Hakan GÖKSEL'in haberi
Türkiye'de reyting ölçümleri üzerindeki şaibe iddialarını ısrarla gündeme getiren TRT, TİAK ve ABG aleyhinde, piyasadaki hakim durumlarını (tekel) kötüye kullandıkları gerekçesiyle Rekabet Kurumu'na başvurdu.
TİAK'ın Uluslararası Reklamcılık Derneği'nin (IAA) çatısı altında faaliyet göstermesi başlı başına iddiaları güçlendiren bir durumdu.
Üstelik Türkiye'de birçok basın yayın organının sahibi olan Aydın Doğan'a ait Doğan Grubu üst düzey yöneticisi Mehmet Ali Yalçındağ yıllardır IAA'nın başında bulunuyordu.
3 milyar lirayı aşkın (eski para 3 katrilyon) reklam pastasının yönünü tayin edecek ölçümleri AGB'ye reyting ölçümünü ihale eden TİAK'ın da çatısı altında bulunduğu IAA'nın başında Doğan Grubu'ndan bir yöneticinin bulunması tesadüfün böylesi dedirtiyordu. Reklam pastasından en büyük payı Doğan Grubu'na ait TV'ler alıyordu.
42 yıldır yayınlarını sürdüren ve son dönemde birbirinden farklı işlere imza atan TRT son dönemde reytinglerindeki sert düşüşlerin peşini bırakmadı.
TRT reyting ölçümlerindeki şaibeleri dikkate alarak hukuki süreç başlattı. TRT ve diğer kanalların sistem mağduru olduğu iddiası ile Rekabet Kurumu'na başvurdu.
Ne olduysa bu süreçten sonra oldu.TRT'nin iddiasına göre Nisan 2009 tarihinde hukuki sürecin ardından, uzun süredir izlenirliği görmezden gelinen TRT; bir anda yüzde 30 reyting kaybına uğradı.
TRT'nin iddiaları müthişti. Hukuki yollarla hakkını arayan TRT'ye adeta 'sen misin şikayet eden' cezası verildi. Programların izlenirliğinde o günden sonra yüzde 30'lara varan düşüşler oldu.
TRT'nin iddiasına göre bununla da yetinilmedi, TRT izlenen hanelerdeki ölçüm araçları birer birer sökülerek başka evlere aktarıldı.
TRT'NİN REKABET KURUMU'NA TAŞIDIĞI İDDİALAR
TRT'nin şikayet konularının başında şu konular yer alıyordu:
* TİAK, Türkiye'de televizyon ölçüm hizmetine dair işlemlerde yetkili olması ve söz konusu ölçümleri 1989'dan beri AGB'ye yaptırması ve 1989'dan beri bu hizmeti yalnızca AGB'nin sağlaması, tekel olmalarına ve hakim durumu kötüye kullanmalarına neden oluyor
* Yurt dışında genelde 5 yıllık yapılan sözleşmeler Türkiye'de AGB için çok uzun süreli yapılmış pazara girişin kapandığı rekabet şansının kalmadığı ulusal televizyon yayıncılığı pazarı ve reklam yeri pazarında usulsüzlük yapılıyor
* RTÜK'ün ölçme ve değerlendirme sistemlerini yerine getirmiyor
* TRT'nin izleme oranları ile ilgili usulsüzlüğü ilişkin hukuki sürecin başlatıldığı Nisan 2009'a ait izlenme oranlarında önceki yıllarla kıyaslandığında ciddi düşüş olduğu ve TRT'ye bu yolla mesaj verilmek istendiği iddiaları ve yalnızca AGB ve TİAK tarafından erişilebilir olması gereken denek bilgilerinin çeşitli basın yayın organlarında yayınlandığı ve bunun ele geçiren kuruluşların kendi programlarını izlettirmek için manipülasyona olanak tanındığı iddia ediliyor.
* TRT'nin şikayeti üzerine TİAK ve AGB arasındaki teknik şartnameye aykırı biçimde hızlı bir biçimde denek değişimine başlaması TRT'nin bu dönemde yüzde 30 reyting kaybı yaşaması maddi kayba uğraması ve TRT izlenen hanelerdeki cihazların sökülüp başka evlere taşındığı iddiaları ne kadar ciddi boyutta olduğunu gösteriyordu.
* AGB ile bağlantılı olan reklam ve medya satın alma şirketlerinden TRT'ye verilen reklamlarda ise belirgin düşüş olduğu haksızlık olduğunu güçlendiren belirtiydi.
YARIN: REKABET KURUMU TRT'NİN İDDİALARINI İNCELEDİKTEN SONRA NASIL BİR RAPOR YAYINLADI? TRT İDDİLARINDA HAKLI MIYDI?
Haber7