Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Bu ara bir öncü ekibi ABD'ye göndermiştik. Gerekli konularda oralarda bazı ön görüşmeleri yetkililerle yaptılar ve heyetimiz döndü. Şimdi de biz en üst düzeyde Sayın Trump'la bu görüşmeleri yapalım istiyoruz ki, bizim yapacağımız görüşme virgül mesabesinde değil nokta mesabesinde olacaktır" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çin Halk Cumhuriyeti'ne gitmeden önce Esenboğa Havalimanı'nda basın toplantısı düzenleyerek, gazetecilerin sorularını cevapladı. 16-17 Mayıs'taki Washington ziyareti öncesi Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın'dan oluşan en üst düzey öncü ekibin ABD'ye gittiğini hatırlatan Erdoğan, "Bu ara bir öncü ekibi ABD'ye göndermiştik. Gerekli konularda oralarda bazı ön görüşmeleri yetkililerle yaptılar ve heyetimiz döndü. Şimdi de biz en üst düzeyde Sayın Trump'la bu görüşmeleri yapalım istiyoruz ki, bizim yapacağımız görüşme virgül mesabesinde değil nokta mesabesinde olacaktır. O bakımdan önemli. Burada neleri görüşeceğiz derseniz, demiştim ki; "şu ana kadar yazılı, görsel medyada yer alan bütün ifadeleri, yaklaşımları çok da önemsemiyorum" demiştim, niye derseniz? Şu anda ABD hala bir geçiş sürecini yaşıyor ve bu geçiş sürecini yaşaması sebebiyle burada bizim çok daha dikkatli ve hassas olmamız gerekir. Bizim bütün temennimiz şu anda ABD'den daha önceden gelen bazı işlemler var, bunlar YPG'ye verilen silah destekleri ki bunlar ağır silahlar, sıradan silahlar değil. Bunların bütün belgeleri elde bunları da kendileri kabul ediyor nitekim. Böyle bir durum var. Bu tabii bizim ABD ile olan stratejik ilişkilerimize, mutabakatımıza ters düşen gelişmeler. Biz, tabii bunların olmasını asla arzu etmeyiz. Bunları ifade edeceğiz, görüşeceğiz. Hep söyledim yine söylüyorum, bir terör örgütü hedefe konularak onu bir başka terör örgütüyle yok etme politikası bana göre ideal bir siyaset anlayışı değildir. Biz ne diyoruz, bölgede DEAŞ'la mücadele ise bu mücadeleyi şu anda en üst düzeyde veren biziz. Türkiye'den başka DEAŞ'la bu denli mücadele veren var mı? Yok. Hepsi işin lafını yapıyor, Türkiye olarak biz, içeride ve dışarıda bu işin icraatını yaptık. Yapmaya devam ediyoruz ve edeceğiz" ifadelerini kullandı.
"BUNU YAPMAZSAK BİZE OLAN TEHDİT DEVAM EDECEKTİR"
"Bu DEAŞ, PKK, PYD, YPG olabilir, tüm terör örgütleri" diyen Erdoğan, "Türkiye'de içerideki terör örgütleri, hepsiyle, bu mücadeleyi amansız bir şekilde verdik, veriyoruz. Şu anda bizim Mehmedimiz, polisimiz, güvenlik korucularımız, Gabar'da, Tendürek Dağları'nda, Cudi'de bütün buralarda şu anda ölümüne bir mücadele veriyor. "İnlerine gireceğiz" diyorduk ya şu anda bu yavrularımız inlerine girdi ve bütün o dağların, o mağaraların altından nelerin çıktığını görüyoruz. Bütün oralar depo halinde, silah, mühimmat ne ararsanız var. Şimdi, buldozerlerle buralara yollar açıyorlar, buralara çıkıyorlar ki oralara ulaşalım diye. Başta bakanımız olmak üzere bütün generaller dahil olmak üzere hepsi bu işin mücadelesini kararlı bir şekilde veriyorlar. Vermeye devam edeceğiz. Kandil'de de vereceğiz, burada da vereceğiz, Suriye'nin neresi olursa olsun oralarda da vereceğiz. Durmak yok, daha önce de söyledim, şimdi malum Irak'ta bir operasyonumuz oldu. Telafer ve Sincar, ama dedik ki aynısını bir gece ansızın nerede ne görürsek oraya da gelebiliriz, gidebiliriz. Bunu yapmazsak bize olan tehdit devam edecektir. Bu bölgede ne Amerika'ya ne Rusya'ya tehdit var, tehdit bize, tehdit o ülkenin kendi insanına. Tehdit bize olduğuna göre, başkalarına ne" değerlendirmesinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, açıklamasında şunları kaydetti: "Eğer bir iyilik yapacaklarsa, şu anda biz ABD ile NATO'da beraberiz. Dolayısıyla, NATO'da ittifak halinde olduğumuz böyle güçlü bir ülke herhalde güçlü bir ortağıyla bu bölgede çok daha farklı adımları bizimle atmalı. Asla biz terör örgütünü Amerika'nın yanına veya Amerika'yı terör örgütünün yanına yakıştırmıyoruz. Bunu doğru da bulmuyoruz. Aynı şeyi Sayın Putin'e de söylediğim için burada da söylüyorum, Rusya'ya da yakıştıramıyoruz. Çünkü, onun da bunlarla birlikte hareket etmesinin veya edeceğine inanmıyoruz. Nitekim bunu kendileri de bize zaman zaman ifade ettiler. Dolayısıyla bu ziyaretimizde bunların büyük ölçüde hallolacağına inanıyorum. Şu ana kadar gelen bütün bilgileri adeta dedikodu mesabesinde görmek istiyorum. Bunun altını biraz özenle çiziyorum, öyle görmek istiyorum ve bu ziyaretin de bu noktada inşallah bir kırılma noktası olacağını düşünüyorum."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni uçak "Can" ile Çin Halk Cumhuriyeti'ne hareket etti.