“ilçe milli eğitim müdürlüğü personeli taşıma ihalelerinde, kaynağı il ve ilçe özel idare müdürlüklerine ait olan paraları kullanmakta, kendine ait olmayan paraların ihalesini ve harcamasını yapmakta, mayınlı araziye zorla sokulmaktadır.”
Milli Eğitim Bakanlığının taşra teşkilatı olan il ve ilçe Milli Eğitim Müdürlükleri angarya işlerden kurtarılmalıdır. Milli Eğitim Müdürlükleri ilçelerin ve illerin protokol, ihale, vb tüm işlerini sırtlayan adeta bir kurumsal stepne gibi çalışmaktadır. Kim kendine verilen bir işi başaramıyorsa bir kılıfını, bir yolunu bulup bu işi milli eğitime yükle(t)mektedir. Taşıma ihalelerinde özellikle kaynağı il ve ilçe özel idare müdürlüklerine ait olan paraları kullanmakta, kendine ait olmayan paraların ihalesini ve harcamasını yapmakta, ilçe milli eğitim müdürlüğü personeli mayınlı araziye zorla sokulmaktadır. Nedeni sorulduğunda ise ilçe özel idare müdürlüklerinin personel eksikliği mazeretinin arkasına saklanılmakta, her iş adeta babasız bir yetim çocuk gibi milli eğitim müdürlüklerinin kucağına atılmaktadır. Buradan soruyorum:
İlçe ve il özel idare müdürlüklerine personel atamak ilçe milli eğitim müdürlüğünün yetkisinde mi dir?
Personel eksiği varsa buralara neden personel verilmez?
Bu makamlarda oturan müdürler ve var olan memurlar ne iş yapar?
İşlerini ilçe milli eğitim müdürlüklerine yaptırıp, kendileri bankamatik memuru/müdürlüğüne devam mı edecekler?
5018 sayılı yasanın çıktığı 2003 yılından bu güne sırtımızdan geçinenleri daha ne kadar sırtımızda taşıyacağız?
Bu kul hakkı değimlidir?
Bu ülkede devletten maaş alan ve Devlet Memuru unvanı taşıyanlar sadece Milli Eğitim Müdürlüğü personeli mi?
2003 yılında çıkan 5018 sayılı yasa ile gerçekleştirme görevlileri ve harcama yetkililerinin, muhasebe görevlilerinin yetki ve sorumlulukları tanımlandı. O tarihte yasanın çizdiği çerçeve ile özel idareden milli eğitim müdürlüklerine ayrılan ödeneklerin gerçekleştirme görevlisi ve harcama yetkilileri de değişti. Kaymakamlıklara bağlı çalışan özel idare müdürlükleri, personel eksikliğini bahane ederek, kaymakamları da bu işe ikna ederek İçişleri Bakanlığına bir genelge yayınlattı. Genelgede özetle: ilçe özel idarelerdeki personel yetersizliğine atıf yapılarak, özel idare kaynaklı ödeneklerin kullanımı ile ilgili yetki ve sorumluluklar özel idarede olmak kaydıyla, ihale işlemlerinin bir süre daha ilçe milli eğitim müdürlüğü personellerince yapılması isteniyordu. İlçe milli eğitim müdürlükleri de bu masumane içerikli isteğe bir süreliğine de olsa boyun eğdi. Bunu sadece insani gerekçelerle kabullendi.
Sizin eğer gücünüz ve yüreğiniz varsa bir başka bakanlığa veya bir başka bakanlığın personeline böyle bir angarya işi yaptırın? Ya da bir başka kurumun ihalesini siz yapın, parasını siz harcayın…Böyle bir ucube iş görme şekli ancak MEB’nda vardır.Davul Milli Eğitim Bakanlığı çalışanlarının sırtında tokmak başkalarının elinde..
Devlet ciddiyeti neyi gerektirir? Eğer bir görev yasa ile bir kuruma verilmiş ve yapılması zorunluluk haline getirilmiş ise bu işin muhatapları verilen görev ve bu görevi yapacak kişiyi makul bir sürede alır, eğitir, yetiştirir ve görevin eksiksiz ve aksaksız yapılmasını sağlar. Öyle değil mi?
5018 sayılı yasanın çıkış tarihi 2003…Yıl 2011…Aradan geçen 8 yıla rağmen angaryadan milli eğitim personelinin üzerine yüklenen bu yük alınmamış, personel bulunmamış, kabak milli eğitim personelinin başına patlamıştır.
Para işleri bu ülkenin en çetrefilli işidir? İhale yasasının ve 5018 sayılı yasanın personele yüklediği ağır sorumluluklar vardır. Bu bizim olmayan işlerden birinde nokta kadar hata olsa ilçe yöneticileri hop oturup hop kalkamaya başlıyor.
Efendim nasıl hatalı olurmuş…
İşi bilen memurum yok… Bulun efendim.
Nerden bulayım elimizde ki bu. O da bu kadar biliyor.
O zaman şube müdürüne yaptır efendim… Oh ne ala…
Milli Eğitim Şube müdürü, şefi memuru, iş yapacak. İhale yapacak, ödeme yapacak. Özel idare memuru ve müdürü cadde, sokak eli cebinde gezecek. Ay 15.günü bankamatikten herkes maaşını çekecek. Bu maaşı da çıtır çıtır çerez gibi yiyecek. Oh ne ala… Başka bir emriniz?
Bizim sırığı uzun fasulyeler de müdürlük yapacak…
O zaman bize şu soruyu sormak düşer?
Siz o soruyu tekerleme olarak ta ki ilköğretim okulundan beri bilirsiniz,
Müdür, müdür mü dür?
Fasulye olamadığım için mi, sırık bulamadığım için mi suçluyum?
Ben anlamadım… Anlayamadım?
Ya siz?
EMİN KÜÇÜK
Reşadiye İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü