Tam Gün Yasası'nın yürürlüğe girmesiyle vatandaş artık istediği öğretim üyesine muayene olabilecek. Muayenede öğretim üyesi farkını vatandaş değil, devlet ödeyecek.
Üniversite Hastane Birliği Derneği Genel Sekreteri Yardımcı Doç. Dr. Haluk Özsarı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ''Torba Yasa'' olarak bilinen 6111 sayılı ''Bazı Alacakların Yeniden yapılandırılması ile Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve Diğer Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun''da yapılan, ''Üniversite hastanelerinde öğretim üyesi farkı'' konusundaki düzenleme hakkında bilgi verdi.
Torba Yasa'nın onaylanmasından sonra dernek yönetim kurulu ile çalışma kurulu üyelerinin ile bir toplantı yaptığını ve 28 Şubat 2011 tarihinde de Sağlık Bakanı Recep Akdağ ile 2.5 saat süren bir görüş alışverişinde bulunduklarını ifade eden Özsarı, burada üniversite hastanelerinin yaşadığı tüm sorunların ele alındığını belirtti.
Sağlık Bakanı ve konuyla ilgili bürokratların katıldığı toplantıda, Üniversite Hastaneleri Birliği olarak, genelde ''hekimliğin'' özelde de ''öğretim üyeliğinin'' değersizleştirildiğine ilişkin çok ciddi bir algılama ve tepki oluştuğunu, sağlık hizmetlerinin geleceği adına bu tepkinin mutlaka dikkate alınması gerektiğinin vurgulandığını söyledi.
Özsarı, üniversite hastanelerinde 31 Ocak'a kadar yapılan özel muayene ve tedavi ücretlerini vatandaşların kendisinin ödediğini, bu tarihten sonra Tam Gün Yasası'nın yürürlüğe giren hükmü uyarınca öğretim üyelerinin vatandaştan ''hoca farkı'' olarak isimlendirilen ücret almasının kaldırıldığını anımsattı.
-''DÖNER SERMAYENİN DAĞITIMI ÜNİVERSİTELERE BIRAKILDI''-
Özsarı, geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından da onaylanarak Resmi Gazete'de yayımlanan Torba Yasa'da konuya ilişkin söz konusu kanunla, üniversitelere özel muayene ve tedaviden elde edilen döner sermaye tutarının üniversitelere verileceğini belirtti.
Uygulamanın devlet tarafından üniversite hastanelerinin geçen yılın döner sermaye gelirlerini baz alarak ve 2011 yılı için belirleyeceği katsayı ile çarpılacağını anlatan Özsarı, bir yıllık para ödemesinin 11 aylık taksitler halinde üniversitelere ödeneceğini ifade etti.
Özsarı, ancak bu paranın öğretim üyelerine dağıtımının nasıl olacağına dair konunun, kendi öncelikleri ve koşulları doğrultusunda üniversite yönetimlerine bırakıldığına dikkati çekti.
Sadece bu uygulama ile üniversite hastanelerinin tüm sorunlarının çözülmüş olmayacağına işaret eden Özsarı, şunları kaydetti:
''Sağlık Bakanı Sayın Akdağ, yapılan görüşmede Bakanlıklarını ilgilendiren her türlü sorunu birlikte değerlendirmeye ve çözüme kavuşturmaya hazır olduklarının altını çizdi. Son 15 gündür üniversite öğretim üyeleri arasında büyük tepkiye neden olan 'Sağlık Bakanlığı ve üniversite Hastanelerinin ortak kullanımı' diye bilinen ve Sağlık Bakanlığı tarafından 18 Şubat 2011 tarihinde yürürlüğe sokulan Yönetmelik de ortaklaşa gözden geçirildi.''
Üniversite Hastane Birliği Derneği Genel Sekreteri Yardımcı Doç. Dr. Özsarı, Üniversite Hastaneleri Birliği'nin kurulduğu 2009 yılından bu yana, üniversite hastanelerinin sorunları ve çözüm önerilerine ortak akıl ve ortak dil oluşumu yoluyla ciddi katkılarda bulunduğunu, önerilen çözüm önerileri doğrultusunda yapılan düzenlemelerle sadece 2011 yılı için toplamda üniversite hastaneleri bütçelerine yüzde 24'ü bulan bir artı kaynak desteğinin sağlandığını belirterek, bugün gelinen noktada halen çözüme kavuşmamış konular olsa da bunun çok önemli bir adım olduğunu vurguladı.
PERFORMANSA GÖRE DAĞITIM YAPILMASI TAVSİYE EDİLİYOR-
Çeşitli kaynaklardan edinilen bilgiye göre, döner sermayenin öğretim üyelerine ne şekilde dağıtılacağının bir an önce belirlenmesi gerekiyor.
Belirsizliğin, öğretim üyelerini rahatsız edeceğinden endişe ediliyor. Çünkü, paranın Temel Tıptaki, klinikteki, cerrah ve dahili branşlardaki öğretim üyelerine neye göre pay edileceği henüz bilinmiyor. Buna, üniversite yönetimlerinin karar vermesi gerekiyor.
Öğretim üyelerine ödenecek döner sermaye gelirlerinde, eskiden olduğu gibi performans kriterlerine göre bir planlama yapılmasının uygun olduğu savunuluyor. Çünkü, tüm öğretim üyelerine eşit oranda döner sermaye verilmesi halinde (cerrahi operasyon yapmayan, özel hasta bakmayan öğretim üyeleri olduğundan), öğretim üyelerinin bu gerekçe ile özel hasta ya da özel cerrahi uygulamaları yapmamasının söz konusu olabileceği ifade ediliyor.
Bu durumla karşılaşılmaması için eskiden olduğu gibi öğretim üyesinin muayene ettiği, tedavisini yaptığı hasta ve cerrahi operasyon sayısı gibi performans kriterlerinin göz önünde bulundurulmasının uygun olduğu belirtiliyor. Bunun için gelen paranın bir miktarının Temel Tıp bölümüne ve buradaki öğretim üyelerinin bilimsel yayınlarına göre dağıtım yapılması, kalan kısmının ise dahili ve cerrahi branşlardaki öğretim üyelerinin hasta performansına göre verilmesi tavsiye edeliyor.
memurlar.net