Genel Başkan Yardımcımız Erhan Bayramın ve beraberindeki heyetin ilk adresi Kırıkkale İl Milli Eğitim Müdürü Rıza Aydın’ı ziyaret etmek oldu.

Daha sonra Bayram ve beraberindekiler önceki dönem Merkez Yönetim Kurulu Üyemiz M. Yaşar Şahindoğan’ın Kırıkkale’de bulunan kabrini ziyaret etti.

Kırıkkale temasları kapsamında Bayram, önceki dönem Genel Merkez Yönetim Kurulu Üyemiz M. Yaşar Şahindoğan’ın oğlu Alperen Şahindoğan ile birlikte M. Yaşar Şahindoğan’ın adının verildiği toplantı salonunun açılışını da gerçekleştirdi. Merhum M. Yaşar Şahindoğan’ın ailesinin de katıldığı açılışta Bayram, “Vefa örneği bu kararları için Şube Başkanımız Yücel Karabacak’ın şahsında şube yönetimimize şahsım ve Genel Merkezimiz adına takdir ve şükranlarımızı sunuyorum.” dedi.

Temasların son durağında Bayram, Kırıkkale Şubemizin istişare toplantısına katıldı. Coşku ve katılımın yoğun olduğu toplantıda; Kırıkkale Şube Başkanı Yücel Karabacak, Şube Denetim, Disiplin Kurulu Üyelerimiz, ilçe temsilcilerimiz ve Kadın Komisyonlarımız da hazır bulundu.

Bayram: Türkiye Kamu-Sen olarak Türkiye sevdalısı, milli bir sivil toplum kuruluşu olarak camiamızın ve milletimizin sesi olacağımız yemini ile yola çıktık, bu yoldan da dönmedik.

Toplantıda bir konuşma yapan Genel Başkan Yardımcımız Bayram, “Türkiye Kamu-Sen olarak Türkiye sevdalısı, milli bir sivil toplum kuruluşu olarak camiamızın ve milletimizin sesi olacağımız yemini ile yola çıktık. Türk milletinin bir ferdi olmaktan ve ülkemiz için mücadele etmekten her zaman gurur duyduk. Kâh alanlarda kamu çalışanları ile omuz omuza hak mücadelesi verdik, kâh içten ve dıştan milletimizin zararına ve devletimizin bekasına yönelik girişimde bulunanlara karşı had bildirdik. Çok şükür ki yeminlerimize sağdık kaldık, kurulduğumuz günden bu yana üyelerimize ve milletimize verdiğimiz sözden bir an bile geri durmadık. Bugün, ülkemizin 81 ilinde, doğudan batıya, kuzeyden güneye her noktasında Türk Eğitim-Sen varlığıyla kamu görevlilerimizin ve milletimizin güvendiği, dayandığı, saygı duyduğu kurumsal bir yapıdır. Allah birliğimizi daim etsin. Var olsun teşkilat.” dedi.

Tasarruf eğitimde olmaz! 100 bin öğretmen ataması istiyoruz.

Eğitimde tasarruf olamayacağını kaydeden Bayram, “Türk Eğitim-Sen olarak bir kez daha yinelemek gerekirse ülkemizin geleceği eğitimle kurulacaktır. Bakınız her alanda tasarruf yapabilinir, bir süre sonra eksikleri telafi edersiniz. Fakat eğitimde ortaya çıkan aksaklıkların telafisi olmaz. Bakınız geçtiğimiz günlerde Sayın Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek “Bakanlıklara bu sene sadece emekli olanların yerine eleman alma prensibini getirdik.” şeklinde açıklaması oldu. Sanırım Sayın Şimşek yeni hizmete giren okul sayısı, yeni açılan derslik sayısı ve çağ nüfustaki artış sayısından bir haber. Öğretmenlerimiz eğitimin taşıyıcı kolonudur. Yani en güzel okulları da inşa etseniz dahi eğer sınıfta öğretmeniz yok ise yapılan tüm yatırımlar beyhudedir. Bu noktada eğitimde tasarruf olamayacağını bir kez vurguluyor, 31 Mart yerel seçimlerin ardından 2024 yılının sonuna kadar en az 100 bin öğretmen atama yapılmasını istiyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

Sözleşmeli istihdam modeli artık tarih olmalıdır.

Kamuya alımlarda sadece kadrolu istihdam olması gerektiğinin altını çizen Bayram, “Sözleşmeli öğretmenler ile kadrolu öğretmenler arasındaki ayrımın kaldırılması ve tüm öğretmenlerin sadece kadrolu olarak istihdam edilmesini söylemekten dilimizde tüy bitti. Hatırlanacağı gibi geçtiğimiz yıllarda Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan meslek kanunuyla sözleşmeli ve kadrolu öğretmenler arasındaki ayrımı ortadan kaldıracaklarını ifade etmişti. Ancak meslek kanununda buna ilişkin hiçbir hususun olmaması, Cumhurbaşkanı’nın sözünün yerine getirilmemesi bizleri hayal kırıklığına uğrattı. Yapılması gereken 2011 ve 2013 yıllarında olduğu gibi, sözleşmeli öğretmenlerin kadroya geçirilmesi ve bundan sonraki alımların tamamının kadrolu olarak yapılmasıdır.” ifadelerine yer verdi.

Katılımcı ve sonuç alıcı bir sendikal yapı oluşturulmalıdır

Öte yandan 4688 sayılı Kanunun değişikliğe gidilmesi gerektiğinin altını çizen Bayram, “Toplu pazarlık masasında yer alan tüm sendika ve konfederasyonların söz, imza ve itiraz yetkisinin bulunmalıdır. Katılımcı ve sonuç alıcı bir sendikal yapı oluşturulmalıdır.” diye konuştu.