Eğitim-Bir-Sen Genel Sekreteri Talat Yavuz; Türkiye'de açılmış olan Fransız okullarının, Din Kültürü Dersi verilmediği için kapatılmaya çalışıldığı iddiaları üzerinden MEB'e ve Bakan Yusuf Tekin'e yönelik çarpıtma haberlere tepki gösterdi.
Talat Yavuz'un açıklaması şöyle;
***FRANSIZ OKUL, KİRALIK GAZETECİ***
Ortada kanun kural tanımayarak ülkemizde okul açan, yasak olmasına rağmen Türk öğrenci alan, bakanlık denetime izin vermeyen ve bir türlü çözüme yaklaşmayan bir ülke ve haberi çarpıtarak veren Türk gazeteci vakası var.
Aslında problem çok daha derin ve köklü. Değil Fransız, Alman okullarını yasal çerçeveye çekmek biz daha kendi köklü okullarımızı bu ülkelerin dernek, vakıf ve etki ajanlarından temizleyebilmiş değiliz.
Projeleriyle, gönderdikleri öğretmen kılıklı ajanlarla, besledikleri devşirme isimlerle, ülkemizin en kıymetli beyinlerini elimizden alıyorlar. Yetmezmiş gibi tamamen kapalı bir okul sistemiyle yaptıkları beyin göçünü ve kültür emperyalizmini bir üst seviyeye çekmeye çalışıyorlar.
MEB doğru yerden başlamış. Önce bu yabancı okulları düzene sokmalı; sonra da mezuniyet törenlerinde, idareci ve öğretmen atamalarında, ülkemizde hassas gündemler oluştuğunda ortaya çıkan bizim kendi okullarımıza çekidüzen verilmelidir.
Okul Aile Birlikleri, mezun dernekleri, yürütülen projeler ve uygulanan eğitim içerikleri tam anlamıyla kontrol edilmelidir. Mesele din dersi değildir, din dersi tartışmalarıyla oluşturulan müstemleke uygulamaları perdelemeye çalışıyorlar.
Mesele hem bir güvenlik hem de egemenlik meselesidir. Ciddi bir meseledir. 15 Temmuz bize ders olacaksa bu sınavı başarmalıyız. Bu okullardaki çocuklarımızı emperyalizme değil, bizim ülkemize ve insanlığa hizmet edecek şekilde yetiştirmeliyiz. Bu kavgayı iç siyasi, ideolojik ve sendikal kavganın ötesinde bir kavga olarak ele almalıyız.
Ortada sekiz on yıl önce yazılmış yazıya cevap vermeyen ve işlem yapmayan bir okul yönetimi var. Kimin gururuna dokunmuyorsa kendini sorgulasın ve nereye ait olduğuna karar versin.