Türkiye, Uygur bölgesindeki olayları BM'ye taşıyor

Türkiye, Uygur bölgesindeki olayları BM'ye taşıyor

İtalya'daki G-8 Zirvesi'nin ardından Türk basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Erdoğan...

Türkistan'daki olaylara ilişkin, "Bir taraftan evrensel değerleri konuşacağız, insan haklarını konuşacağız, öbür taraftan bunlara seyirci kalacağız; bu olacak iş değil." dedi.



Zirvede bir araya geldiği liderlere bu düşüncelerini ifade ettiğini anlattı. Liderlerin de 'bu durumun üzerine de hassasiyetle eğilmek gerekir' diye düşündüğünü aktardı. Erdoğan, yaşanan olayların, ikili ilişkiler veya menfaatler değil, insan unsuru noktasından ele alınması gerektiğini söyledi. Başbakan, Pekin yönetimine de faillerin yakalanarak gerekli yaptırımların uygulanması çağrısında bulundu.

Türkiye'nin konuyu BM Güvenlik Konseyi'ne taşıma girişimi karşısında Çin'in 'veto' kartını kullanmasına kesin gözüyle bakılıyor. Nitekim Pekin yönetimi dün, bunu hatırlatır biçimde, "Bu durum iç işlerimize karışmak anlamına gelir." dedi. Hemen ardından ise Ankara'dan bir açıklama geldi: "Türkiye'nin, iç işlerinize karışmak gibi bir niyeti yoktur, olmamıştır." Uygurların iki ülke arasında 'dostluk köprüsü' olduğu da vurgulanarak. Ankara için Uygurlar 'beşinci kol' değil... Türkiye'nin Pekin'den 'haklı talepleri' var. 'Uygurların, barış, güven ve huzur içinde yaşamaları için gerekli ortamın sağlanmasını' istiyor.

Türkiye, ilk günden itibaren çok dikkatli adımlar attı. Hem Pekin ile Ankara arasındaki ilişkilerin olumsuz etkilenmemesi hem de Uygur Türklerinin yaşadığı ortamın iyileştirilmesi için. Bu noktada, Cumhurbaşkanı'nın, "Bizim için önemli olan oradaki kardeşlerimizin kendi devletleri içerisinde özgürce, mutlu ve mesut olmaları." sözünün altının çizilmesi gerekiyor.

Başbakan'ın sözleriyle birlikte Ankara'da, yeniden Urumçi olaylarının Güvenlik Konseyi'ne taşınmasının artıları-eksileri hesaplanıyor. BM'nin insan haklarıyla ilgili organlarına taşınması görüşü daha fazla kabul görüyor. Ancak son noktada Başbakan'ın 'arkadaşlarımızla değerlendireceğiz' dediği ihtimal 'siyasî talimat'a dönüşürse diplomatlar mesailerini buna ayıracak.

Doğu Türkistan'da yüzlerce kişinin öldüğü, binden fazla kişinin yaralandığı olaylar sebebiyle Çin'e toplumun her kesiminden tepki yükseliyor. Tüketiciler Birliği, Çin ürünlerine boykot çağrısında bulunurken, konsolosluk önünde toplanan gruplar Çin mallarını ateşe verdi. Hükümet ise Uygur Türklerine yönelik 'vahşet'i Birleşmiş Milletler'e (BM) taşıyacak. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, G–8 Zirvesi için bulunduğu İtalya'da Çin'de yaşananları gündeme getirirken, liderlere Türkiye'nin hassasiyetlerini aktardı. Gazetecilerin soruları üzerine ise Erdoğan, olaylar için kullandığı 'vahşet' ifadesinin arkasında olduğunu belirtti, "Yaşananlara seyirci kalamayız." dedi. Konuyu BM Güvenlik Konseyi'ne taşıyacaklarını açıklayan Başbakan, "BM Güvenlik Konseyi'nde Çin daimi üye, biz geçici üyeyiz. Orada bu işin değerlendirilmesi, görüşülmesi gerekir diye inanıyorum." dedi. Türkiye için önemli olanın 'menfaatler değil, insanî değerler' olduğunu belirten Erdoğan, Çin'den adaletli bir yaklaşımla failleri bulmasını istedi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de olayları endişe ve üzüntüyle takip ettiğini belirtti.

Uygurların anası Kadir: Olayları BM heyeti araştırsın

'Uygurların anası' olarak bilinen Dünya Uygur Kongresi Başkanı Rabiye Kadir, Başbakan Erdoğan'ın vize sözünün ardından Türkiye'ye geleceğini açıkladı. Kadir, Ankara'dan, bağımsız bir araştırma komisyonunun bölgeye gönderilmesi için BM ve Çin hükümeti nezdinde girişimlerde bulunmasını istedi.

Ölenler için gıyabi cenaze namazı kılındı

Uygur Bölgesi'nde hayatını kaybedenler için dün yurdun çeşitli yerlerinde gıyabi cenaze namazı kılındı. İstanbul, Ankara, Bursa, Edirne ve Sivas'ta cuma namazını müteakiben kılınan cenaze namazlarının ardından Pekin hükümeti protesto edildi ve Çin bayrakları yakıldı.

Pekin'e göre; Urumçi'de yaşananlar Çin'in iç işi

Çin yönetimi, Doğu Türkistan'da yaşananların BM Güvenlik Konseyi'ne götürülmesine karşı çıkıyor. Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Çin Gang, Urumçi'de 5 Temmuz'da meydana gelen şiddet olaylarının Çin'in iç işi olduğu-nu savunarak Güvenlik Konseyi'nde tartışılması için bir neden bulunmadığını söyledi. ZAMAN

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.