Üniversitelerdeki idari personel; 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun hükümlerine tabi olarak çalışmalarına rağmen üniversitelerin kendilerine özgü özerk yapısı olması ve merkez – taşra teşkilat yapılanmasının bulunmaması sebebiyle diğer devlet memurlarının yararlandığı yer değiştirme ve mazerete bağlı yer değiştirme haklarından mahrum kalmaktadırlar.
Üniversitelerimiz birbirinden bağımsız kurumlar gibi değerlendirildiğinden bu kurumlarda görev yapmakta olan idari personelin sağlık durumu, eş durumu gibi özür durumlarına bağlı yer değişikliği işlemleri yapılamamaktadır. Yer değiştirme işlemleri sadece kurumlar arası nakil yoluyla gerçekleştirilmektedir. Ancak nakil işlemlerinde de personel öncelikle kendisine yer değişikliği talep edecek kurum aramak zorunda kalmaktadır. Bu kurumu bulduğu takdirde ise kendi üniversitesinden ’muvafakat’ alma mecburiyeti bulunmaktadır. Muvafakat işlemlerinin rektörlüklerin keyfi ve sınırsız takdirine bırakılması ise uygulamada mağduriyetlere yol açmaktadır. Boş kadro olmadığı gerekçesiyle muvafakat talepleri çoğu kez reddedilmekte ve bunlarla ilgili açılan davaların çoğu da yargıdan dönmektedir. Üniversitelerde çalışan idari personelin, özür durumuna bağlı olarak dahi yer değiştirme yapmalarına imkan tanıyan somut kriterlerin bulunmaması aile bütünlüğünün parçalanmasına, sağlıklı yaşama hakkının ihlaline ve personelin çalışma performansı ve kalitesinin düşmesine sebep olmaktadır. Bu nedenle, üniversitelerde görev yapan idari personelin diğer üniversitelere geçebilmesi isteğe bağlı ve özürleri varsa bu özürlerine binaen diğer üniversitelere geçişine imkan sağlayacak şekilde YÖK koordinatörlüğünde yönetmelik çıkarılmalıdır.
Türk Eğitim Sen olarak üniversitelerde idari personel olarak çalışan 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na tabi memurların yer değiştirme ve tayin işlemlerinin yapılacak yasal düzenlemeler ile somut kriterlere bağlanarak gerekli düzenlemelerin yapılması ve böylelikle üniversiteler arası nakil taleplerinde muvafakat verilmemesi nedeniyle yaşanan mağduriyetlerin önlenmesi hususunda Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı’ndan talepte bulunduk.