Bir meslek sahibi olsalar...

Bir meslek sahibi olsalar...

Zorunlu göçü yaşayan aileler, yoksullukla mücadele ediyor; büyük şehirlerde bir nev-i hayatta kalma savaşı veriyorlar. Bu durumdan en çok etkilenenler ise şüphesiz ki çocuk ve gençler oluyor...

Başak Kültür ve Sanat Vakfı ile İstanbul Bilgi Üniversitesi Göç Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi ortaklığıyla gerçekleştirilen "2010 SES-DUY" araştırmasında; zorunlu göçün çocuk ve gençler üzerindeki etkileri incelendi.

Zorunlu göçü yaşayan ailelerin, ekonomik açıdan oldukça güçlük çektiğini ortaya koyan bu araştırma, çarpıcı gerçekleri de beraberinde getirdi.

Örneğin; katılımcı hanelerin yüzde 34.7'sinde 5 yaş altı en az bir çocuk ölümü gerçekleşmiş. Yine araştırmada yer alan çocuk ve gençlerin yüzde 33.2'sinin kendine ait bir yatağı dahi yok. Öte yandan eğitim açısından bakıldığında ise özellikle çocukların karşılaştıkları en büyük sorun, okulu terk etme zorunda kalmaları...
ARAŞTIRMA 15 İLÇEDE GERÇEKLEŞTİ
Geçen sene Aralık ayında başlayan ve Eylül 2010'da tamamlanan çalışma kapsamında; İstanbul genelindeki 15 ilçede (Sultanbeyli, Ümraniye, Üsküdar, Beykoz, Ataşehir, Sancaktepe, Sultangazi, Esenler, Kadıköy, Maltepe, Kartal, Pendik, Tuzla, Şişli ve Gebze) 12-17 yaş arası 260 çocuk ve 18-24 yaş arası 267 genç ile görüşüldü.

GELİRLERİ KARINLARINI DOYURMAYA YETMİYOR
Parasızlık, ilgisizlik, büyük şehire alışma güçlüğü, diğer insanların kolay kolay kabullenmemesi, eğitimi yarıda bırakma zorunda kalma... Bunlar sadece bir kaçı... Yokluk, yoksunluk, şehir yaşamına uyum gibi zorluklar yaşayan bu çocuklar ve gençler; bakın hangi sıkıntılarla boğuşuyorlar...

SADECE YÜZDE 3.1'İ RAHAT
Örneğin; araştırma genelinde görüşülen hanelerin en büyük dertlerinden birisi parasızlık... Yüzde 39,2'si ayda 750 TL'den az bir gelirle geçinmeye çalışıyor. Yüzde 47,4'ü, gelirlerinin en temel gereksinimleri karşılamaya yetmediğini söylüyor. Sadece yüzde 3,1'lik gibi çok küçük bir kısım, rahatça yaşayacak gelire sahip...

10 HANEDEN 6'SI MUSLUK SUYU İÇİYOR
Yaşam kalitesine gelince; o da yok denilecek kadar düşük. Her 10 haneden 6'sı musluk suyu içiyor, her 4 haneden 3'ü odun-kömür sobası ile ısınıyor.

Görüşülen çocuklardan sadece yüzde 10,4'lük bir kesimi kendine ait bir odaya sahipken; yüzde 41,2'sinin ise kendine ait bir yatağı bile yok.

EN ÇOK GENÇLER OKULU BIRAKMAK ZORUNDA KALIYOR
Yine bu çocuklar dahilinde yüzde 85,4'ü okula kayıtlı. Ancak yüzde 14,6'sı okulu terk etmek zorunda kalmış. Gençlerde bu oran yüzde 74,9'u gösteriyor.

Okulu terk etmenin en önemli sebebi; yüzde 46,5 oranıyla ailenin ekonomik durumu... Ancak ailenin ekonomik durumuyla, çalışmak zorunda kalma yanıtları bir araya getirildiğinde ailenin maddi durumu yüzde 61,8 oranında çocuk ve gençlerin okulu terk etme sebebi oluyor.

Okulu terk etmiş çocuk ve gençlerin yüzde 6,4'ü göçün buna sebep olduğunu belirtiyor.

