Yön. Atamada "Öğretmen Liseleri" duyarlılığı

Yön. Atamada "Öğretmen Liseleri" duyarlılığı

Yönetici Atama sürecinde "Öğretmen Liseleri" ile ilgili duyarlılık isteyen bir yazı. Aynen yayınlıyoruz.

Öğretmen liseleri eğitim sistemimizin öğrenci ile birlikte en temel unsuru olan öğretmeni yetiştirmeyi amaçlayan son derece önemli okullardır. Öğrenci merkezli eğitimin haklılığının tartışılmazlığı, şu andaki mevcut sistemimizin temel unsurunun öğretmen olduğu gerçeğini örtmez. Öğretmen toplumdaki en önemli rol modeldir. Son yıllarda okullarda meydana gelen öğretmen odaklı sorunların öğretmen yetiştirilmesinden kaynaklandığı bir vakıadır. Zaten öğretmen liselerinin kuruluş gerekçeleri de budur. Öğretmeni doğrultmadan eğitim sistemimizi doğrultamayacağımıza inanmaktayım. Ancak son zamanlarda milli eğitim sisteminde cereyan eden değişimler öğretmen liselerinin önemini azaltacak nitelikte olması bir öğretmen lisesi müdürü olarak bizi son derce üzmektedir. Bunlar.

1.                   13/08/2009 tarihinde yayımlanan ve en son 15/05/2010 tarihinde güncellenen   “Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Atama Ve Yer Değiştirmelerine ilişkin Yönetmelik” ile fen ve sosyal bilimler liselerine yönetici atamada sınırlamaya gidilmiş ve sadece bu okullara öğretmen olarak atananlara yönetici olma şansı verilmiştir. Yine imam hatip liselerinden meslek liselerine kadar pek çok kuruma yönetici atanabilmek için özel şartlar getirilmiş olmasına rağmen öğretmen liseleri sıradan okullar gibi değerlendirilmiştir. Bu okullar için hiçbir özel şart getirilmemiştir. Oysa eskiden öğretmen liseleri ve fen liseleri sınav artı mülakatla öğretmen alan okullardı. Ve bu sadece bu iki grup okula tanınan bir ayrıcalıktı. Yukarıda adı geçen okullara özel şartlar getirilmesinden beklenen yararın öğretmen liselerinden esirgenmesi anlaşılır olmamıştır.

2.                   En son olarak da bakanlığın yürütmüş olduğu çalışma ile fen, sosyal bilimler ve anadolu güzel sanatlar liseleri öğretmen seçimi ve atanmasına yönelik yeni bir yönetmelik hazırlığında olduğu ve bu şekilde mevcut bulunan “Millî Eğitim Bakanlığına Bağlı Fen Liseleri, Sosyal Bilimler Liseleri, Güzel Sanatlar ve Spor Liseleri ile Her Türdeki Anadolu Liseleri Öğretmenlerinin Seçimi ve Atamalarına Dair Yönetmelik” kapsamından bu okulların çıkarılacağı anlaşılmaktadır.

Mevcut yönetmelikte bu tür okullara atanma puanının kırk olduğu düşünüldüğünde, bakanlığın hazırlamış olduğu taslaktan bu okullara öğretmen olarak atanma puanını yüz üzerinden yetmiş olarak belirlemesi bu okullara daha nitelikli öğretmen ve idarecilerin atanmasını sağlamaya yönelik olduğu anlaşılmaktadır. Aynı durumun öğretmen liselerinden esirgenmesi anlaşılır olmamakla birlikte bakanlık politikalarına da terstir. Zira öğretmen liselerine nitelikli öğrenci alınması için 6. ve 7.  Sınıflarda sınıf tekrarı yapmaması ve 8. Sınıfta da şube öğretmenleri tarafından teklif edilmiş olması gibi şartlar sadece öğretmen liseleri için geçerli bir durumdur. Ve başarılı, iyi öğrenciyi öğretmen yapmayı amaçlamıştır.

 

Yukarıdaki iki durum öğretmen liselerinin önemini kamu oyunun gözünden düşüreceğini elbette zaman içerisinde göreceğiz. Fen ve sosyal bilimler liselerine tanınan ayrıcalıkların öğretmen liselerine tanınmaması bu okulların yetiştirdiği öğrenci profiline bakıldığında onur inciticidir. Zira fen alanında eğitim veren ve daha çok tıp ve mühendislik alanında öğrenci yetiştiren  fen liselerine öne alıp, öğretmen yetiştiren okulların sıradanlaştırılması aynı zamanda öğretmene bakışla ilgili temel bir yanlıştır. 24 Kasımlarda nutuk atma ile bu iş olmaz. Öğretmen liselerine daha çok sosyo -ekonomik olarak orta ve alt grupta yer alan ailelerin çocukları gelebilmektedir. Fen lisesinde beş sene görev yapmış biri olarak bu okullardan öğretmenliği seçen bir tane  öğrencim olmamıştır. Şimdi sayıları 200' e yaklaşan fen ve sosyal bilimler liseleri ile ülkemizin en iyi öğrencilerini toplayıp bunları tıpçı ve hukukçu veya mühendis yapıp geri kalanlara siz de öğretmen olun denmesi öğretmenlik müessesesine kastetmektir.  Ve bu durumu Milli Eğitim Bakanlığının yapması en incitici taraftır.

Ne yapılmalı:

Gerek ders saatleri gerekse de müfredat olarak Anadolu ve fen türü okullardan en farklı okullar olan öğretmen liselerini, sayılarının hızla artan ve genel liselerin dönüştürülmesi ile genel Anadolu lisesi olan Anadolu liseleri ile aynı kategoriye konması hatasından vazgeçilmelidir. Genel lise müdürünün, fen ve sosyal bilimler liselerine değil sadece  bu okullara müdür olarak atanabilmesi eşitlik ilkesi ile de bağdaşmaz. Bu sebeple  öğretmen liseleri hem öğretmen hem yönetici seçiminde  yukarıda bahsedildiği gibi fen ve sosyal bilimler liseleri grubuna alınmalı ya da ayrı bir tür olarak değerlendirilmelidir.

Eğer başarı ve kalite puanla alakalıysa - bu durum Türkiye gerçeği ile örtüşmektedir -hızla açılan fen ve sosyal bilimler liselerinin öğretmen liselerini sekteye uğratacağı ortadadır. Bu okulların korunması lazımdır.Bu okulları korumak Türk öğretmenini korumaktır. Lütfen bir şeyler yapalım. En azından fen ve sosyal bilimler liselerine yönetici ve öğretmen seçerken belirlediğimiz kriterleri, bu öğretmenlerin yetiştirildiği okullara da verelim.

Bu konuda gerekli çalışmalar yapmasını bekler, saygılar sunarım.

                                                                                            Zekeriya ABANOZOĞLU

                                                                     Akçaabat Anadolu Öğretmen Lisesi Müdürü

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
9 Yorum