Sırbistan Cumhurbaşkanı Boris Tadiç, savaş suçlusu olarak aranan Ratko Mladiç'in yakalandığını açıkladı. Mladiç, Bosna'da işlediği soykırım suçu nedeniyle 16 yıldır aranıyordu.
Alınan bilgiye göre, Lahey'deki uluslararası savaş suçları mahkemesince 16 yıldır aranan Mladiç'in yakalanmasına yönelik Sırp istihbaratının çalışmalarının ardından özel polis birlikleri, Zrenyanin kenti yakınlarında Lazarevo köyüne operasyon düzenledi. Operasyonda "Milorad Komadiç" sahte kimliğini kullanan Ratko Mladiç yakalandı.
Haber Bosna-Hersek'te büyük heyecan yaratırken, ülke televizyonları haberi flaş olarak verdi.
BM savaş suçları mahkemesi, 1992-1995 yıllarındaki Bosna Savaşı sırasında soykırım suçu işlediği gerekçesiyle Ratko Mladiç'in tutuklanması emrini çıkarmıştı. AB de Sırbistan'a Birliğe üye olabilmesi için Mladiç'i yakalama şartı koymuştu.
TARİHİN BİR SAYFASI KAPANDI
Sırbistan Cumhurbaşkanı Boris Tadiç, cumhurbaşkanlığı binasında düzenlediği basın toplantısında, devlet kurumlarının organize bir şekilde çalışması sonucu Mladiç'in bugün Sırbistan topraklarında yakalandığını açıkladı.
Mladiç'in yakalanmasına yönelik çalışmaların Ağustos 2008'den bu yana yoğun bir şekilde devam ettiğini ifade eden Tadiç, ''Mladiç'in yakalanmasıyla tarihin bir sayfası kapandı. Bölgedeki barışa önemli katkıda bulunacaktır'' diye konuştu.
Tadiç, Mladiç'in yakalandığı yerden tutulacağı yere götürme işleminin devam ettiğini belirtti, ancak nerede tutulacağına dair ayrıntı vermedi.
SIRBİSTAN'DAN AB HAMLESİ
Öte yandan, Avrupa Komisyonu sözcüsü, "tutuklanan kişinin, gerçekten Mladiç olabileceğine inanmak için tüm nedenlere sahip olduklarını" belirterek, yine de Sırbistan yönetiminin bunu doğrulamasını beklediklerini kaydetti.
Sözcü, bu kişinin Mladiç olduğunun doğrulanması durumunda, "Sırbistan'ın tarihiyle ve halkıyla uzlaşmanın önemini anladığını ve somut biçimde Avrupa yolunda ilerlemek istediğine karar verdiğini düşüneceklerini" dile getirdi.
Avrupa Birliği, Mladiç'in yakalanmasını memnuniyetle karşıladı. AB Dışişleri Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton, Mladiç'in geciktirilmeden savaş suçları mahkemesine gönderilmesi gerektiğini söyledi. Ashton, yaptığı açıklamada, ''Mahkeme ile tam işbirliği Sırbistan'ın, AB üyeliği yolunda çok önemli'' diye konuştu.
SIRBİSTAN'IN ÇABALARI YETERSİZ
Lahey'de eski Yugoslavya için kurulan Savaş Suçları Mahkemesi savcısı Serge Brammertz ise, Mladiç'in yakalanması konusunda Sırbistan'ın gösterdiği çabaların "yeterli olmadığını" belirtti.
"TÜRKLERDEN İNTİKAM ALIYORUZ" DEMİŞTİ
Sırbistan'da düzenlenen operasyonla yakalanan Ratko Mladiç, Bosna'daki savaş sırasında (1992-1995) sivillere karşı suç işlemek, Srebrenitsa'da soykırım yapmak ve Saraybosna'nın 44 ay boyunca kuşatma altında tutulması gibi çeşitli savaş suçlarından 16 yıldır Lahey'deki uluslararası savaş suçları mahkemesince aranıyordu.
Ratko Mladiç, Bosna Hersek'in güneydoğusunda bulunan Kalinovik kentinin Bojanoviçi köyünde 12 Mart 1943 tarihinde doğdu. Mladiç, Belgrad'ın Zemun semtindeki askeri liseyi bitirdi, ardından Askeri Akademi'yi 10 üzerinden 9,57 ortalamasıyla tamamladı.
1991'de Hırvatistan'ın bağımsızlığıyla birlikte başlayan silahlı çatışmalara ''katkı'' sağlamak üzere Mladiç, Hırvatistan'ın Knin kentine gönderildi.
