Ankara Kahveciler Odası Başkanı İsa Güven, kahveci esnafının çok güç şartlar altında geçim mücadelesi verdiğini söyledi. Esnafın sıkıntılı yaşam koşulları ve beklediği siftahı yapamaması nedeniyle anahtar bırakma noktasına geldiğini ifade eden Güven, sigara yasağının 2009'da başlamasının ardından en çok sigara tüketilen yerlerden olan kahvehanelerde ekonomik anlamda çöküntü yaşandığını kaydetti.İsa Güven, kahvehanelerin ayrı bir kültür olduğunu, kahvehaneye gelen insanların günde 3-5 gazete okuduğunu dile getirerek, kahvehanelerde sigaralı ve sigarasız ayrı bölme yapılarak sorunun bir nebze olsun giderilebileceğini önerdi. ''Ben sigara içmiyorum. Tavsiye de etmiyorum. Sağlığa da zaten zararlı'' diyen Güven, şöyle devam etti:''Kahvehaneye gelen insanların yüzde 95'i sigara içiyor, yüzde 5'lik bir kesim ise içmiyor. Biz aş, iş, ekmek istiyoruz ama ekmeğimiz elimizden alındı. Kapalı alanda sigara yasağı nedeniyle çok sayıda kahvehanenin değeri gözden düştü. Yasa öncesi 60-70 bin lira değerindeki bir kahvehane, sigara yasağının ardından 10 bin lira gibi değerinin çok altında fiyata düştü. Satacak müşteri bulamıyoruz. Devletin kahvehane işletmecilerine kredi olanağı sağlayarak başka alanlara kaydırılmasına imkan sağlaması zorunlu hale geldi. Anayasa'da bulunan ''esnaf ve sanatkarların özlük hakları'' ile ilgili madde çiğnendi. Kahvehane esnafının haklarının geri verilmesi gerekir. Kahvehaneler, simit, poğaça, tost gibi farklı ürünlerin satışını yapması gerekir. Kahvehanelerde insanlar oyun oynuyor, stres atıyor, hoş vakit geçiriyor yani ucuz eğlence sağlıyor.'' Sağlıkçılar yasayı destekliyorHacettepe Üniversitesi (HÜ) Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof Dr. Nazmi Bilir ise sigara yasağının halk sağlığını koruma bakımından en olumlu yasa olduğunu belirterek, toplumun bu yasayı benimsediğini ve kabullendiğini söyledi.Prof. Dr. Bilir, bazı ikram sektörü dernek temsilcilerinin yasadan dolayı,''işletmeler kapatılıyor, devrediliyor, zarar ediyor'' gibi ortaya atılan görüşlerin gerçeği yansıtmadığını bildirdi.Kapanan işletmelerden aksine açılan işletmelerin daha fazla olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Bilir, ''İşletmelerin yasa sonrası ödediği KDV miktarına bakıldığında artış göstermektedir, buda gelirlerinin azalmadığını aksine arttığını kanıtlıyor'' diye konuştu.Bilir, kahvehanelerin bu tür asılsız iddiaları savunmak yerine kültür ve geleneklere uygun şekilde düzenleme yapması gerektiğinin altını çizerek, kahvehanelerin yalnızca oyun oynanan, sigara içilen mekanlar olarak değil, çeşitli kültürel etkinliklerin yapıldığı mekanlar olarak da görülebileceğini ifade etti.Türkiye Esnaf ve Sanatkar Konfederasyonu (TESK) öncülüğünde bu konuda bir çok olumlu örnekler olduğunu vurgulayan Bilir, vatandaşların hem eğlenebileceği hem de sağlıklı ortamlarda vakit geçirebileceği yerler olmasının ikram sektörü işletmecileri için daha yararlı olduğunu kaydetti.Bilir, Türkiye'nin 2009 yılından itibaren bu yasağı uygulamasıyla dünya genelinde prestij kazandığına işaret ederek, ''Kahvehane kültürünün, kıraathane kültürüne dönüştürülerek, kahvehanelerin kültürel etkinliklerin daha fazla olduğu yerler olmasına imkan sağlandı'' dedi. cumhuriyet