Bağdat ile Ankara arasında yaşanan Musul gerilimi dün Ankara'nın ana gündemi oldu. Bağdat'tan yapılan 'Türk askeri Musul'dan çekilsin' çağrısı ve tehditleri iki ayrı toplantıda ele alındı. İlk toplantı Çankaya Köşkü'ndeki Güvenlik Zirvesi oldu.
KLASÖRLER DİKKAT ÇEKTİ
Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun başkanlık ettiği toplantıya Başbakan Yardımcıları Numan Kurtulmuş, Yalçın Akdoğan ve Tuğrul Türkeş, İçişleri Bakanı Efkan Ala, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Galip Mendi, MİT Müsteşarı Hakan Fidan, Genelkurmay Harekat Başkanı Korgeneral Bahadır Köse, Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarı Muhammed Dervişoğlu katıldı. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'ın toplantıya siyah ve büyük bir çantayla katılması dikkat çekti. Ayrıca toplantı masasındaki mavi klasörler de dikkat çeken diğer bir detay oldu.
ANKARA'NIN KARARI: DÖNÜŞ YOK
Toplantı 1 saat 45 dakika sürdü. Başbakan Davutoğlu ardından da Bakanlar Kurulu'nun topladı. Bu toplantı ise 5 saat sürdü. Güvenlik kaynaklarından edinilen bilgiye Ankara toplatılar sonunda geri adım atmama kararı aldı. Türk askerinin yerel unsurların eğitimi için Musul'dan geri dönmeyeceği ifade edildi.
IRAK'I TAHRAN KIŞKIRTIYOR
Bağdat'tan yükselen Ankara karşıtı seslerin arkasından ise İran çıktı. Güvenlik kaynaklarından edinilen bilgiye göre dün İran'ın Bağdat Büyükelçiliği'nde Türkiye gündemi bir toplantı yapıldı.
İRAN ELÇİLİĞİNDE GİZLİ ZİRVE
Irak Ulusal Güvenlik Kurulu'nun 4 üyesinin katıldığı toplantıda İran'ın telkinleriyle Türkiye'ye karşı cephe alınması kararlaştırıldı. Irak Genelkurmay Başkanı ise toplantıya daha sonradan katıldı. Toplantının hemen ardından harekete geçen bu isimler Irak Hükümetini baskı baskı altına alarak Türk askerine karşı adım atılmasını sağladı.
ARKA ARKAYA TOPLANTI
Irak Başbakanı Haydar El İbadi konuyu Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne taşımakla tehdit ederken, Irak Güvenlik Kurulu üyeleri İran ve Rusya'yı cepheye sürdü. Yapılan açıklamalarda Türkiye'nin Irak'ın egemenliğini ihlal ettiğini ve Türk askerine karşı Rusya ve İran'dan yardım isteyebileceklerini söyledi. Akşam saatlerinde işi bir adım daha götüren El İbadi, Irak Hava Kuvvetleri Komutanlığı ziyaret edip 'Irak'ı korumak için hazırlıklı olun talimatı" verdi. İran'ın güdümündemi El İbadi'nin gözdağı ise yine Rusya üzerinden verdi. El İbadi, Rusya'nın Irak büyükelçisiyle basanı kapalı bir toplantı gerçekleştirdi.
BAĞDAT'A BARZANİ MESAJI
Ancak Ankara bu hamlelere karşı anında adım attı. Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesut Barzani Ankara'ya davet edilerek Bağdat'a karşı "Siz İran ve Rusya'yı çağırırsanız bizi de Barzani davet ederiz" mesajı verdi.
ÇOCUKÇA BİR ŞOV
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Rusya'nın İstanbul Boğazı'ndan geçen bir savaş gemisinin üzerindeki bir askerin elinde füzeyle görüntü vermesine ilişkin olarak şöyle konuştu: "O görüntünün, Türkiye'nin güvenliğini tehdit altına aldığı açıktır. Hiçbir şekilde, oradan geçiş yapan Rus gemilerine karşı en ufak tehdit söz konusu değildi. O görüntünün olmamasını arzu ederdik, biraz da çocukça bir şov olduğunu ifade edeyim."
Çatışma değil güvenlik için oradalar
Irak Savunma Bakanı Halid el-Ubeydi, Türkiye'nin Bağdat Büyükelçisi Faruk Kaymakcı ile Bağdat'taki bakanlık binasında bir araya geldi.
Irak Savunma Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamaya göre, Ubeydi ve Kaymakcı, görüşmede, "iki ülke arasında yaşanan sorunların uluslararası hukuk ve iyi komşuluk prensiplerine göre çözülmesinin yollarını" ele aldı. Savunma Bakanı Ubeydi, iki ülke halkı arasındaki tarihi ilişkinin muhafaza edilmesinden yana olduklarını vurgulayarak, Türkiye'nin, "Irak'ın ulusal egemenliğini koruma noktasında, iki ülke arasında yaşanan sorunların çözümü için olumlu ve pratik adımlar atması gerektiğini" savundu. Büyükelçi Kaymakcı da Ubeydi'ye, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun Irak Başbakanı Haydar el-İbadi'ye gönderdiği ve "Irak'ın birliğine saygı, egemenliği koruma ve terörle mücadelesine desteği" içeren mektubunu anımsattı.
