"Yargıya ve iktidara olan güven zedeleniyor"

Adalet Bakanlığı müfettişlerinin talebi üzerine Ergenekon Başsavcısı Aykut Cengiz Engin'in de dinlendiğinin ortaya çıkması büyük tartışma yarattı.

Adalet Bakanlığı müfettişlerinin talebi üzerine Ergenekon Başsavcısı Aykut Cengiz Engin'in de dinlendiğinin ortaya çıkması büyük tartışma yarattı. Bilgi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sibel İnceoğlu, konuyu HABERTURK.COM'a değerlendirdi:

"Açıkçası böyle genel dinleme kararları vermek mümkün değil. Yani muhakkak bir suç şüphesi olması lazım. Ceza Muhakemesi Kanunu'na göre bu gereklidir. Dolayısıyla burada Sayın Cumhuriyet Savcısı'ndan şüphelenilmiş anlamı doğuyor. Bir mahkeme kararı olduğuna göre... Adalet Bakanı muhtemelen bu konuda bir soruşturma izni vermiştir. Tabii bunlar hep varsayım şeklinde ve soruşturma izni çerçevesinde bir mahkeme kararı alınmıştır diye düşünüyorum. İllegal bir dinlemeyse durum daha da vahim. Bu soruşturma nasıl yapılmış, bu karar nasıl alınmış bunlarla ilgili bir detay bilmiyoruz ama açıkçası bu bir problem. Türkiye'de maalesef görüyoruz ki iki gündür yargıçlar ve savcılar hakkında sürekli böyle kararlar veriliyor. Bunların bu kadar kolay verilmemesi lazım. Dün de biliyorsunuz Yargıtay savcı vekili hakkında da böyle bir şey çıktı. Burada da bir soruşturma izni olması gerekir. Soruşturma izni de Yargıtay 1. Başkanlar Kurulu tarafından verilebilir.

Adalet Bakanlığı hangi yetkiyle böyle bir karar alıp da müfettişler vasıtasıyla bu işleri yürütebiliyor o da enteresan ve tartışılması gereken bir konu açıkçası. Bu durum hukuka güveni gittikçe zayıflatıyor diye düşünüyorum. Yargının bağımsız olduğu yönünde halkın yargıya olan güvenini zedeliyor, siyasi iktidara karşı da güveni zedeliyor. Şunu unutmayalım, tabii ki bir kişi yargıç ya da savcı oldu diye suç işlemeyecek anlamına gelmez, herkes suç işleyebilir, her meslek; Başbakan, Cumhurbaşkanı, Yargıtay Başkanı, hatta Anayasa Başkanı, bu tür statüler insanların suç işlemeyecekleri anlamına gelmez. Tabii ki herkesle ilgili soruşturma yapılabilir fakat bu tür art ada gelen haberler açıkçası kuşku da yaratıyor. Yargı bu kadar suç içindeyse yargıya güvenimiz kalır mı? Ya da ikinci ihtimal yargı bu kadar suç içinde değil ama Adalet Bakanlığı ya da siyasi iktidarın sürekli takibi altındaysa o zaman yargı bağımsız kalır mı? Her açıdan son derece sıkıntılı bir durum.

http://www.haberturk.com/haber.asp?id=185945&cat=160&dt=2009/11/12

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

KAMU PERSONELİ Haberleri