Geçtiğimiz aylarda tartışmalara neden olan üniversitelere girişlerde barajların kaldırılmasına yönelik düzenlemenin uygulanacağı sınavlar öncesi başvurular ile ilgili veriler kamuoyu ile paylaşıldı. Verilere göre tüm zamanların en yüksek başvuru sayısının yakalandığı 2022 YKS başvurularına ilişkin gazetemize değerlendirmede bulunan Bursa Uludağ Üniversitesi Eğitim Fakültesi, Eğitim Bilimleri Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selahattin Turan, Türkiye’de yükseköğretimin stratejik bir alan olmaktan çıktığını belirterek, “Yükseköğretim yüksek liseye evrilme riski taşıyor” dedi.
BAŞVURULAR GEÇEN SENEYE GÖRE YÜZDE 25 CİVARINDA ARTTI
Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) Başkanı Prof. Dr. Halis Aygün tarafından kamuoyu ile paylaşılan verilere göre üniversite sınavlarına yapılan başvurular geçen seneye göre yüzde 25 oranında artarken, “2022-YKS’ye gireceklerin sayısı 635 bin 522 aday artışıyla geçen yıla oranla yüzde 24,36 arttı. 2021-YKS’ye başvuran aday sayısı 2 milyon 607 bin 903 iken bu yıl 2022-YKS’ye 3 milyon 243 bin 425 aday başvurdu” ifadeleri kullanıldı. Aygün başvuranların durumlarına ilişkin verileri paylaşırken, “Lise son sınıfta olan aday sayımız 923 bin 37 (yüzde 28,23), lise mezunu olup bir yükseköğretim programına yerleşmemiş olan aday sayımız ise 1 milyon 556 bin 730 (yüzde 47,99). Bir yükseköğretim programına yerleşmiş veya kayıtlı aday sayımız ise 389 bin 823 (yüzde 12,27), bir yükseköğretim programından mezun olan aday sayımız 293 bin 136 (yüzde 9,03). Yükseköğretim kurumundan kaydı silinen ve sınava başvuran aday sayımız da 80 bin 699 (yüzde 2,48)” diye belirtti.
“HERKES DİPLOMA ALMAK İSTİYOR AMA NİTELİK ZARAR GÖRÜYOR”
Başvuru sayısındaki rekor artışın temel sebebi, YKS’de baraj puanlarının kaldırılması olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Selahattin Turan, “Kitlesel yükseköğretim politikaları yani herkesin üniversite mezunu olması için uygulanan politikalar için uygun bir karar olan, fakat kontenjanları dolmayan üniversitelerin baskısı sonucu alınan baraj kaldırma kararı ile başvurular bu denli artış sağlamıştır” dedi. Uygulanan politikaların tam olarak takip edilemediğine dikkat çeken Turan, plansızlık sonucunda uygulamaların zedelendiğini belirterek, “Türkiye’de yükseköğretim stratejik bir alan olmaktan çıkmıştır. Yükseköğretim kurumları kendi görevlerini bırakarak, yüksek lise olarak evrilme riski ile karşı karşıya. 3 milyon başvurunun olması kitlesel eğitimin önünü açıyor fakat bu durum ileriki süreçlerde genç işsizliğin artmasına neden olacak” ifadelerini kullandı.
“390 BİN AKTİF ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİSİ SINAVA BAŞVURDU”
Başvuran adayların durumlarını değerlendiren Turan, verilerin gençlerin durumlarını gözler önüne serdiğini vurgulayarak, “Başvuran adaylar arasında, lise son öğrencilerin yanı sıra daha önceleri hiçbir şekilde bir programa yerleşemeyenler, hâlihazırda üniversite öğrencileri de var. İş bulma kaygısı, kıdem alma vb. sebeplerle birçok kişi bir şekilde üniversite diploması almak istiyor. Fakat bu durum niteliği etkiliyor. Verilere göre, bir yükseköğretim programına yerleşmiş veya kayıtlı aday sayısı 389 bin 823, bir yükseköğretim programından mezun olan aday sayısı ise 293 bin 136. Toplamda yaklaşık 700 bin öğrenci yaşadıkları kaygılardan okudukları, mezun oldukları bölümü değiştirmek istiyor” diye konuştu.
Mehmet Fahri Özkan
Kaynak : Milli Gazete