Yasa çıktıktan sonra trafik sigortası primleri düşecek mi? Kısa ve öz cevap vereyim: Hayır, primler düşmeyecek ama son iki senede olduğu gibi fahiş oranlarda da artmayacak.
Müjdeli haberle başlayayım. Trafik sigortasında sorunu çözecek, kaosu bitirecek yasa, Hazine Müsteşarlığı tarafından hazırlandı. Eğer bir aksilik olmazsa önce Bakanlar Kurulu'na ardından da Meclis'e gelir ve tahmin ediyorum bir ay içinde de Meclis'ten çıkar ve uygulamaya girer. Yasanın içeriğine geçmeden önce bir noktaya değineyim. 5 gündür süren yazı dizisi ortaya koydu ki, tüm kesimler, trafik sigortasında yasal düzenlemeye gidilmesi ve bu düzenlemenin de tazminatlara sınırlama getirilmesine yönelik olması gerektiğinde hemfikir. İşte, yeni hazırlanan yasa da, tüm kesimlerin üzerinde uzlaştığı bu düzenlemeyi içeriyor. Hemen belirteyim; yasa diyorsak da öyle uzun uzun maddelerin yer aldığı, tüm düzenlemeleri kapsayan geniş bir yasadan bahsetmiyoruz. İki-üç maddelik, sadece sorunun çözümüne odaklı yasa olacak.
TAZMİNAT HESAPLAMASI
Hal böyle olunca da yasanın birinci ve en önemli maddesi, tahmin edeceğiniz gibi, tazminatlara düzenleme getirmesi. Şöyle anlatayım: Yasa; trafik kazalarında ölenlere sigortadan ödenecek vefat tazminatının hesaplanmasını ve bu hesaplama sonrası ne kadar tazminat ödeneceğini düzenliyor. Ve hesaplama yönteminin belirlenmesinde de yetkiyi Hazine'ye veriyor.
Malum, bugünkü uygulamada vefat tazminatının hesaplamasında standart olmadığından sigortacılar; mahkemeden mahkemeye, kişiden kişiye değişen tutarlarda tazminat ödemek durumunda kalıyor. Yeni yasa çıktığında, Hazine, hesaplama yöntemini belirleyecek; sigortacılar da kime, ne ödeyeceklerini bilecek. Böylece, 'farklı bir tazminat alabilir miyim?' diyerek, mahkemeye gidilmeyecek, mahkemelerin iş yükü hafifleyecek, uzun süren davalar olmayacağından ölen kişilerin yakınlarını hemen tazminatı alabilecek ve daha da önemlisi hasara aracılık eden kişilere ihtiyaç kalmayacak. Bu sayede sigorta şirketleri de belirsizlik ortamından kaynaklı yüksek primler belirlemeyecek.
KUSURLU SÜRÜCÜYE ÖDEME YOK
Yasa bir düzenlemeyi daha içeriyor. O da sigortacıların çokça şikayet ettikleri, kusurlu sürücüler için ödenen tazminat konusu. Aslını isterseniz 4 sene öncesine kadar sigortacılar, kusurlu sürücülere tazminat ödemezlerdi. Çünkü trafik sigortası şartları bunu öngörüyordu. Ancak 2011 yılında yargı, sürücü kusurlu da olsa vefatından dolayı yakınlarına tazminat ödenmesine hükmetti ve bu durum içtihat haline geldi. O günden bu güne kadar da sigorta şirketleri, kusurlu sürücülerden dolayı da vefat tazminatı ödemek zorunda kaldıkları gibi, trafik sigortasında zaman aşımı süresi 10 yıl olduğundan, geçmiş yıllarda tazminata hak kazanamayanların açtıkları davalar sonucu 10 yıl içindeki tüm tazminatları da öder hale geldi. İşte yasa bu durumu da düzenleyecek ve uygulamaya girdiğinde sigortacılar artık, kusurlu sürücülerden dolayı tazminat ödemeyecek.
SİGORTACILARA KÖTÜ HABER
Trafik sigortasında kaosu bitirecek yasa özetle böyle. Dediğim gibi bunlar sigortacılar dahil tüm kesimlerin istediği düzenlemeler. Şunu da belirteyim; sigortacılar, yasada geçmişe yönelik tazminat ödemelerini ortadan kaldıracak da düzenleme istiyorlardı, ancak bu yapılmadı. Eminim şu soruyu merak ediyorsunuzdur: Yasa çıktıktan sonra trafik sigortası primleri düşecek mi? Kısa ve öz cevap vereyim: Hayır, primler düşmeyecek ama son iki senede olduğu gibi fahiş oranlarda da artmayacak. Hatta şu kadarını söyleyebilirim; yasa çıkarsa, bugünkü primler iki-üç yıl aynı bile kalabilir, hiç artış olmayabilir.
TBB BAŞKANI METİN FEYZİOĞLU:
Tazminat kısıtlaması vicdana da aykırı
TÜRKİYE Barolar Birliği (TBB) Başkanı Feyzioğlu, sigorta şirketlerinin zorunlu sigortaların yükümlülüklerine katlanması gerektiğini ve zorunlu sigortaların bir kazanç sağlama aracı olmadığını söyledi. Sigortacılar tarafından, yargıda bedeni tazminatların yüksek hesaplandığı iddialarının doğru olmadığını belirten Feyzioğlu, "Trafik kazaları bir haksız fiil türüdür. Bundan kaynaklanan zararlar, Sorumluluk Hukuku'nun kurallarına göre giderilir. Sigorta şirketlerinin zarar ettiklerini ileri sürerek, Sorumluluk Hukuku'nun temel ilkelerine karşı çıkmaları kabul edilemez, yasalara ve hukuka aykırıdır. Şirketlerin, bu tazminatların azaltılmasını, kısıtlanmasını istemeleri de doğru değildir. Çünkü trafik kazalarından kaynaklanan ölümler ve beden gücü kayıplarının giderilmesi insan hakları sorunudur. Bu hakların kısıtlanması, Anayasa'ya ve ilgili yasalara aykırıdır. Sorunun çözümü, zarara uğrayanların tazminat haklarını kısıtlamak değildir. Yasalar buna izin vermez. Kısıtlayıcı düzenlemelere kalkışılsa bile, bunun bir vicdan ve adalet sorunu olduğu akıldan çıkarılmamalıdır."
Metin Feyzioğlu, sorunun çözümü için de şu önerilerde bulundu: "Çözüm, trafik kazalarını önleme yönünde girişimlerde bulunmak, çözüm üretmek, önlem almaktır. Bu, devlet ve sigorta şirketleri işbirliğiyle gerçekleştirilebilir. Bu çerçevede; Ankara'da, Türkiye Barolar Birliği'nin organize edeceği ve Yargıtay 17. Hukuk Dairesi'nin başkan ve üyeleri, sigorta temsilcileri, hukukçuları, Hazine Sigortacılık Genel Müdürlüğü temsilcilerinin katılacağı toplantıda ortak sonuç bildirgesi ile sorunların saptanarak çözülmesi yararlı olacaktır.
Noyan DOĞAN / Hürriyet