Seçimin ardından bürokraside hareketlilik başladı. Ülkemizde üst düzey atamaların nasıl yapıldığını biliyoruz. Sorumluluk mevkiinde olanların, beraber çalışacağı ekibi oluşturmalarına saygı duyarken, iki hususa dikkat çekmek istiyorum: Ölçütüz nedir ve hesap veriyor musunuz?
Bürokratların üst görev talep etmelerini ve ülkemize özgü atanma yollarını zorlamalarını anlayışla karşılarken, yetki verenlerin kriterlerini sorgulama hakkımızın olduğunu düşünüyorum. Özellikle bu dönemde hata yapma ve zaman kaybetme lüksümüz yok. Tercih edeceğimiz kişi “eğitim dertlisi” midir diye bakmak en önemli ölçü olmalıdır.
Hesap verebilmek ve gerekiyorsa bedel ödemek bir erdemdir. Kişi önce kendi vicdanına hesap verebilmelidir. Ülkemizde eğitim alanında genel bir başarısızlık herkesin kabul ettiği bir gerçektir. Ortada bir başarısızlık var ancak bütün bürokratlar başarılı. Bu nasıl oluyor? Herkes başarılıysa başarısız olan kim? “Ben bu işin hakkını veremedim.” diyeni duyan varsa beri gelsin.
Zaman kaybediyoruz. Yarıyıl tatili yaklaştı. Ülkemizde bir eğitim seferberliği başlatmalıyız. Yeni bir eğitim felsefesi oluşturmalıyız. Ülke gündemi terör, dış politika ve ekonomi dışına çıkamıyor. Milli Eğitim Bakanlığı, kendi kısır gündemi içinde kitleleri heyecanlandıracak bir hamle yapamıyor. Yetkiyi merkezde toplayıp, alanda gezerek topladığınızı zannettiğinizle güçle hiçbir probleme çare olamayacağınızı görmelisiniz.
Kim nereye atanacaksa bir an önce atansın da artık yol alalım. Yeni bir sorgu ve atılım dönemi başlatalım. Toplumun hep beraber arkasından koşacağı ortak idealleri konuşalım. Bütün öğrencilerimize milli bir ruh ve bilinç verecek bir müfredat oluşturalım. Özgüveni yüksek, ülkesini ve milletini seven bir gençlik hayalini gerçekleştirelim. Toplumdan kopmuş okulun, toplumla bağlarını kuralım. Derdi olanları bulup çıkaralım, yolunu açalım.
Talat YAVUZ
Eğitim Bir Sen İstanbul 4 No’lu Şube Başkanı