Kamuda Yüksek ücret alan personel lehine düzenleme hala sonlandırılmadı
Kamuda yüksek ücretlilere daha yüksek maaş düzenlemesi? Yeni Şafak yazarı Ahmet ÜNLÜ bu günkü köşesinde düşük ücretli memurlar aleyhine yapılan düzenlemenin, yüksek ücret alan memurların emekli maaşlarını nasıl etkilediğini yazmıştır.
Ahmet ÜNLÜ'nün yazısı;
Düşük ücretli memur aleyhine düzenleme bazı memurların emekli maaşını da etkiyor
Bu köşede yıllardır gündeme getirdiğimiz bazı konular çözüme kavuşturulurken maalesef birçok sorun hala yerli yerinde duruyor. Bu çerçevede, düşük ücret alan memurlar aleyhine yapılan bazı düzenlemeleri eleştirmiş ve çözüm önerisi sunmuştuk. Ancak, geçen bunca zamana rağmen bu sorun hala çözüme kavuşturul(a)madı. Şimdi bu düzenleme yüksek ücret alanların emekli maaşlarını da etkilemeye başladı. Konunun detaylarını açıklayacağız.
Yüksek ücret alan personel lehine düzenleme hala sonlandırılmadı
Düşük ücretli memurların bazı ödemelerinden yapılan kesintiler 666 sayılı KHK ile devam ettirilirken yüksek maaşlı personelden kesilmemeye başlandı. Halbuki 666 sayılı KHK ile yüksek unvanlı personelin maaşında ciddi iyileştirmeler olmuştu.
666 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye ekli II Sayılı Cetvel'de yer alan unvanlarda görev yapan ve söz konusu KHK gereği maaşı ücret ve tazminat göstergeleri üzerinden hesaplanan personelin, hastalık izin sürelerinin 7 günü aşması halinde 657 sayılı Kanun'un 152'nci maddesine istinaden ücretlerinden bir kesinti yapılıp yapılamayacağı konusunda DPB önemli bir görüş vererek son noktayı koydu. Verilen bu görüşte şu hususlara yer verilmiştir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 152'nci maddesinde devlet memurlarına ödenecek zam ve tazminatlara ilişkin hükümler düzenlenmiş olup, mezkür maddenin III-Ortak Hükümler bölümünün üçüncü fıkrasında; "Bu zam ve tazminatlara hak kazanmada ve bunların ödenmesinde aylıklara ilişkin hükümler uygulanır.
Ancak;
a) Sağlık kurulu raporu üzerine verilen hastalık izinleri,
b) Kanser, verem ve akıl hastalıkları gibi uzun süreli bir tedaviye ihtiyaç gösteren hastalığa yakalananların kullandığı hastalık izinleri,
c) Hastalıkları sebebiyle resmi yataklı tedavi kurumlarında yatarak tedavi gördükleri tedavi süreleri, hariç olmak üzere bir takvim yılı içinde kullanılan hastalık izin süreleri toplamının 7 günü aşması halinde, aşan sürelere isabet eden zam ve tazminatlar % 25 eksik ödenir" hükmüne yer verilmiştir.
Bu hükme göre, devlet memurlarının bir takvim yılı içerisinde kullandıkları hastalık izni süreleri toplamının 7 günü aşması halinde, aşan sürelere isabet eden zam ve tazminatlar % 25 eksik ödenmektedir.
Hal böyle iken 666 sayılı KHK ile birlikte düşük ücret alan memurlar hakkında yukarıdaki hüküm uygulanırken yüksek ücret alan memur hakkında ise yukarıdaki hüküm uygulanmamaktadır. Çünkü, 666 sayılı KHK ile yüksek ücret alan memurların maaş hesaplama yöntemi değişmiş ve bunların maaşlarını ücret ve tazminat göstergeleri belirler hale gelmiştir. Bu nedenle, 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye ekli II Sayılı Cetvel'de belirtilen unvanlardaki personelin aylık ödemelerinden 7 günü aşan raporlar sebebiyle bir kesinti yapılmayacaktır.
