Yönetmeliğin, birtakım eksikleri olsa da olumlu yenikleri de beraberinde getirdiğini söyleyen Genel Başkan Geylan, özellikle 2014 yılındaki mülakat sürecinde hak gaspına maruz kalmış yöneticilere başvuru hakkının verilmiş olmasının kıymetli bir yaklaşım olduğunu söyledi.
Proje okullarının yönetici atamalarının da keyfiyetten kurtarılarak, sınav başarısını esas alan bir hüviyete kavuşturulmasının kaçınılmaz bir zorunluluk olduğunun altını çizen Geylan, açıklamasında şunları söyledi:
“Eğitim yöneticilerinin gündemini bir süredir meşgul eden yönetmelik değişikliği Resmi Gazetede yayımlanarak bugün itibariyle yürürlüğe girmiştir.
Bu değişiklikle birlikte, haftalardır yürütülen farklı tezviratlar da geride kalmıştır. Yönetmelik değişikliği birtakım eksikleri olmakla birlikte olumlu yenilikleri de getirmiştir.
Öncelikle;
Yeniden yönetici görevlendirme süresi 4+4 şeklinde kalarak artık oturmuş bir norm haline gelmiştir.
Yöneticilikten ayrılanlara sınavsız olarak üçüncü bir takvim çerçevesinde başvuru hakkı verilmiş olması gecikmiş olsa da geçmişte yapılan haksızlıkların telafisi anlamında olumlu bir adım olmuştur.
Özellikle 2014 mülakat sürecinde hak gaspına maruz kalmış yöneticilere verilmiş olan başvuru hakkı kıymetli bir yaklaşımdır.
Yönetmelik ekinde yer alan formların sadeleştirilerek suiistimale açık olan ve taşrada adeta evrak yarışına giren kısımlarının çıkarılmış olması da olumlu olmuştur.
Başarı belgesi, üstün başarı belgesi ve ödül sayısının bir adet ile sınırlandırılmış olması da istismarı önleyen ve ödül listelerinde daha çok öğretmen olmasını sağlayacak yeni bir tutumu sağlayacaktır diye düşünüyoruz.
Yönetmelik ile ilgili olumsuz olan en önemli kısım ise doğrudan bakanlık merkez teşkilatına bağlı kurumlarda 8 yıl azami görev süresinin olmamasıdır. Bu durum taşra teşkilatında öğretmenevi ve olgunlaşma enstitülülerinde çok uzun süreli görev yapılmasına neden olacaktır. Dolayısıyla diğer kurumlarımızda olduğu gibi merkeze bağlı kurumlarda da bir standart getirilmesi uygun olacaktır.
Ayrıca ve özellikle proje okullarının yönetici atamalarının da keyfiyetten kurtarılarak, sınav başarısını esas alan bir hüviyete kavuşturulması kaçınılmaz bir zorunluluktur. Akademik başarısı en yüksek olan öğrencilerimizin okuduğu bu okullarımızın yönetici ve öğretmen atamaları, “kafama göre atama yaparım” projesinden kurtarılarak, artık, liyakat esasına dayalı olarak gerçekleştirilmelidir.” dedi.