Yeni bir Damat Ferit hükümeti

Yeni bir Damat Ferit hükümeti

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Kürt açılımı çalışmasından dolayı sürekli eleştirdiği hükümete bu kez “Damat Ferit Hükümeti” suçlamasında bulundu.

Bahçeli dünkü yazılı açıklamasında şu görüşleri dile getirdi:

1923'te, bedeli bitmez tükenmez göçlerle, meşakkat ve kahramanlıklarla ve şehit kanlarıyla ödenerek kazanılmış Cumhuriyetimizin ve aziz milletimizin varlığı, bütünlüğü ve geleceği bugün büyük tehdit altında.

Operasyonun son aşaması

Bu, ecdadımız Osmanlı'yı parçalayan tarihi Şark Meselesi'nin günümüzdeki uzantısı, Lozan'da hevesleri yarım kalmış devletlerin milli varlığımızı ve var olma azmimizi kırmaya yönelik oyunun bir parçasıdır. Türkiye'de öteden beri sinsice uygulanan küresel operasyonun son aşamasına, işbirlikçi AKP iktidarının tam teslimiyete dayanan zihniyeti sonucu gelindi. Bu karanlık gidişe son verilemez ise, ülkemiz önce iki dilli ve iki milletli can çekişen tek devlete; sonra çok dilli ve çok ortaklı bir federal devlet yapılanmasına doğru yol alacak. Sürati teslimiyetin dozuna ve hızına bağlı olarak değişecek bu aşamadan sonra ise Türkiye iki seçenek arasına sıkıştırılacak: 1-Ayrı ayrı kimlik oluşturmuş ve milletten ayrılmış kardeşlerin ve coğrafyaların da birbirinden uzaklaştığı parçalanma ve küçülme süreci. 2. Küresel gücün öncelik vererek dayatacağı model olan Irak'ın Kuzeyi'ni içine alacak ve aşiret reislerini kucaklayacak şekilde çok devletli ve milletli konfederal devlet yapılanması.

Yakayı ele verdi

Sahibi ABD olan ve Eşbaşkanlığını övünerek Başbakan Erdoğan'ın yaptığı BOP'un Türkiye'ye dayattığı ve Başbakanı arkasından ittiği uçurum budur. Bu vesile ile ispat edilmezse namussuz olmakla suçlayan Başbakan Erdoğan'a 2004'te bir TV kanalında yaptığı konuşmayı hatırlatarak teslimiyet anılarına bakmasını öneriyorum. Erdoğan, bu söyleşide sarfettiği 'Diyarbakır... İstiyorum ki şu anda Amerika'nın da 'Büyük Ortadoğu Projesi' var ya ''Genişletilmiş Ortadoğu', yani bu proje içerisinde Diyarbakır bir yıldız olabilir, bir merkez olabilir. Bunu başarmamız lazım.' (18.02.2004-HÜRRİYET) sözüyle yakayı ele verdi. Kimin emrine girmek istediği, kime çalışmayı arzuladığı, hangi coğrafyalara yanaştığı, hangi yörelerimizi ayrıştırmak istediği gayet açık.
Buradan sormak lazım: İslam dünyasına zulüm getiren kanlı Amerikan Projesine talip olmak nasıl bir namus anlayışı? Bu çürümüşlüğü yıllarca eşbaşkan unvanını taşıdıktan sonra 13 Ocak 2009'da 'doğmadan ölen bir proje' olduğunu söylemesi zelil olmuş (aşağılanmış) namusunu asla geri getiremeyecek, lekelenmiş sicilini aklamaya kesinlikle yetmeyecek. Açılımın kimin projesi olduğuna dair bu örnek, namusu kurtarmaya yetmediyse, Kuzey Irak'a yönelik kara harekâtını durdurmak için ABD Savunma Bakanı'nın Hindistan'dan yaptığı siyasi çözüm çağrısını hatırlaması belki kafi gelir. Genel esaslar talimatlandırılıp dayatılıyor, ayrıntıları fırsat ve açılım adıyla hükümete bırakılıyor, Başbakanca tıpış tıpış yapılıyor.

Tam bir utanç vesilesi

Bu itibarla, sırf bir dönem hükümet olma imkânı bulabilmiş bir avuç işbirlikçinin keyfi ve tahriki ile hiçbir millet evladının araçtan zorla indirilmesine rıza göstermeyiz. 90 yıl önce ceddimizin silah gücüyle bozduğu aynı oyunu sahnelemek için sabırla beklenilen yeni bir Damat Ferit hükümeti bulunmuş olunması Türk millet için tam bir utanç vesilesi. Bu yüzden bugün Türkiye ile görülecek hesabı olan ve kendince alacağını tahsil etmek isteyen her ülke ve her zihniyet iktidar vasıtası ile milletimize bedel ödetmek için sıraya girdi.

Hürriyet

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.