Şube müdürlüğü kavramı MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI teşkilatında bulunan ara kademe yöneticiliğinin tanımıdır kısaca. Atanma usulleri bir dönem ülkemizin bulunduğu konum ve zamanı gereği kapalı kapılar ardında yapılan kadrolar idi. 2000 yıl başlarında AB normları gereği açık devlet politikası  güden devletimizin, personel atama da  açık ve şeffaf yönetim anlayışı içine girmesi ile milli eğitim camiasında şube müdürlüğü unvanı; 2000 yılı temmuz ayında yapılan seçme sınavı ile   herhangi bir yan etki ve referansı veya siyası oluşum içinde kendisini hissetmeyen öğretmenlerin hayal edebileceği bir kadro ve unvan haline gelmiştir.

2000 yılında yapılan seçme sınavı sonucunda bu sınavı kazanan öğretmenler Yalova Esenköy Hizmetiçi Eğitim  Enstitüsünde üç grup halinde en az 30 gün süreli ve 120 saatlik eğitim yönetimi seminerine  tabi olmuş ve bu seminer sonunda yapılan görevde yükselme sınavı ile ülkemizin değişik noktalarına tayin isteyerek göreve başlamış ve görevlerine devam etmektedirler.

Yapılan bu seminere katılan şube müdürlerine dönemin üst düzey bürokratları da katılarak moral motivasyon ve destek vermişler arkadaşları yüreklendirmeye özen göstermişlerdi. Bu seminere katılan birisi olarak bizlerde o zaman seminere katılan bu değerli yöneticilerimize aşağıdaki soruları sormuştuk ve isteklerimiz sıralamıştık ve bize verilen cevaplarda;

1-Mevcut yönetmelik gereği (O Zaman yürürlükte olan 30 Kasım 2010 tarihli yönetici atama yönetmeliği) 1.tercihini doğu hizmeti yapmak üzere doğuda bir ilçe yazan ve tayini çıkan bir şube müdürü 3 ve ya 5 yıl sonra batıda büyük bir ilçe veya ile gelebileceklerdi;

*bu sözlere güvenerek il ve ilçe merkezinde okul müdürü ve öğretmen olan arkadaşlar kurulu düzenini bozup doğuya gitti ve orada mahsur kaldı zira mevcut yönetmelik Haziran 2002 yılında iptal edildi ve hala nakil yönetmeliği yok

*bu arkadaşların çocukları mahrumiyet bölgelerinde eğitim öğretim hakkında mahsur kaldı

*aile huzurları bozuldu

2-Mali haklar olarak maliye bakanlığı personeli denk görevi olan unvanların alacağı mali haklara sahip olacaklardı

*Ütopik olarak hayal âleminde kaldı bırakın maliye bakanlığı personelini, inanıyoruz öğretmen arkadaşlarımız çok değerlidir, yönettiğimiz personelimizden geri kaldık

3-Askeri hiyerarşide ki gibi kısaca iki doğu ilçesinde çalışan dönüşte orta düzey bir ilçe veya il de müdür veya müdür yardımcısı olabilecekti

*Ütopik hayal olarak kaldı, zira yerinden yurdundan ayrılmayan siyasi erk ile kendine zaman ve görev ayarlayan okul müdürü kardeşlerimiz üç beş yıl kendi ilçesinde ve ilinde çalıştıktan sonra il müdürü veya ilçe müdürü oldular

Şimdi deniyor ki rotasyon, rotasyon, ne güzel ben şimdi bir taşra ilçesindeyim, büyük ilçe ve illerde şube müdürlüğü isteyeceğim, ilçe müdürlüğü isteyeceğim güzel bir hayal inanalım inşallah...

Lütfen, şartlarını yerine getirip taşrada görev yapan ve çocuklarını taşrada yetiştirmek zorunda kalan, yeri geldiğinde karar vermesi gerektiği zaman kararı veren ve sorumluluğunu alan, görev anlayışından kaçmayan , verilen görevi zamanında ve layığı ile yapan ve her zaman moral motivasyonu üst düzeyde tutmaya çalışan şube müdürlerine, merkez il ve ya ilçelerde de çalışmayı esirgemeyin, onlarında çocuklarını daha kaliteli ortamlarda eğitim alması gerektiğini unutmayın. A kişisinin siyasi erk ile illegal ilişki sonucu işgal ettiği kadronun bulunduğu büyük ildeki tıp fakültesini kazanan taşra şube müdürünün çocuğunu o ilde okutmak için  yaptığı emek ve masrafları, belki o kadro işgali yapan arkadaştan mahşerde alır mı dersiniz inşallah, lütfen çığlık seslerine kulak tıkamayın. Rotasyon ise adaletli olsun, atama ise açık ve şeffaf olsun, anlaşılır paylaşılır anlatılabilir olsun, ama hak gaspı olmasın anlatılamaz olmasın.... 5 yıl 8 yıl fark etmez ama adalet olsun lütfen...

Sayın bakanımıza sevgilerimizle ithaf olunur başarılarının devamını dileriz.

Adem ÖZTÜRK

Hacıbektaş İlçe Milli Eğim Şube Müdürü

UEYDER BAŞKAN YARDIMCISI