Ankara'da yaşanan bir olayda, bir kurum Genel Müdürü, daire başkan vekili hakkında, kendisine bir toplantı sırasında saygısız uslüpla cevap verdiği iddiasıyla doğrudan savunma istemiş ve memura Kınama Cezası vermiştir.
Ankara 8. İdare Mahkemesi, herhangi bir soruşturma açılmaksızın, doğrudan alınan savunma üzerine verilen disiplin cezasının iptaline karar vermiştir.
Mahkeme kararında mevzuata şu şekilde atıfta bulunulmuştur:
"657 Sayılı Devlet Memurları Kanununun 126 .maddesinin de uyarma, kınama ve aylıktan kesme cezalarının disiplin amiri tarafından verileceği hükme bağlanmış, aynı Kanunun 128. maddesinde de disiplin amirlerinin uyarma, kınama ve aylıktan kesme cezalarını soruşturmanın tamamlandığı günden itibaren onbeş gün içinde vermek zorunda oldukları belirtilmiştir.
Öte yandan, Disiplin Kurulları ve Disiplin Amirleri Hakkında Yönetmelik'in 19. maddesi 1. fıkrasında, disiplin amirlerinin yükümlülükleri belirtildikten sonra 2. fıkrasında: "a) Memurların uyarma, kınama, aylıktan kesme, kademe ilerlemesinin durdurulması ve memurluktan çıkarma cezalarından biriyle cezalandırılması gereken disipline aykırı davranışlarını öğrendikleri tarihten itibaren kanunen belli süreler içinde disiplin soruşturmasını başlatarak; gerekli cezayı uygulayarak, disiplin cezası verme yetkisinin zaman aşımına uğramasını önlemek,b) Uyarma, kınama ve aylıktan kesme cezalarını soruşturmanın tamamlandığı tarihi izleyen 15 gün içinde vermek,e) Uyarma ve kınama cezalarına karşı yapılan itirazları, cezalarla ilişkin karar ve eklerinin kendilerine intikalinden itibaren 30 gün içinde inceleyerek sonuçlandırmak, zorundadırlar." hükmü yer almaktadır."
Mahkeme heyeti, bu mevzuat hükümleri uyarınca, ilgililer hakkında disiplin cezası verilebilmesi için isnat olunan fiil ve haller hakkında usulünce soruşturma yapılması ve soruşturma sonucunda suç konuları ile ilgili memur hakkında cezai, idari ve mali yönlerden gerekli işlemlerin yapılması gerektiğine dikkat çekmiştir.
Bakılan davada ise, dava konusu işlemin dayanağı olan fiillerin tespiti amacıyla usulüne uygun soruşturma açılmadan, gerekli olan inceleme yapılmadan ve tanık ifadeleri alınmadan doğrudan, disiplin amirince davacıdan savunma alınarak ceza verildiğinin anlaşıldığına dikkat çeken heyet "Bu durumda, davacıya isnat edilen eylemin ancak soruşturma yapılarak ortaya konulabileceği anlaşıldığından, bu usule uyulmadan tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır" dedi.
www.memurlar.net