Mladiç, 9 Mayıs 1992'de JNA'nın Saraybosna'daki ''İkinci Askeri Alanı''nın komutanı olarak görevlendirildi. Bosna-Hersek'in Yugoslavya'dan bağımsızlığını ilan etmesi üzerine Bosnalı Sırplar da 12 Mayıs 1992'de ''Bosna Sırp Cumhuriyeti''ni kurduklarını ilan etti. Bunun üzerine Mladiç ''Bosna Sırp Cumhuriyeti Ordusu''nun komutanı olarak görevlendirildi.
''BOSNA KASABI'' İŞ BAŞINDA
Ratko Mladiç, Bosnalı Sırpların askeri lideri olarak Bosna Hersek'in doğusunda bulunan Han Piyesak, Rogatica, Pale, Srebrenitsa ile batıda Cazin ve Bujim kentlerinin yakınlarındaki birliklerin başında bulundu.
Bosna'da 1992 ile 1995 yılları arasında savaşan eski Yugoslav Halk Ordu birlikleri ile Sırbistan ve Bosna-Hersekli Çetniklerin komutanı olan Mladiç, savunmasız halkın olduğu bölgelere yönelik ''operasyonlarıyla'' tanınıyordu.
Mladiç, 1994'te Sırp Cumhuriyeti ordusunun merkezi Han Piyesak'ta İtalyan gazetecilere verdiği demeçte, ''silahları ve kanlı savaşları sevmediğini'' öne sürmüş, ancak bu sözlerinden bir yıl sonra Srebrenitsa'da bir günde 8 bin insanı katletmişti. 11 Temmuz 1995 tarihinde, İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra Avrupa'nın yaşadığı en büyük katliam, general Mladiç'in emriyle Srebrenitsa'da işlenmişti.
Ailesindeki erkeklerin tamamını 11 Temmuzda kaybeden Srebrenitsa Anneleri Derneği Başkanı Hatice Mehmedoviç, o günü şöyle anlattı:
''Srebrenitsa'da BM altında görev yapan Hollandalı birliklerin askerlerinin bizi koruyacağını düşünüyorduk. Erkeklerimiz BM'nin isteği üzerine silahlarını Hollandalı birliklere teslim etmişti. Ancak kısa süre sonra Mladiç komutasındaki birlikler Srebrenitsa'ya girdi. Mladiç, toplanan halkın karşısında, 'Türklerden intikam alacaklarını' açıkladı. Onlar bizi Türk olarak görüyorlardı.
Daha sonra erkeklerimizi ve çocuklarımızı otobüslere bindirerek ormana götürdüler ve bir günde 8 bin insanımızı katlettiler.''
KIZI İNTİHAR ETTİ
Mladiç'in kızı Ana Mladiç, 23 yaşındayken 25 Mart 1994 tarihinde intihar etti. Belgrad'ın ''Kurir'' gazetesinin intihardan birkaç gün sonra verdiği haberde, Ana Mladiç'in babasının Bosna'da karıştığı katliamları anlayınca depresyona girdiği ve ardından intihar ettiği belirtildi.
GÜNLÜKLERİ
Mladiç'in geçen sene Sırbistan polisince eşinin yaşadığı eve düzenlenen operasyonda, savaş sırasında kaleme aldığı günlükleri de ele geçirilmişti. 3 bin 500 sayfadan oluşan günlüklerde, Mladiç'in ''Müslümanları öldürmek sorun değil, bir günde 50 bin kişiyi de öldürürüz. Ancak onlar yine doğururlar, önemli olan onları bu topraklardan tamamen sürmektir'' ifadeleri dikkat çekiyordu.
Ratko Mladiç'in ayrıca savaş sırasında Çetnik komutanların savaş mağduru kadınlarla yaşadıkları ''eğlenceler'' de yer alıyordu.
DÜNYADAN TEPKİLER
Avrupa Birliği, Mladiç'in yakalanmasını memnuniyetle karşıladı. AB Dışişleri Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton, Mladiç'in geciktirilmeden savaş suçları mahkemesine gönderilmesi gerektiğini söyledi. BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun da, savaş dönemi Bosnalı Sırpların askeri komutanı Ratko Mladiç'in yakalanmasını, ''uluslararası adalet için tarihi gün'' olarak nitelendirdi.
BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun, savaş dönemi Bosnalı Sırpların askeri komutanı Ratko Mladiç'in yakalanmasını, ''uluslararası adalet için tarihi gün'' olarak nitelendirdi.
ABD Ulusal Güvenlik Danışman Yardımcısı Ben Rhodes, Mladiç'in yakalanmasının, bu tür suçluların adalet önüne çıkarılacağını gösterdiğini ifade etti. Rhodes, Mladiç'in, Lahey'deki savaş suçları mahkemesine acil transferini beklediklerini kaydetti.
İngiltere Dışişleri Bakanı William Hague, Mladiç'in yakalanmasından dolayı Sırp yetkilileri kutladı.
Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, Mladiç'in yakalamasının Sirbistan'ı AB'ye yaklaştırdığını söyledi.
SARAYBOSNA'DA BURUK SEVİNÇ
Bosna'da 8 bin erkeğin katledildiği Srebrenitsa'da yapayalnız kalan anneler, Mladiç'in yakalanmasıyla yıllardır bekledikleri ''mutlu haberi'' aldı.
Avrupa'nın İkinci Dünya Savaşından sonra yaşadığı en büyük trajedi olan Srebrenitsa soykırımı, ülkenin doğusunda yer alan, bir zamanlar doğal güzellikleri ve şifalı kaplıcalarıyla ünlü kentin sosyal yapısını alt üst etti.
Boşnak aileleri erkeksiz, çocukları babasız, anneleri evlatsız bırakan bu soykırımın acısı, aradan geçen 16 yıla rağmen hiç dinmedi. Bir zamanlar evlatları ve kocalarıyla yaşadıkları mutlu hayatları ansızın yok edilen ve hayatta yapayalnız kalan Srebrenitsalı anneleri bu duruma düşüren ise ''katliam emrini'' veren Ratko Mladiç'ti.
Mladiç'in emriyle verilen katliamın büyüklüğü ise Potoçari Mezarlığında görülebiliyor. Toplu mezarlardan çıkarılan kurbanların defnedildiği mezarlar adeta uçsuz bucaksız "beyaz zambaklar ülkesi" görünümünde...
SREBRENİTSALI ANNELERİN GÖRÜŞLERİ
Katliamda kocasını, oğlunu, kız kardeşini ve akrabalarından 22 kişiyi kaybeden Srebrenitsa ve Jepa Anneleri Derneği Başkanı Munira Subaşiç, 16 yıldır bu haberi beklediklerini ve bu haberin kendilerini buruk bir şekilde sevindirdiğini söyledi.
''Oğlumu Srebrenitsa'da doğurdum, Srebrenitsa'da kaybettim'' diyen Subaşiç, 11 Temmuz günü Srebrenitsa'nın işgal edilmesi üzerine Potoçari'deki Hollanda birliğinin bulunduğu kampa gittiklerini söyledi. O zaman 18 yaşında olan oğlunun korkudan hastalandığını ve kaçamadığını ifade eden Subaşiç, ''12 Temmuzda gözümün önünde Sırp komşum onu alıp götürdü ve bir daha da oğlumu göremedim. Oğlum bana son kez, 'Anne üzülme, her şey iyi olacak' sözünü söyledi'' dedi.
''16 YILDIR UMUTLA BEKLİYORDUM''
Srebrenitsa'da kocasını ve birçok akrabasını kaybeden Zmra Şehomeroviç, bu habere çok şaşırmadığını belirterek, şöyle konuştu:
''Onun yakalanmasını 16 yıldır umutla bekliyordum. Yakalanması çok daha önce gerçekleşmeliydi. Mutlu, sevinçli değilim, ama ruhumun derinliklerinde bir memnuniyet hissediyorum. Bizler hala, yakınlarımızı toplu mezarlardan başsız, kolsuz, bacaksız çıkartıyoruz. Görüyorsunuz, katiller işledikleri katletme suçuyla yetinmediler, kurbanları farklı farklı toplu mezarlara parçalayarak sürüklediler.
KATLİAMIN TANIĞININ GÖRÜŞLERİ
Bosna-Hersek'teki savaş sırasında binlerce kişinin katledildiği Srebrenitsa kentinde BM bünyesinde görev yapan Hollanda askerlerinin tercümanlığını yapan ve görev yaptığı kampa sığınan annesi, babası ve kardeşinin gözleri önünde Çetniklere teslim edilmesine tanık olan Hasan Nuhanoviç de şu görüşleri dile getirdi:
''Hiç kimsenin heyecan ve büyük bir sevinç hissetmesi için sebep yok. Bu tür kelimeler böyle bir durum için hiç uygun değildir. 'Adalet yerini buldu' deniliyor. Acaba olması gereken bir şey, ancak 16 yıl sonra olunca adalet yerini mi buluyor. Devamında nelerin olacağını göreceğiz.''
http://www.haberturk.com/dunya/haber/634282-son-kasap-yakalandi