Sendikalar başta olmak üzere kurum içi ve dışından birçok katılımcı görüşlerini iletti, komisyonlar çalıştı, çeşitli tavsiye kararları alındı. Tabi bu kararların ne şekilde ve ne kadarının uygulamaya geçirileceğini zaman gösterecek. Ancak sonuçta geniş katılımlı bu tür çalışmalar her zaman yararlı olmuştur.
Bununla birlikte bu çalıştay zamanlama açısından şanssız bir döneme denk geldi. Eşit işe eşit ücret düzenlemesinde öğretmenlere yer verilmemesinin hemen akabine denk gelen çalıştayın en dominant konusu öğretmenlerin özlük hakları oldu. Alınan birçok karar ve görüşülen çok önemli hususlar gölgede kaldı maalesef.
Bir başka konu da genel müdürlük ve grup başkanlıklarına hala atamaların yapılmaması bu çalıştayın bir yumuşak karnı olması. Görevinden emin olmayan ve yakın geleceği istifhamlarla dolu kişilerin bu çalıştaya bütün benliğiyle katkı sunması ne kadar mümkün olmuştur?
12 genel müdürlükten sadece 3’ü asaleten atanmış durumda. Kalan 9 genel müdürlük için yaklaşık 30 çok etkili ismin mücadele halinde olduğu biliniyor. Kanaatimiz o ki en azından genel müdürlerinin atamasının bu çalıştaydan önce sonlanması isabet olurdu.
Sayın Bakan’ın bu atamalarda epeyce zorlandığı görülüyor. Ancak konunun öneminde binaen bir an evvel atmaların yapılması ve işlerin yığılmaması büyük önem arz ediyor. Belirsizlikler yüzünden çok önemli kararların alınamaması ve yeni atama için bekletilmesi işin doğası gereğidir.
Bu atamaların belki en önemlisi olan insan kaynakları genel müdürlüğüne Sağlık bakanlığı Personel Genel Müdürü Hikmet Çolak’ın getirileceği konuşuluyor. Sayın Dinçer’in bu atamayı istediği ancak Necmettin Yalçın adının da siyaseten çok güçlü olmasından dolayı atamanın adeta tıkandığı konuşuluyor.
Diğer genel müdürlükler için de durum benzer şekilde.
Çalıştayın adeta emanetçi genel müdürlerle tamamlanması ayrı bir handikapken bir de yeni gelecek genel müdürlerin alınan bu kararlara ne şekilde yaklaşacağı bir başka soru işareti.
Memurlar.biz