Türkiye'nin yaşadığı gelgitler 16 Nisan'da sona erecek

Türkiye'nin yaşadığı gelgitler 16 Nisan'da sona erecek

Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Atilla Olçum, 16 Nisan’ın, Türkiye’nin yaşadığı gelgitlerin sona ereceği gün olacağını söyledi.

Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Atilla Olçum, 16 Nisan’ın, Türkiye’nin yaşadığı gelgitlerin sona ereceği gün olacağını söyledi.

Tarsus ve Seyhan ilçe temsilcilikleri tarafından düzenlenen “Eğitimciler Buluşuyor” programlarında konuşan Atilla Olçum, kendi medeniyet değerlerini baz alarak verdikleri özgürlük mücadelesinin vesayete karşı oluşlarından ayrı düşünülemeyeceğini belirterek, “Medeniyetimizin toprak kaymasından sonra öz benliğimize dönme amacına yönelen her çaba, vesayetle hesaplaşmak zorunda kalmıştır. Çünkü bölgesel ve küresel egemenlik hesaplarını maddi manevi yönden bizi zayıflatmak, parçalamak üzerine yapan karanlık odaklar, buldukları her fırsatta bizi toplumumuza, değerlerimize yabancılaştırarak iliklerimize kadar sömürüye açık hale getirmek istemiştir. Sömürü düzenlerini gelir dağılımındaki adaletsizlikle kuranlar da bu kesimlerdir. O nedenle, bizler ekmeğimize, emeğimize göz dikenlere, değerlerimize saldıranlara karşı teyakkuza geçmeliyiz” dedi.



 

Adil bir paylaşım düzeni ancak milletin egemen olduğu sistemlerde mümkündür

Vesayetçilerin, kalıcı hale getirmek istedikleri ideolojik yapılarını eğitimle temellendirmeye çalıştıklarını kaydeden Olçum, “O nedenle, gerçek kurtuluş, zihni kuşatmaya karşı verilecek mücadeleyle mümkündür. Millî değerlere aidiyeti kimliğimizin esas unsuru sayan bir sendika olarak, vesayetle gerçek mücadelenin eğitimdeki zihni kuşatmanın kırılmasıyla mümkün olacağını savunuyoruz. Şimdi bir yandan, çarpıklığa ayarlı müfredatı millî değerlerimiz, pedagojik gerçekler ve çağın gereklerine uygun hale getirme; diğer yandan, milletin egemen olduğu bir sistemle bu vesayete son vermenin gayreti içindeyiz. Çünkü istikrarlı bir ekonomi, daha adil bir paylaşım düzeni ancak milletin egemen olduğu sistemlerde mümkündür” şeklinde konuştu.
 


Zorlu süreçlerde sorumluluk alan bir teşkilatız

Vesayetin, ihanetlerin, krizlerin bir daha yaşanmaması, koalisyon dönemlerinin millete ve kamu görevlilerine ödettiği ağır faturaların arşivlerde kalması için, ülkenin selameti ve geleceği için referandumda ‘evet’ diyeceklerini söyleyen Olçum, “Türkiye kısa sürede çok zorlu badireler atlatmıştır. Bu zorlu süreçte sorumluluk alarak ‘Memur-Sen’e Davet, Tercih Evet’ sloganıyla 81 ilde, 1 milyon 111 bin üye hedefi ve referandumda ‘evet’ tercihiyle çalışmalar yürütüyoruz. ‘İnsanların en hayırlısı insana faydalı olandır’ anlayışıyla kültür ve medeniyet değerlerimizi referans alarak sendikacılık yapıyoruz. Bu, basit seçim değildir. ‘Evet’ kararı çok önemlidir. Fazla uzağa gitmeden, son birkaç yıl içerisinde meydana gelen 27 Nisan e-muhtırası, gezi olayları ve 15 Temmuz darbe girişimini iyi okumak gerekir. Allah’ın izni ile 16 Nisan, Türkiye’nin yaşadığı gelgitlerin sona erdiği gün olacaktır” diye konuştu.



16 Nisan, 15 Mayıs ve Ağustos’ta yapılacak 4. Dönem Toplu Sözleşme’nin kendileri açısından önemli eşikler olduğunu belirten Olçum, sözlerini şöyle tamamladı: “Sendika olarak bir çalışma başlattık. 16 Nisan’da yapılacak anayasa değişikliği referandumunda, istikrar için, istiklal ve istikbal için ‘evet’ çıkması için çaba harcıyoruz. Toplu sözleşme masasına daha güçlü bir şekilde oturmak için 15 Mayıs’a kadar gecemizi gündüzümüze katarak sendikal faaliyetlerimizi sürdüreceğiz. Eğitim-Bir-Sen olarak hedefimiz 500 bin, Memur-Sen olarak 1 milyon 111 bin 111 üye sayısına ulaşmaktır. Bunun için yollara düştük. İnşallah 15 Mayıs’ta bu hedeflerimizi gerçekleştirerek, Memur-Sen ailesine olan ihtiyacın yarın daha çok olacağını hatırlatacağız.”

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum