Milli Eğitim Bakanlığı’nda görev yapan öğretmenlerimizin en çok yaşadığı sorunlardan birisi süt izninde yaşatılan mağduriyetlerdir. Doğum sonrası göreve başlayan öğretmenlerimiz, çocuklarını emzirmeleri için kendilerine tanınan süt iznini kullanmak istediklerinde, farklı engellemelere tabi tutularak mağduriyet yaşamaktadırlar. Bu farklı engellemelerin ana sorunu ise Milli Eğitim Bakanlığı tarafından süt izninin kullanımı ile ilgili yayımlanan görüş yazısıdır.
657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 104. maddesinde “D) Kadın memura, çocuğunu emzirmesi için doğum sonrası analık izni süresinin bitim tarihinden itibaren ilk altı ayda günde üç saat, ikinci altı ayda günde bir buçuk saat süt izni verilir. Süt izninin hangi saatler arasında ve günde kaç kez kullanılacağı hususunda, kadın memurun tercihi esastır.” hükümleri bulunmaktadır. Bu hükümlere göre; doğum sonrası kadın memurun ilk altı ayda günde üç saat, ikinci altı ayda günde bir buçuk saat süt izni kullanma hakkı mevcuttur. Kanunda süt izninin kullanımına ilişkin herhangi bir engelleme bulunmamaktadır. Hatta süt izninin hangi saatlerde kullanılacağı konusunda seçim hakkı anneye verilmiştir. Çünkü; çocuğunu en iyi tanıyan, çocuğunun gelişimi için hangi saatlerde süt alması gerektiğini bilecek en iyi kişi annedir.
Süt izninde mağduriyetlere sebebiyet veren Milli Eğitim Bakanlığı İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğü’nün 06.01.2016 tarih ve 160504 sayılı yazısı incelendiğinde ise ““1-İkili öğretim yapan eğitim kurumlarında görev yapan sınıf öğretmenlerinin haftalık ders programlarının; hangi dönemde görev yapmak istedikleri göz önünde bulundurularak düzenlenmesi; tekli öğretim yapılan eğitim kurumlarında görev yapan sınıf öğretmenlerinin haftalık ders programlarının ise öğretmen ve okul idaresi iş birliği içinde dersleri aksatmayacak şekilde düzenlenmesi,
……
…kanunun ruhuna uygun olacak şekilde süt izni kullanmak isteyen öğretmenleri ve eğitim kurumu idarecileri işbirliği yaparak hiçbir tarafın mağdur edilmeden süt izninin kullanılmasının sağlanması…” şeklinde görüş verilerek öğretmenlerin mağduriyetine sebebiyet verilmiştir. Kanunda herhangi bir sınırlama yokken ve saat belirlemede tercih hakkı anneye verilmişken görüş yazısıyla kanun kısıtlanmış, annenin seçim hakkına okul yöneticilerinin müdahale hakkı verilmiştir. Bu durumun hiçbir şekilde kabulü mümkün değildir.
Diğer taraftan Yozgat İdare Mahkemesi’nin 2017/254E ve 2017/1078K sayılı kararında; “davacının idareye başvuru dilekçesinde 09.06.2017 tarihine kadar. 12:30-14:00 saatleri arasında. 18.09.2017-23.12.2017 tarihleri arasında. 12:30-14:00 saatleri arasında günde 1,5 saat süt iznini kullanmak istediğini belirttiği, üstelik bu iznini hangi saatler arasında kullanacağı konusunda seçim hakkı olmasına rağmen …… davacının öğlen arası süt izni kullanmasının eğitim hizmetinin aksamasına sebebiyet vermeyeceği ortadadır, bununla birlikte yasal bir hak olan süt izninin kullanılmasının, davacı annenin çocuğunun yaşam hakkını doğrudan ilgilendiriyor olması hususu göz önünde bulundurularak, davacı anneye bu hakkın tanınmaması halinde annenin ve çocuğunun mağduriyetine sebebiyet verilebileceği dolayısıyla dava konusu işlemde "sebep" ve "maksat" unsurları bakımından hukuka uygunluk bulunmamaktadır” şeklinde hüküm kurularak bakanlığınızın mezkur yazısının gerekçe gösterilerek kadın öğretmenlerin süt izni talebinin engellenemeyeceğini ve yaşam hakkının eğitim-öğretim hakkından daha önemli olduğuna vurgu yapılmıştır.
Özetle süt izninin annenin talebi halinde mutlak suretle kullandırılması gerektiği, süt izninin saatini belirleme konusunda annenin seçme hakkının bulunduğu, süt izninin kullanımında idarenin takdir hakkının bulunmadığı ve yaşam hakkının diğer haklardan daha önemli olduğuna vurgu yapılmıştır.
Bu nedenle de mağduriyetlere sebebiyet veren Milli Eğitim Bakanlığı görüşünün ivedilikle iptali gerekmektedir.