Bunların aldıkları sağlık raporları nedeniyle zam ve tazminatlarında kesinti olsa dahi zam ve tazminatların maaş ödemesine etkisi kalktığı için bir anlamı olmayacaktır. Böyle olunca da yüksek ücret alan memurlar hastalık raporu alsalar da maaşlarında herhangi bir kesinti olmamaktadır.
Konuyu örnekle açıklayalım
Konuyu örnekle açıklamak gerekirse memur olarak görev yapan bir personelin bir yıl içerisinde almış olduğu sağlık raporlarının 8'inci gününden itibaren zam ve tazminatları % 25 eksik ödenirken maaşlarının hesaplama yöntemi 666 sayılı KHK ile değişen daire başkanları ve daha üst unvanlı personelin ya da kariyer uzmanların almış olduğu raporlar nedeniyle maaşlarında herhangi bir kesinti olmayacaktır. Bu durumun adil olup olmadığını okuyucularımızın takdirine bırakıyoruz.
Kamu işçilerinde bu durum niçin yaşanmıyor?
Devlet memurlarının aksine, kamu kurumları hastalık izni kullanan kamu işçilerinin ücretlerinde herhangi bir kesintiye gitmemektedir. 5510 sayılı Kanun gereği 4/a sigortalı statüsünde olan kamu işçileri kullandıkları hastalık izinleri gereğince Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı'nca geçici iş göremezlik ödeneği alabilmektedirler.
Normal şartlarda geçici iş göremezlik ödeneği alınan süreler için hem sigorta primi hem de ücret ödenmemektedir. Ancak, kamu kurumları işçilere ödenen geçici iş göremezlik ödeneğinin alındığı süreler için ücretleri tam olarak ödemekte ve geçici iş göremezlik ödeneklerinin kurumlara ödenmesi istenmektedir.
Görüleceği üzere, kamu işçisinde uygulanmayan bir durum düşük ücret alan memurlara uygulanarak bir yıl içerisinde almış olduğu sağlık raporlarının 8 inci gününden itibaren zam ve tazminatları % 25 eksik ödenirken yüksek ücret alan memurlar ne kadar sağlık raporu kullanılırsa kullanılsın ücretleri tam olarak ödenmektedir. Dolayısıyla adil olmayan bu durumun biran önce düzeltilmesi gerekmektedir.
Emekli maaşlarını nasıl etkiliyor?
5510 sayılı Kanun'la birlikte emekli maaş hesabı ile memurların prime esas kazançları değişmiştir. 15.10.2008 sonrasında memur olanlar bu Kanun'a tabi olduklarından düşük veya yüksek ücret alanlardan bu kanuna tabi olanların almış oldukları hastalık raporları emekli maaşını etkileyecektir.
5510 sonrasında emekli maaşını belirleyen asıl unsur prime esas kazançlardır. Bu bağlamda özel hizmet tazminatı da prime esas kazançlar arasındadır ve bundan emekli kesintisi yapılmaktadır.
657 sayılı Kanun'un 152'nci maddesinde yer alan;".devlet memurlarının bir takvim yılı içerisinde kullandıkları hastalık izni süreleri toplamının 7 günü aşması halinde, aşan sürelere isabet eden zam ve tazminatlar % 25 eksik ödenmektedir" hükmüne göre devlet memurunun bir takvim yılında kullandığı hastalık izinlerinden 7 günü aşan sürelere isabet eden özel hizmet tazminatı % 25 eksik ödeneceğinden prime esas kazançta düşecektir. Bunun sonucu ise prime esas kazanç azalacağı için ödenecek emekli maaşının da düşmesidir.
Sonuç olarak 5510 sayılı Kanun'a tabi olmayanlardan sadece düşük ücretli memurlar 152'nci maddedeki hükümden etkilenirken 5510 sayılı Kanun'a tabi olanlar için hem düşük hem de yüksek ücretli memurlar etkilenmektedir. 5510 sayılı Kanun'a tabi yüksek ücretli memurların aldıkları ücret emekli kesintinin azalmasından dolayı artmakta, emekli maaşında ise düşüş olmaktadır. Bunun yanında düşük ücretli memurların hem maaşı düşmekte hem de emekli maaşında düşüş olmaktadır. Garip ama durum annen böyledir. (YeniŞafak)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.