Erol, “Desti İzdivaç”ı sunarken Flash TV'de ayda 9 bin lira alıyordu.
Erol, Star TV'ye transfer olmakla sadece seyirci ve hayran sayısını genişletmedi, sunuculuktan kazandığı parayı da katladı. Star TV'nin, 40 bin lira aylık vererek transfer ettiği Erol, “İzdivaç”la kanala iyi reyting getirince kazancı da arttı.
“İzdivaç”ın yapım şirketi Artı Film, Star TV'de program yapmaya başladıktan beş ay sonra Esra Erol'un maaşını 120 bin liraya çıkardı.
120 bin lira aylık, Türkiye gibi bir ülkede birçok insan için “deli para” gibi görülebilir, ama televizyon sektörü için normal bir kazanç bu...
Haftanın beş günü saatlerce canlı yayın yaparak kanalına reyting kazandıran Esra Erol'un bu parayı, anasından emdiği ak süt gibi hak ettiğinin de altını çizmeliyim. Esra Erol'la çalışmak isteyen birçok yapımcının olduğunu, gösterilen bu ilginin genç sunucuda haklı olarak, “Daha fazlasını hakediyorum” fikri oluşturduğunu biliyorum. Erol hakkında son günlerde çıkan haberlerde bunun ipuçları var. Ancak bazen istemeden attığı adımlar ya da kastını aşan açıklamalarının da Erol'a yarardan çok zarar verdiğini de belirtmeliyim.
Örneğin Mesut Yar'ın Posta'daki köşesinde “Esra Erol'un Star TV ile olan anlaşması 19 Haziran'da bitiyor, izdivaç cenderesinden kurtulacak” diye yazdığı gün, yapım şirketi genç sunucuya, “Ortada galiba yanlış bir anlama var. Bizimle sözleşmen sürüyor” diye ihtarname gönderdi. Yani Artı Film, “Star TV ile sözleşme bitiyor, ama bizimle olan sözleşmen sürüyor” dedi. Esra Erol, yapım şirketiyle sözleşmesini bitiremez mi?
Kanaatim o ki, Artı Film, sözleşmede yazılı olan “Bir milyon dolar tazminat”ı almadan Esra Erol'u bırakmaz.
Televizyonların reklam gelirlerinin yüzde 30 azaldığı bir dönemde, Esra Erol için bu tazminatı ödeyip, üstüne ona, 120 bin liranın üstünde maaş verebilecek ve yapacağı programdan kendi de para kazanabilecek bir yapımcı varsa, neden olmasın?
Bu arada Erol'la menajeri Stelyo Pipis'in yollarının ayrıldığını da söyleyeyim. Pipis'e bunun sebebini sorduğumda, “Esra'ya yetemediğimi fark ettim. Esra, önü açık bir televizyon yıldızı, o yüzden önünü daha fazla kapatmamak için bir ay önce menajerliğini bırakmaya karar verdim” dedi. Esra Erol da, bu ayrılık için benzer şeyler söyledi. Erol'un Star TV'deki “İzdivaç”ı 19 Haziran'da bitecek. Bakalım onu, yeni yayın döneminde nasıl bir “İzdivaç” bekleyecek?


'Truva'nın Tunus'ta çekilmesinden Kültür Bakanlığı'nın çıkardığı ders
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM), kısa bir süre önce kavgasız, dövüşsüz Gelir Vergisi Kanunu'nda bir dizi değişiklik yaptı.
TBMM'de kabul edilen torba yasa, Türkiye'de film çekecek yabancılara KDV muafiyeti getirdi.
Yabancı filmcilere vergi kolaylığı getiren bu yasanın çıkmasına Kültür ve Turizm Bakanlığı ön ayak oldu.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı İsmet Yıldız, Türkiye'yi anlatan “Truva” filminin bile Tunus'ta çekilmesinin bu ülkede sağlanan teşviklerden kaynaklandığını kanaatinde oldukları için bu istisnayı getirdiklerini söyledi.
Yabancı filmcilere tanınan bu ayrıcalığın, dev bir açık hava müzesi olan Anadolu'nun dünyaya tanıtılabilmesi için önemli bir adım olarak görüyorum.
Çektikleri her filmi dünya pazarına sunan yabancı film şirketlerine tanınan bu vergi kolaylığını da dünyaya iyi anlatmak gerek.
Yabancı filmcilerin Türkiye'ye gelip film çekmeleri için mal ve hizmet alımlarına KDV muafiyeti getirmek yetmez. Film çekmek için Türkiye'ye gelecek yabancılara devletin lojistik destek de vermesi lazım.
Aksi takdirde bu amacına ulaşmaz ve güdük bir kanun olarak kalır...
Ama şu da var...
Bizde “uyanık” yapımcı çok.
Bu yapımcılar, yurtdışında yabancı bir şirket kurup, o şirket adına bu teşvikten yararlanabilir. Gerçi Turizm ve Kültür Bakanlığı, onayladığı film projelerine bu ayrıcalığı tanıyacağını açıkladı, ama fark etmez.
Merak etmeyin, bizimkiler o engeli de gözü kapalı aşmasını bilir.
Benden söylemesi...
milliyet