Eğitim-Sen'den yapılan açıklamaya göre; Milli Eğitim Bakanlığı, 04-22 Ocak tarihleri arasında sınavların yüz yüze yapılması kararını almış ve pandemi döneminde öğrencilerin okula çağrılmasına getirilen tepkiler sonrasında da sınavların ertelendiğini açıklamıştı.
Ancak söz konusu erteleme kararıyla birlikte ilkokul ve ortaokul öğrencilerinin karne notlarının ders etkinliklerine katılım puanı ile belirleneceği, ortaöğretim kurumlarında ise sınavların eğitim öğretim yılının ikinci dönemine erteleneceği de ifade edilmişti.
Belirtmek isteriz ki pandemi döneminde ekonomik ve sosyal koşulları nedeniyle internete, bilgisayara ya da EBA’ya erişemeyen çok sayıda ilkokul ve ortaokul öğrencisi bulunmaktadır. Bu gerçeğin yok sayılarak öğrencilere not verilmek istenmesi, var olan eşitsizlikleri ve mağduriyetleri yok saymakla kalmayacak, aksine derinleştirecektir.
Kaldı ki eğitime erişim açısından dezavantajlı durumda olan öğrencilerin yaşadıkları sorunları her defasında dile getirmemize rağmen sorunların çözümü için hiçbir politika geliştirilmemiş ve bu durumdaki öğrenciler için de ciddi eşitsizliklere, haksızlıklara ve mağduriyetlere neden olunmuştur. Bu öğrencilere not verilecek olmasının akılla, pedagojiyle ve en önemlisi vicdanla bağdaşır hiçbir yanı bulunmamaktadır.
Pandemi koşulları hafiflemeden, yüz yüze eğitim için gerekli önlemler alınmadan “ben yaptım oldu” denilen her uygulama sorunları derinleştirecektir. Bu nedenle, Eğitim Sen olarak MEB’e çağrımız açık ve nettir. Öğrencilerimiz, notlardan ibaret değildir. Pandemi döneminde sınıfta kalan politikalar ortadayken, öğrencilere katılamadıkları dersler üzerinden not verilmesi doğru değildir. Salgın gerilediğinde okullarda yüz yüze telafi eğitimlerinin ardından öğrencilerin ölçme ve değerlendirmeye tabi tutulması gerekmektedir. Adil olmadığını bile bile not vermek, değerlendirme değil cezalandırmadır. Bu gerçek asla unutulmamalıdır.