar ders çıkarmış ki, bugün ağlamaya hakkı var. Emniyet kendi görevini, Çocuk Hizmetleri kendi görevini yapacak. Ama en büyük sorumluluk ailelerde. 'Sen bu çocuklara bakabilir misin, bakamaz mısın, nerede bir danışmanlık istersin' diye sormuyoruz. Bürokratik engeller devam ediyor."

MECLİS ARKASINDAN GİTTİ Mİ?

"Komisyonun sonuçları ne kadar hayata geçmiş, bu Meclis Araştırma Komisyonu sonuçlarının ne kadarını hayata geçirdi? Yoksa popülist olsun, gündeme gelsin; yazık, herkes düşsün bu çocukların yakasından."

Raporda yer alan öneriler

TBMM Kayıp Çocuklar Araştırma Komisyonu Raporu'nda yer alan önerilerden bazıları şöyle:

Bakanlar Kurulu yılda en az bir defa 'Çocuk ve Gençlik Politikaları' için toplanmalı.

Ailelerin anne-baba okullarına katılmaları teşvik edilmeli. Aile hekimleri 0-6 yaş grubu kadar okul dönemindeki çocukları da izlemeli.

Çocuk dostu bir yaklaşım ile ailelerin çocuk sahibi olmaları desteklenmeli.

Sağlık ve Milli Eğitim bakanlıkları işbirliği ile veri toplama sistemi oluşturulmalı. Veri formunda çocuğun risk altında olup olmadığına ilişkin hekimin kanaati ve önerileri yer almalı.

Vali ve kaymakamlar çocuk hakları uygulamalarında etkin rol almalılar.