Başlığı 'İki Yüzlü Türkbükü' diye attım ama başka türlü söylemek de mümkün. Beldenin tam ortasından akan dere üzerindeki köprü, bir bakıma 'ekonomi' ve 'businessclass'ı ayıran uçak perdesine benziyor. Gölköy tarafına bakan yakada birkaç istisna dışında orta sınıfa hitap eden mekânlar mevcutken "Avrupa Yakası" olarak da tanımlanan ya da haddim olmayarak bizzat taktığım namı diğer "Beyaz Türkbükü" bölümünde süper lüks mekânlar, sosyetikmedyatik kesime hizmet veren işletmeler var.

GAZ BİDONU
Her iki kısımda da çekip, sunduğum fotoğraflara bakınca bu farkı net olarak anlamak mümkün. Ancak işi bir "tık" öteye götürüp iki taraftan da numunelik olarak seçtiğim birer mekânın gündüz tarifeli mönüsünden yeme-içme kalemlerini ve fiyatlarını yazacağım. Bunlar sadece gündüz tarifesi. Gece olunca karanlıkla beraber hesap kâbusu da çöküyor, bazı malum mekânlara. Üzerine buz kovasında bekletilen yabancı bir şişe içkiyle birlikte rezerve edilen gaz bidonu kenarında bile epey yüklü meblağlar karşılığı dikelebilirsiniz. (Normalde o gaz bidonunu uçak yakıtıyla fullerseniz, buradaki boşundan daha ucuza gelir). Ya da ne bileyim, karizma çizilmesi, el oğlunun laf üretmesi, sosyete sarsılmasını hiçe sayıp batı yakasına geçer, orada makul fiyatlarla makul muhabbetler kurabilirsiniz. Haydi, gelin fiyat karşılaştırmasını yapalım. Hem öyle kafadan yazıp, gözleme dayanıp filan değil, bizatihi resmi mönüleri baz alarak...
sabah