Irak'a giren Türk güçlerinin "muharip güç olmadığına" işaret eden Kaymakcı, bunların çatışmak için değil "Zilkan" kampı ve orada bulunan eğitmen ve eğitim alanlarının güvenliğini sağlamak için gönderildiğini belirtti. Kaymakcı, Türkiye'nin konuyla ilgili Irak sınırına doğru yola çıkan güçleri geri çekme yönünde olumlu adımlar attığını hatırlattı. Büyükelçi Kaymakcı, ayrıca, Türkiye'yi ziyaret etmesi konusunda Ubeydi'ye gelen davetin önem kazandığını da ifade ederek, Türkiye'nin Irak ile diyalog ve koordinasyona devam etmeyi önemli bulduğunu aktardı.
İbadi tansiyonu yükseltiyor
Ankara'dan yapılan 'Kimsenin toprağında gözümüz yok' açıklamasına rağmen Irak Başbakanı Haydar el-İbadi, tansiyonu yükselten adımlar attı. İran'ın da etkisiyle daha önce konuyu 'Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne taşımakla ve 'Türkiye'ye karşı Rusya'yı davet etmekle' tehdit eden İbadi, dün akşam saatlerinde Irak Hava Kuvvetlerini ziyaret ederek kendince Türkiye'ye gözdağı verdi. İbadi burada yaptığı konuşmada, "Irak'ı ve egemenliğini korumak için hazır olmamız gerekiyor"dedi. İbadi akşam saatlerinde de Rusya'nın Bağdat Büyükelçisi İlya Morgonov ile görüştü. Yapılan yazılı açıklamada da İbadi ve Morgonov'un, Irak'ın egemenliğine saygı konusuna da değindiği ifade edildi.
Emperyalist değiliz Amaç IŞİD'le mücadele
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Türkiye'nin Irak'ta IŞİD'le mücadele kapsamında Peşmerge'ye eğitim vermek için bulunduğunu söyledi.
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş Bakanlar Kurulu toplantısı sürerken açıklama yaptı. Kurtulmuş, Kuzey Irak'taki gelişmeler bağlamında son günde yaşanan tartışmaların da Bakanlar Kurulu'nda teferruatlı bir şekilde konuşulduğunu söyledi. Başika Eğitim Kampı'ndaki Türk Silahlı Kuvvetleri'nin varlığı üzerine Türkiye'de ve dünya kamuoyunda bazı konuların gündeme geldiğini anlatan Kurtulmuş, şunları kaydetti: "Türkiye DAEŞ ile mücadele konusunda uluslararası koalisyonun bir parçasıdır. Kuzey Irak'ta Türkiye'nin varlığının en önemli nedenlerinden birisi DAEŞ ile yapılan mücadeledeki Türkiye'nin etkin olarak üstlendiği durumdur"
İKİ YILLIK GEÇMİŞİ VAR
Türkiye'nin DAEŞ ile mücadelede özellikle Kuzey Irak'ta hem Peşmerge unsurlarına hem de Musul Ulusal Muhafızlarına eğitim desteği verdiğini hatırlatan Kurtulmuş şöyle konuştu: "Bu her iki eğitimin gerçekleştirilmesinin yasal çerçevesi de yeni hükümet kurulduktan sonra merkezi Irak devletinin içişleri bakanlığının oluru ve zamanın Musul valisinin daveti üzerine Türkiye, Peşmerge unsurlarının ve Musul Ulusal Muhafızları'nın eğitiminde aktif bir rol almıştır. Türkiye yeni oraya gitmiyor. Türkiye'nin Kuzey Irak'taki varlığı önemli bir şekilde 27 Eylül 2014'ten beri devam ediyor. Özellikle de en son Başika Kampı ile ilgili olarak da Mart 2015'ten itibaren Türkiye bu eğitimlerini veriyor. Bunun sonucunda yaklaşık 2,400 Musul muhafızı eğitilmiştir."
YAYILMACILIK YAPMIYORUZ
Türkiye'ye karşı hasmane tutum takınan bazı çevrelerin açıklamalarını esefle karşıladıklarını ifade eden Kurtulmuş şunları ekledi: "Irak hükümetindeki bu hassasiyeti anlıyoruz. Türkiye, Irak'ın toprak bütünlüğüne saygı duyan bir ülkedir. Türkiye'nin oradaki varlığı ne yayılmacılıktır ne emperyalist bir gayrettir ne Irak'ın bütünlüğüne karşı bir tehdittir ne de şu ya da bu gruba destek vermektir."