Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan, Ankara'da hakkında önemli iddialar olan, bu iddialarla ilgi ceza almasına rağmen bir türlü uygulanmayan Okul Müdürü hakkında önemli açıklamalarda bulundu.
İşte Genel Başkan Geylan'ın konu hakkında sosyal medya hesabından yapmış olduğu açıklamalar;
1)Ankara Etimesgut’ta bir okul; S. Onbaşı İlkokulu.
Okul müdürü hakkında (öğretmenlere mobing uygulamak, okul aile birliği hesapları üzerinden haksız kazanç sağlamak, devleti zarara uğratmak, +
2) Erasmus projesinde 40.000 TL usulsüz harcama göstermek vs. den dolayı) açılan soruşturma neticesinde müfettişler kendisine maaş kesimi ve idarecilik görevinin üzerinden alınması teklifini getiriyorlar. +
3) (Soruşturmada müdür yardımcısı, 14 öğretmen, okul aile birliği başkan ve üyeleri aleyhte ifade veriyorlar.) +
4)Ayrıca S.Ö. 2016 yılında görev yaptığı Gökkuşağı ortaokulunda da benzer iddialarla soruşturma geçirmiş ve yine müfettişler tarafından idarecilik görevinin üzerinden alınması teklifi getirilmiş ancak dönemin @tcmeb yetkilileri bunu uygulamamıştır
5)Ancak asıl ilginç hikaye bundan sonra başlıyor:
Yaşananlara sinirlenen S.Ö. adeta külhanbeyi edasıyla başlıyor okulda racon kesmeye; önce hakkında aleyhte ifade veren müdür yardımcısının odasının kilidini ve MEBBİS şifresini değiştiriyor.
6)Yine aleyhinde ifade veren öğretmenlerin sınıflarını ve öğretmenler odasını temizlememesi için hizmetliye talimat veriyor. Hatta son birkaç gündür sınıfları veliler temizliyor. Tüm bunlar da tutanakla tespit ediliyor. +
7)Merak ediyorum:
Bu okul müdürü kabadayılığının gücünü nereden alıyor?
Kendisini MEB’in ve mevzuatın üzerinde görme cüretini nasıl sergileyebiliyor?
Kim ya da hangi yapılar bu ölçüsüzlüğe sahip çıkıyor?
8)Tüm bunlara rağmen hala şahıstan bahsederken “Bizim S. …” diyerek sahiplenen MEB yetkilisi ne yaptığının farkında mı?
Haftalardır kamuoyunu işgal eden terbiyesizliğin gereğini yapmayan @tcmeb yetkilileri bu tutumlarıyla bu cüretkarlığı pekiştirdiklerinin farkında değiller mi?
9) “Okul müdürü eğitim lideri olmalı” kanaatini her ortamda dile getiren Milli Eğitim Bakanı Sayın Ziya Selçuk’un bu ve benzeri yaşanan rezaletlere karşı ilgisiz kalmayacağına inanıyorum.
10) Ayrıca sorumluluk üstlenerek okulumuzda yaşanan usulsüzlük ve problemlere kayıtsız kalmayan meslektaşlarımıza yönelik gerçekleşebilecek olumsuzluklara da asla müsaade edilmemesini özellikle vurguluyorum.
Bu açıklamalar sonrasında gözler Bakanlık yetkilileri ve Ankara İl Milli Eğitim Müdürlüğü'ne çevrildi.
İddialarla ilgili bir işlem yapılacak mı?