BEKLENTİLERİ NELER?
Çocukların beklentileri ise oldukça basit. Temiz bir çevre, sosyal faaliyet alanları ve ücretsiz meslek kursları... O kadar... Gençler ise, bunların yanı sıra öncelikli olarak iş istiyor.

GERİ DÖNMEK İSTEYENLER DE VAR
Araştırmaya katılan çocukların yüzde 30,9'u, gençlerin ise yüzde 43,8'i memleketlerine geri dönmek istiyor. Ancak bu fikrin tersini düşünenlerin sayısı hiç de az değil...

Çocukların yüzde 34,7'si, gençlerin ise yüzde 28,3'ü hallerinden memnun. Yine çocukların yüzde 34,4'ü ve gençlerin de yüzde 27,9'u mevsimsel olarak geri dönme isteği içerisinde...

PEKİ YA İSTANBUL'DAN NEDEN ŞİKAYETÇİLER?
İşte bu sorunun cevabında trafik başı çekiyor. Bu onlar için büyük bir sorun. Öte yandan çok sık kavga ve olay çıkması, kalabalık bir nüfus ve polisi durduk yere kimlik sorması da rahatsız oldukları diğer konular.

Ancak şikayet etselerde yüzde 76,8'lik gibi bir kısım, İstanbul'u seviyor ve bu büyük şehirde hayatını devam ettirmek istiyor.

ÇOCUK İŞÇİLİĞİNDE AZALMA VAR
Araştırmanın sevindirici bir yanı; 2004 yılındaki verilerine oranla çocuk işçiliğinde azalmanın gözlenmesi. Bu sorun tam anlamıyla bitmese de, yine de düşüşte...

Örneğin; görüşülen kız çocuklarının yüzde 1,6'sı hem öğrenci hem çalışan, yüzde 6,3'ü ise çalışan kesim. Yine erkek çocukların ise yüzde 11,2'si hem okuyup hem çalışıyor, yüzde 9'u ise sadece çalışıyor.

YARISINDAN FAZLASININ SOSYAL GÜVENCESİ YOK
Araştırmaya katılan gençler arasında kayıt dışı çalışma ise bir hayli yaygın. Mesela; çalışan genç kesiminin yüzde 56,4'ü maalesef ki herhangi bir sosyal güvenlik kurumuna kayıtlı değil.

Çalışan kadınların yaklaşık yüzde 67'si, erkeklerin ise yüzde 50'si asgari ücret ve altında aylık ücret alıyor.

Genç erkeklerde işsizlik oranı yüzde 14,5, genç kadınlarda ise yüzde 26,4. Toplamda görüşülen gençlerde işsizlik oranı ise yüzde 20,3 olarak karşımıza çıkıyor.

ÜCRETSİZ MESLEK KURSLARI AÇILABİLİR VE İŞ OLANAĞI SAĞLANABİLİR
İstanbul Bilgi Üniversitesi Göç Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Yrd. Doç. Dr. Pınar Uyan Semerci, göç mağduru bu çocuklara yardım etme konusunda neler yapılabileceğini şöyle ifade ediyor:

"Bu konuyla ilgili kapsamlı bir sosyal politika yürütmek gereklidir. Zorunlu göçle gelen ailelerin çocuk ve gençlerinin eğitim ve çalışma hayatında yaşadıkları sorunlara eğilmek ve çözüm üretmek zorunluluktur.

İstanbul'da yaşayan bu çocuk ve gençlerin kent, barınma gibi haklardan yararlanmalarını sağlayacak politikalar geliştirilmelidir. Bu bağlamda çocuklar ve gençlerin hayatlarının öznesi olarak değerlendirilip, talepleri düşünülmelidir:

Örneğin;
- Ücretsiz meslek kurslarının açılması, bu kurslara erişim olanağının sağlanması ve istihdam olanağı yaratılması (Yüzde 78'lik bir kesim, ekonomik sorunların çözülmesini çok önemsiyor)

- Sosyal faaliyet alanlarının yaratılması ve temiz bir çevrenin sağlanması (Yüzde 77'lik bir kesim, sokakların çok pis olmasından şikayetçi)

- Psikolojik destek verilmesi

- Çalışma ve eğitim alanında ortaya çıkan cinsiyet eşitsizliğinin giderilmesine yönelik çalışmaların yapılması.

ntvmsnbc

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.