Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan, sosyal medya hesabından yapmış olduğu açıklamada, yapılan bir soruşturma ile ilgili sendika-eğitim yöneticileri-müfettiş ilişkileri üzerinden önemli değerlendirmelerde bulundu.
İşte o açıklamalar:
YETER ARTIK!
Herkes kendine çeki düzen versin!
Makamlar sahipleri, devletin bir emaneti olan o makamların haysiyetini korumakla mükelleftir.
Aşağıda anlatılanlar bir masal değil:
Sözde sendikanın başkanının, ilçede yaşananlarla ilgili, il müdürlüğüne verdiği dilekçeyle soruşturma başlatılır.
Akabinde ilçeye ziyarete gelen sözde sendikanın sayın başkanı, “Bu soruşturma 15 günde bitecek. Müfettişler memurun ilçe dışına sürülmesi kararını verecek. Aksi takdirde ilçe müdürü de il müdürü de yerlerinde kalamayacak” diye üfürür.
Aslında üfürmüyormuş!
Aynen de öyle olur.
Sözde sendikanın sayın başkanına “Yanlış” yapan memur ilçe dışına sürülür.
Hem de daha disiplin süreci tamamlanmadan.
Bu sonucun iki yorumu vardır:
Sözde sendikanın sayın başkanı;
Ya kehanet kabiliyeti yüksek bir muhteremdir.
Ya da eğitim yöneticileri üzerinde dayanılmaz bir cazibesi vardır.