Ergün, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Kalkınma Bakanlığı ve TÜBİTAK arasındaki ''Yükseköğretim Kurumları Araştırma Merkezleri'nin İzlenmesi ve Yeterlik Değerlendirmesi Hakkında İşbirliği Protokolü''nün imza töreninde yaptığı konuşmada, güçlü ülkeler ve güçlü toplumların ''doğal olarak'' güçlü bireylere ve kurumlara sahip olduğunu belirtti.
Türkiye geliştikçe kurumların her açıdan daha güçlü ve etkin yapılara dönüştüğünü kaydeden Ergün, ''Aynı şekilde kurumlarımız kendilerini geliştirdikçe ülkemizin ekonomik ve kalkınma sürecini çok daha başarılı bir şekilde yöneteceğiz'' dedi.
-Performansa göre destek-
Türkiye'nin her alanda ''son derece'' önemli ilerlemeler kaydettiğini dile getiren Ergün, dünyada çok daha fazla söz sahibi olunabilmesi için Türkiye'nin üniversiteler ve üniversitelerin araştırma-geliştirme yeteneğinin geliştirilmesi gerektiğini ifade etti.
Protokolün imzalanmasıyla, üniversitelerin bünyesinde mevcut ve ileride kurulacak olan araştırma merkezlerinin daha etkin ve verimli kullanılması anlamında önemli bir adım atılacağını dile getiren Ergün, ''Protokoldeki eylemlerle araştırma merkezlerinin sınıflandırılması, performanslarının ölçülmesi, izlenmesi ve değerlendirilmesini sağlayacağız. Böylece araştırma merkezlerinin eksiklerini tespit edecek nicel ve nitel performans kriterleri oluşturacağız. Araştırma merkezlerine verilecek olan destekleri de bu performans sonuçlarına göre belirleyeceğiz'' diye konuştu.
Protokolün imzalanmasının ardından sadece nicel kriterlerin dikkate alındığı bir dönemin geride kalacağını anlatan Bakan Ergün, saha ziyaretleri yoluyla merkezlerin durumlarını daha nitelikli bir açıdan takip altına alacaklarını belirtti.
Araştırma merkezlerini sadece üniversite bünyesinde kurulan bir yer olarak görmediklerini dile getiren Ergün, firmaların da yeni ürün geliştirmek için kendi bünyelerinde araştırma merkezleri kurmaları gerektiğini ifade etti.
-''2023 hedefini bilgi yoğun ürünlerle gerçekleştirebiliriz''-
Türkiye'nin 2002 yılında 35 milyar dolar, geçen yıl ise 135 milyar dolar civarında ihracat yaptığını hatırlatan Ergün, ''İhracatımızı 2023 yılında 500 milyar doların üstüne çıkarmak istiyorsak bunu emek yoğun ürünlerle gerçekleştiremeyiz. Bunu ancak bilgi yoğun ürünler üreterek gerçekleştirebiliriz'' dedi.
''Yaşam döngüsünün artık sonuna yaklaşmış ürün ve sektörlerden ziyade, yaşam döngüsünün hemen başında olan ürün ve sektörlere yatırım yapmalıyız'' ifadesini kullanan Ergün, Hükümet olarak Türkiye'deki sanayiyi, üretimi ve ihracatı geliştirmek için en fazla başvurmaları gereken kaynakların bilgi ve teknoloji kaynakları olduğunu bildiklerini sözlerine ekledi.
Memurlar.net