Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, toplu sözleşmede önemli kazanımlara imza attıklarını, pek çok sorunu çözüme kavuşturduklarını söyledi.

Ali Yalçın, Eğitim-Bir-Sen Adıyaman Şubesi’nin ‘Teşkilat Eğitimi’ programına katıldı. Şube ve ilçe yönetimlerinin katılımıyla gerçekleştirilen toplantıda konuşan Yalçın, müzakerenin ve mücadelenin bir arada olduğu bir toplu sözleşme sürecini geride bıraktıklarını belirterek, “Süreç mutabakatla sonuçlandı. 2022 ve 2023 yıllarını kapsayan dönemde toplamda yüzde 26, kümülatif olarak ise yüzde 28,61’lik bir zam oranı elde etmiş bulunmaktayız.Toplu sözleşmeyi sadece oransal rakamlar üzerinden okumak yanlış olur. Eğitimden sağlığa, haberleşmeden ulaşıma, hizmet kollarında çok önemli kazanımlar elde ettik. Bununla beraber sosyal haklar konusunda da ciddi anlamda kazanımlarımız söz konusu. En düşük sendikalı devlet memuru iki yıl içerisinde yüzde 30 ile yüzde 40 arasında bir zam almış olacak” dedi.

Hizmet kolunda önemli kazanımlara imza attık

6. Dönem Toplu Sözleşme ile hizmet kollarında elde edilen kazanımlara da dikkat çeken Yalçın, “Örneğin, sınıf öğretmenlerine ve okul öncesi öğretmenlerine aylık ortalama 211 TL, rehber öğretmenlere 132 TL, özel eğitim öğretmenlerine aylık 317 TL bir iyileştirme söz konusudur. Ayrıca, 24 saat süreyle nöbet tutan belletmenlere ödenen 2 saatlik ek ders ücretinin 4 saate,nöbet tutan belletmen öğretmenlerin aylık ders ücreti sınırının 56 saatten 64 saate çıkarılmasını sağladık, eğitim kurumlarındaki yöneticilerin istemeleri hâlinde belletmenlik görevi karşılığı ek ders ücreti almalarını temin ettik” şeklinde konuştu.

Üç ayda bir verilen 135 TL’lik toplu sözleşme ikramiyesini 400 TL’ye çıkardıklarını dile getiren Yalçın, “İkramiye, dönem sonu itibarıyla 489 TL’yi bulacak. Bu da sendikalı ile sendikasız arasında bir fark oluşturacak” ifadelerini kullandı.

Uzun süredir üzerinde durdukları ve sık sık gündeme getirdikleri 3600 ek gösterge konusunu da açıklığa kavuşturduklarını kaydeden Yalçın, şöyle devam etti: “2022 yılı içerisinde yetkili konfederasyon ve bakanlık arasında süreç çalışılacak ve tamamlanarak teslim edilecek. Önceden 3600 ek gösterge öğretmenler, hemşireler, imamlar ve polisler olmak üzere dört meslek grubu üzerinden ifade edilmişti. Biz bu süreçte toplu sözleşmeye tüm kamu görevlilerini kapsayacak şekilde bir madde koydurduk ve bunun böyle olması için elimizden gelen gayreti göstereceğiz. Aynı şekilde sözleşmeliler konusu da gündemimizdeydi. O konuda da hiçbir ayrım gözetilmeksizin gerekli çalışmaları yapacağız.”

Eğitim çalışanlarını aşı olmaya veya PCR testi yaptırmaya zorlamak yanlışından dönülmelidir

Ali Yalçın, okulların eğitim-öğretim yılıyla birlikte tam zamanlı olarak açılması kararını desteklediklerini vurgulayarak, şunları söyledi: “Okullar salgının ana yayılma merkezi değildir ve okullarda görülen/görülecek vakalar toplumdaki yayılmanın bir yansımasıdır. Bakanlığın okulların açık tutulması noktasındaki tavrını destekliyoruz.Ancak,eğitimcilerin aşı olmaya veya PCR testi yaptırmaya zorlanması, temel haklarının ihlali olduğu kadar onların moral, motivasyon ve çalışma azmini de zedeleyecektir. Bakanlık, yönetici ile öğretmeni, veliler ile eğitim kurumlarını karşı karşıya getirerek kurum içi çalışma barışını bozacak, hukuki temeli olmayan zorlama tasarruflara meydan vermemelidir.”